1. "Tanrı, ölüm korkusundan duyulan acıdır."

    Ecinniler / Dostoyevski
    #207330 becoolnotfool | 4 yıl önce
    0anket 
  2. "bugün, ben, virgülü, örendim, bu, bir, (,) virgüldür, kuyruğu, olan, bir, nokta, gibidir."
    #208935 ritsa | 4 yıl önce
    0anket 
  3. “aynı saatte gelmen daha iyi olur,” dedi tilki. “örneğin sen öğleden sonra dörtte geleceksen, ben saat üçte mutlu olmaya başlarım. mutluluğum her dakika artar. saat dörtte artık sevinçten ve meraktan deli gibi olurum. ne kadar mutlu olduğumu görmüş olursun. ama herhangi bir zamanda gelirsen yüreğim saat kaçta senin için çarpacağını bilemez.”

    küçük prens, antoine de saint-exupéry
    #213787 viktoreznov | 4 yıl önce
    0anket 
  4. insan sevince her şeyi ona benzetiyor. başka şehirde, bambaşka sokaklarda, herkes o. herkesin gülümsemesi o, kiminin saçı, kiminin bakışları,kiminin adımları.

    evet, her şey sevdiğine benziyor da, bütün şehri toplasan bir sevdigin etmiyor...

    fesleğen / hikmet anıl öztekin.
    #220738 dexteradressoranadam | 4 yıl önce
    0anket 
  5. "alçakgönüllü kişide dinginlik görürsün. kibirli bir yürekte ise sadece öfke ve küçümseme bulursun."

    "herkesi sevmemiz gerektiği doğru olsa da, aynı şekilde herkes ile samimi olmamızın gereği yoktur."

    "halk tarafından en çok saygı görenler, genellikle kendine aşırı güvenenler ve bu yüzden daha fazla tehlikeye düşenlerdir."

    (bkz: )
    0anket 
  6. "... the electric vibrator was first marketed in the 1890s. The first household appliances to be electrified were the sewing machine, the fan, and the vibrator. Americans enjoyed electric vibrators ten years before electric vacuum cleaners and irons. Twenty years before electric frying pans were brought to the market."

    "... elektrikli vibratorun ilk kez 1890'da pazarlandigini soyleyebilirim. elektrikle calisan ilk ev aletleri; dikis makinesi, vantilator ve vibratordu. amerikalilar on sene boyunca elektrikli vibratorun keyfini surdu, sonra da elektrikli supurge ile utuyu icat etti. vibratorden yirmi yil sonra elektrikli kizartma makinesi piyasaya suruldu."

    Snuff (Olum Pornosu), Chuck Palahniuk
    #224910 ben buyum abi ya | 4 yıl önce
    0anket 
  7. dünyada şimdi onunla yan yana bulunmamamız kadar mantıksız ve lüzumsuz ne var acaba?

    (bkz: )

    (bkz: )
    0anket 
  8. Psikolojik sıkıntılardayken karşıma çıkan bu satırlar beni çok etkilemişti. Ana kahraman benim zihnimin içinde diye korkup kalmıştım. Şimdi bu satırlarda kendimi bulamıyorum. Zaman hızlı geçiyor :)
    “Bu şen gönüllerde belki tek üzüntü,belki tek gizli kahır yoktu. Ve ben genç ve çiçeği burnunda bu insanlarla yan yana yürüyordum. Mutluluk denen şeyi çoktan unutmuştum. İçimde bu düşünceyi okşayıp nazlıyor,korkunç bir haksızlığa uğradığım sonucuna varıyordum. Şu son ayların bu acayip zülmü neydi bana karşı? Zihnimi toparlayamıyordum artık. Her zaman, her yerde en tuhaf azapları ben çekiyordum. Hayallerime sokulan, kuvvetlerimi darmadağın eden ufak tefek, anlamsız rastantıların , sefil ayrıntıların baskısına uğramaksınız, bir başıma , ne bir park kanepesinde oturtabiliyor , ne de bir tarafa gidebiliyordum. Yanımdan geçen bir köpek,kibar bir erkeğin yakasındaki sarı bir gül,zihnimin dengesini bozuyor, beni uzun zaman meşgul ediyordu. Nem eksikti benim? Tanrı beni mi göstermişti? Neden bir başkasını değil de beni? İlle gösterilecekse niçin Güney Amerika’da bir adam gösterilmiyordu? İşi kurcalayıp derin düşündüm mü aklım karışıyor, Allah’ın hikmetine mihenk ve tecelli taşı olarak neden benim seçildiğimi bir türlü anlayamıyordum.”
    Açlık, -Knut Hamsun.
    #224815 ikincil tekir sahis | 4 yıl önce
    0anket 
  9. “geri geri giden trende insanın ileri gittiğini sanması, neden sonra asıl yönün farkına varması gibiydi durum”

    (bkz: )
    (bkz: )
    0anket 
  10. "duysa babamın kemikleri sızlardı ama, hiçbir zaman 'önder' ya da kahraman rolü oynamayı beceremedim. baştan beri ciddi, çalışkan bir çocuktan başka bir şey olmadım. direniş'in bir emekçisi. biliyor musunuz, öylesi de lazım..."

    -
    #255041 rstnpeace | 4 yıl önce
    0anket 
  11. "insanlar birbirlerini ne kadar iyi anlıyorlardı. bir de ben bu halimle kalkıp başka bir insanin kafasinin icini tahlil etmek, onun düz veya karışık ruhunu görmek istiyordum. dünyanın en basit, en zavallı, hatta en ahmak adami bile, insani hayretten hayrete düşürecek ne müthiş ve karışık bir ruha maliktir. niçin bunu anlamaktan bu kadar kaçıyor ve insan dedikleri mahluku anlaşılması ve hakkinda hüküm verilmesi en kolay şeylerden biri zannediyoruz? niçin ilk defa gördüğümüz bir peynirin evsafı hakkinda söz söylemekten kaçındığımız halde ilk rastgeldigimiz insan hakkinda son kararimizi verip gönül rahatiyla öteye geçiveriyoruz?"

    kürk mantolu madonna - sabahattin ali
    #260099 windmill | 4 yıl önce
    0anket 
  12. "bilirsiniz, sevincimizle üzülen, üzüntümüzle sevinen kişilere arkadaş denir."
    Kıyamet park - Alper canıgüz
    #268493 oturanbalik | 3 yıl önce
    0anket 
  13. "Denizin bir zamanlar hayati ortamımız olduğu ve gücümüzü toparlamak için kanımızı yine denize daldırmamız gerektiği doğruysa, unutuş, zihinsel hiçlik için de aynı şey geçerlidir..."

    #268993 taro | 3 yıl önce
    0anket 
  14. "Ölmek bir şey değil; yaşamamak korkunç."

    "Sadece birbirlerine yeniden sen demenin keyfini yaşamak için birbirlerine siz diye hitap ederek tartıştılar."

    (bkz: )
    #269423 becoolnotfool | 3 yıl önce
    0anket 
  15. Ama hepimiz biliyoruz : Hayallerimiz beynimizdeki kafeslerinde havasızlıktan ölürken hâlâ sağlıklı yaşam haberlerini okuyoruz.

    Kendimizi öldürmek hürriyeti kendimize bırakılmış, kendimizi öldürmek dokuz-on şiddetinde hayal kırıklığı depremi, zihnimizde kat kat betonlar üst üste çökmüş, sağlıklı yaşam hangisi sebzeler- meyveler-vitaminler mi kendimizi aldattığımız sözler mi ?

    Umutsuzluk, çaresizlik içinde ölen kanser hastası " Öldü kurtuldu" diyor sevenleri, kurtulan kim, ölen kim, ölümü kurtuluş yapan kim ?
    Yoksa kendimizi aldattığımız sözlerin sonuna mı geldik ?

    -nihat genç/ bizim de günümüz gelecek.
    #270452 migfer tokmakel | 3 yıl önce
    0anket 
  16. Gene bizim bir şairimiz bir dostun hediye ettiği resminin altına "ağlarım hatra geldikçe gülüştüklerimiz"
    Diye yazmıştır. Bu da güzel bir sözdür. Çünkü en iyi hatıra gülerek geçen günlerin hatırasıdır. Hayatta o günlerin sayısı az olursa insan bir gün gelir, "ne etmişim de gülmemişim" diye ağlayabilir.
    Yüzünüzden tebessüm, evinizde neşe eksik olmasın.
    Eşref saat-şevket rado s. 34
    #271277 isthatnotokey | 3 yıl önce
    0anket 
  17. "içlerinde boşluk hisseden insanlar hiçbir zaman bir başka eksik insanla birleşerek iyileşemezler. tersine, iki kırık kanatlı kuşun eşleşmesi hantal bir uçuşa yol açar. uçmasına yardıma sabır yetmez, er geç birbirlerinden ayrılmalı ve yaraları ayrı ayrı sarılmalıdır."

    (bkz: )
    (bkz: )
    #275164 tuhaf | 3 yıl önce
    0anket 
  18. "... ben karışıklık içinde bir dünyaya, sancı içinde bir dünyaya bakmaya devam edeceğim ve onlara büyük bir bilim adamının çok kullanılmış sözleriyle cevap vereceğim: 'gene de - dönüyor."

    Edward hallett carr- tarih nedir ?
    #289820 migfer tokmakel | 12 ay önce
    0anket 
  19. "Turizm-İnşaat-Tekstil mega sektörü Türk tarihinin en büyük bozucu ve bölücüsü idi ve hâlâ öyledir; sendikaları yıkma, sigortasız işçi çalıştırma, çocuk işçiliği, vergi kaçırma, esir ücreti, fuhuş sektörünün bir fetiş olması ve ahlakın bozulması ve ihracat manyaklığı hep bu mega sektörün musibetleri oldular."

    Fitne/ yalçın küçük
    #290551 migfer tokmakel | 10 ay önce
    0anket 
  20. "Akıllı filozofların kalın kitaplarında bulunmayacak birçok şey öğretti bana. Çünkü yaşamın bilgeliği her zaman insanlarınkinden daha geniş ve daha derindir."

    Gorki- Arkadaş
    #293253 migfer tokmakel | 3 ay önce
    0anket 
  21. "Ey halk, sen ki korkulansın, pohpohlanansın ve küçümsenensin; sen, egemen olarak kabul edilip köle gibi davranılansın; adaletin bulunmadığı yerde yöneticilerin tutkularının hüküm sürdüğünü ve halkın sadece zincirlerini değiştirdiğini, ama yazgısını değiştiremediğini unutma!"

    Ayaklar Baş Olunca- Maximilien de Robespierre
    #293884 migfer tokmakel | 2 ay önce
    0anket 
  22. Tanrıya inanmıyorum...
    Sorun değil o sana inanıyor..

    Monte Kristo Kontu
    #294326 egzistansiyalist | 2 ay önce
    0anket 
  23. İnsan sevdiğini öldürür diye bir cümle vardır; aslına bakarsanız insanı öldüren de hep sevdiği değil midir?

    Chuck Palahniuk- Fight Club
    #294328 egzistansiyalist | 2 ay önce
    0anket 
  24. Dünya nüfusu arttıkça; insan sayısı azalıyor...

    Chuck Palahniuk -Gösteri Peygamberi
    #294406 egzistansiyalist | 1 ay önce
    0anket 
  25. İki temel yalan vardır: Doğruyu söylüyorum, diyen yalan ve Söyle­yemem, diyen yalan. Kendi üzerine düşünen akıl sahibi varlık her iki önermenin de anlamsız olduğunu bilir. Birinci olgu, kendi ken­dini bilmemenin imkansızlığıdır. Birey kendi kendine yalan söyle­yemez, sadece kendini unutabilir. "Yapamam" öyleyse kendini unut­mayı ifade eden bir cümledir, akıl sahibi varlığın içinden kendini eksilttiği bir cümle. Bilinç ile edimi arasına hiçbir kötü cin giremez. Ama Sokratik sözü de terse çevirmek gerekir. Kimse isteyerek kötü­lük yapmaz, diyordu ya hani, biz tersini söyleyeceğiz: "Her türlü ap­talca hatanın kaynağı kötülüktür. "Kötülük, yani tembellik olmasa; akıl sahibi bir varlığın kendisine borçlu olduğu şeyden söz edildiği­ni artık duymama arzusu olmasa, kimse hata yapmaz. Kötülüğün kaynağı, eylemin amacı olan iyiliğin yanlış bilinmesi değildir. İnsa­nın kendine sadakatsizliğidir. Kendini bil artık Platon'daki gibi "İyi­liğinin nerede olduğunu bil" anlamını değil, "Kendine gel, içindeki o seni yanıltamayacak olana dön" anlamını taşır. Kudretsizliğin yü­rüme tembelliğinden başka bir şey değildir. Alçakgönüllülüğün baş­kalarının gözü önünde sendelemekten duyduğun kibirli korkudan başka bir şey değildir. Sendelemenin bir önemi yoktur; kötü olan sapmak, yolundan çıkmak, söylediğine dikkat etmemek, ne olduğunu unutmaktır. Öyleyse haydi kendi yolundan git. Özgürleşme deneyiminin kalbinde bu doğru sözlülük ilkesi du­rur. Herhangi bir bilimin anahtarı değil, her bireyin hakikatle kurduğu, bireyi yoluna sokan, arayan kişi olarak yörüngesine oturtan o ayrıcalıklı ilişkidir. Bilme/tanıma gücünün ahlaksal temelidir bu ilke.

    Cahil Hoca, ZihinSEL ÖZGÜRLEŞME ÜSTÜNE BEŞ DERS/ Jacques Ranciere
    #290470 migfer tokmakel | 10 ay önce
    2anket