Hep gülümseyin, çok sarılın sizi de karşınızdaki insanı da mutlu eder. Eğlence bulduğunuzda eğlenin. Çikolata bulduğunuzda löpletin. Elalem, şunlar bunlar hep hakkınızda konuşacak. Gıybet seven bir toplumuz. Umursamayın. Kendinizi veya birini incitmediğiniz sürece canınızın istediği gibi davranın, kime ne ? Sizi üzen insanların ikinci kere sizi üzmesine izin vermeyin. Eğer birisine yardım etmek ya da herhangi bir konuda şans vermek istiyorsanız, unutmayın ; Şans istemeyen ve yardım istemeyen birine yardım edemezsiniz. ( Sonradan kendinizi aptal gibi hissetmeyin ) Müzik sihirli bir şeydir. Ruh halinizi çok kısa sürede değiştirebilir.Ne dinlediğinize dikkat edin. Son olarak; sadece bugünü bir kez yaşıyoruz. Zaten her şey bir şekilde kötü zaten. Elimizden geldiğince bugünü güzel geçirmeye bakalım.
çok bulunan ipuçlarıdır. şöyle yüzeysel geçmek gerekirse:
özel hayatta; -bu hayata bir kere geldiğinizi bilin, bu zamanı bir daha yaşamayacaksınız. -ilk önce kendinizi mutlu etmeye başlayın, çevrenizdekiler sizin mutluluğunuzla mutlu olsunlar. -bir kadın veya adam sevin, sevginizden ve onun sevgisinden şüpheniz yoksa kendinizi diğer vücut ve güzelliklere izole edin. -ailenizle uzun vakit geçirin, zamanı geldiğinde (evlilik, askerlik, yurtdışı) zaten ayrılacaksınız.
iş hayatında; -paranın köpeği olmayın, para kazanmak için kendinize tasma taktırmayın. -terfi almak için birilerini harcamayın, harcanması gereken kişi varsa o, bu sistemi kurup bunun yapılmasını isteyen kişidir. -sevdiğiniz işi yapın, yapamıyorsanız işinizi sevmeye de çalışmayın. -içerisinde para konuşulan her şey çıkar ilişkisi üzerine kuruludur. bu sebeple iş arkadaşları geçicidir unutmayın. -karakterinizden taviz vermeyin, ast yada üst kim olursa olsun sizinle sizin izin verdiğiniz seviye de konuşsun. -haksızlık gördüğünüzde başkasına yapılıyorsa belirtin, size yapılıyorsa kendinizi savunun. genel olarak sizinde içinde bulunduğunuz bir topluluğa yapılıyorsa siktir edin. yüksek ihtimalle müdür yada müdüreniz gecesini iyi geçirmemiş, yataktan hayal kırıklığı ile ayrılmıştır. -1, 3, 5, 10, 15 yada 20 yıl sonra o iş yerinden olamayacağınızı bilin ve buna göre kendinizi hırpalayın.
son olarak: yüz yüze geldiğiniz insanın 1 saniye veya 1 dakika sonra orada olamayacağını bilin ve son sözlerinizi her zaman iyi dilek ve mutluluk ile bitirin, kalp kırmayın.
bonus: şu siktiğimin dünyasında empati yapmayı öğrenin, kimse size bir şeyleri tek tek açıklamak ve anlamanızı beklemek zorunda değil.
bel bölgesi yağları eritmek için bir kaç hareket tavsiyesinde bulunuyorum. i46.tinypic.com/... görselde de gördüğünüz bel bölgesinde ki fazlalıkları sıklaştırmak biraz azimle, biraz disiplinle mümkün. işte hepimizin yapabileceği bel hareketleri. 1- russian twist www.youtube.com/... 2- ayakta ve oturarak sopa çevirme www.youtube.com/... 3- ters mekik www.youtube.com/... 4- yana eğilme hareketleri www.dailymotion.com/... yana eğilme hareketini biraz daha geriye doğru yani bele doğru vurması daha etkili olur.
Sürekli mızmızlanan, her şeyden şikayet eden ama değiştirmek için de kılını kıpırdatmayan kronik memnuniyetsizlerden uzak durun çünkü bir süre sonra yaşam enerjisi falan bırakmıyorlar.
acil durumlarda tanımadığınız insanları tanıyormuş gibi davranın. misal bankada acil bir işiniz var ise, polis çevirmesine ehliyetsiz yakalandıysanız, hastane güvenliği çıkmak istediğiniz kata göndermiyorsa, ve benzeri durumlarda oldukça işe yarar bu.
- bunu yaparken birden fazla tercih şansınız var ise tercihiniz daha sempatik görünümlü kişilerden yana olsun. - samimi bir giriş yapın. "vay canım abicim/ablacım, nasılsın görüşmeyeli!" - karşıdakinin fazla düşünmesine izin vermeden cümleleri sıralayın.
bunları yaptığınızda muhtemel sıkıntı ve zaman kayıplarından kurtulursunuz.
%5 ihtimalle oldukça duygularına hakim ve patavatsız birine denk gelirseniz "ben sizi tanımıyorum" cevabı alabilirsiniz. böyle bir durumda bir isim uydurup ona ne kadar benzediğini falan söyleyerek durumu kurtarabilirsiniz. ancak %95 ihtimalle karşınızdaki kişi "kim ulan bu, bu kadar samimi davranıyor, şimdi tanımadığımı söylersem çok ayıp olacak, en iyisi işini yapayım da gitsin" diye düşünecektir.
Bazen bir şeyler arıyoruz. Aramayın. Varsa sizi bulacak anlamlar. Yüklemeyin o yüzden anlamları. Mesela bir karşılaşmaya fazla anlam yüklemeyin. Yolunuz kesişti sadece. Aynı yokuşta, o derece önem vermediğiniz olaylar ve kişiler de sizi bulabilir. Buluyor. Bulacak. Aynı anlamı o durumlarda yükleyemeyeceksiniz. Sonra kesişen yolunuz bir başka yöne kıvrılacak siz düz gittiğini düşünürken.
Anlam yüklemeyin. Bir şeyleri Edinin. mesela yeni alışkanlıkları edinin, kabullenin mesela gerek olmayan sözlerinizi, sevin mesela sizi seveni, sevilin mesela hiç bitmeyeceğine inanarak, okuyun hiç kimsenin üzerinde o şekilde düşünmediğini bilerek, inanın her şeyin güzel olduğuna, güvenin sizin iyi bir insan olduğunuzu söylediklerinde onlara, ve anlam yüklemeyin çünkü bu bir aptal tarafından anlatılan bunlarsız olunca boş olan bir hikaye.
bilgisayarda iki birim arasında veri aktarımı yaparken yedeği olmayan verileri kesinlikle keserek almayın. kopyalayarak alın. çünkü milyonda bir ihtimal olsa da işlem sırasında bir problem oluşup veriler kaybedilebilir. kesildiği birimde tekrar canlandırılması da mümkün olmayabilir. çok zayıf bir ihtimal bu ama bence "önce kopyala, sonra kaynaktan sil" yöntemi tercih edilmeli. 30 saniye fazla uğraşmak 30 dakika veri kurtarmaya uğraşmaktan iyidir. tabi kurtarılabilir ise.
sizi üzen şeyleri kendinizden uzak tutun. bi kere kestirip atarsanız, bir kere acı çekersiniz. pi sayısının 3.'sından sonraki sayılar kadar üzülmekten iyidir ;)
1 haftadır devam eden yangınlar gösterdi ki bu ülke 20 yıldır 1 arpa boyu yol almamış. Amariga, alamanya, yunan gavuru bizi kıskanıyor zannederken onlardan yardım isteyecek hale düşmüşüz. Halk kendi arasında hashtag başlatarak yardım isterken iletişim başkanı denilen zat "ülkemizi aciz düşürüyorlar" demiş. ülkenin bakanı çıkıp "her gelen yardımı kabul etmiyoruz" demiş. OGM yardımcısı "ülkeler kırılmasın diye yardımları kabul ediyoruz" demiş.
Halk elleriyle yangını söndürmeye çalışırken içişleri bakanı çıkıp "ne yapayım, elimle mi söndüreyim?" demiş. THK'nın kayyum başkanı "elimizde uçak var ama bakımları için para lazım, ben veremem" demiş. Onu yalanlayan cumhurbaşkanı "elimizde uçak muçak yok" demiş. uçakların bozuk olduğunu söyleyen başkan, damadın festivalinde uçakları kullandırmaya izin vermiş.
Ülkenin cumhurbaşkanı afetzede veya terör mağdurlarına manevi destek vermesi gerekirken kafalarına kafalarına çay atmayı tercih etmiş. Yetmemiş yolda giderken atış yeteneğini ispat etmek için kenarda duran vatandaşlara da çay atmayı denemiş. İçişleri bakanı yangın bölgesine gidip halka dondurma dağıtmış. akp'li belediye başkanı gülerek "yanan evler yerine yenilerini yapacağız, evi yanmayanlar keşke bizimde evimiz yansaydı diyecek" demiş.
Tüm bunlar yaşanırken medya ise tayyip'e destek hashtag'ini haber yapmış. Yanan bir tek türkiye değil x ülkede de yangın var demiş. Sözde gazeteciler tayyip'in sözde mücadelesini kaleme almış. fonlu troller yangını muhalif kesimin çıkardığını anlatmış. akp cenahına yakın kaymak yiyen isimler dillerini çıkararak en çok ben yalarım yarışına girip 4. 5. maaş için mücadele etmişler. yandex mapte thk'nın uçaklarına sansür koyulmuş. Son bilgiye göre rtük yangın haberlerine sınırlama getirecekmiş.
Şimdi sıra ipucunda: sevgili sözlük, küçüklerim ve büyüklerim. Yapmanız gereken tek şey psikolojinizi güçlü tutmak. Bütün bu yaşananlar ve demeçlere baktığınızda biliyorum ki hayal kırıklığı ve öfke ile dolup taşıyorsunuz. Bu söylenenler ve yapılanların bilerek sistematik olarak yapıldığı kanaatine vardım. Kimse bir millet ile bu kadar alay demez. Hiçbir ülke yöneticileri tarafından kaderine bu şekilde terk edilemez. Psikolojik olarak güçlü olduğunuz sürece bu günleri rahat atlatırız. Emin olun cahil kesim bu yaşananlara tepki dahil vermiyor. Bizim gibi, düşünen kesim ise kahrolup kendini yoruyor. Evet zor, elimizden şu an bir şey gelmiyor. Elimizden gelen en iyi şey kendi sağlımızı korumak ve aydınlık bir türkiye için çalışmak olacaktır. Ruh ve beden sağlığınızı koruyun, ileride ihtiyacımız olacak.
Kininizi ve öfkenizi diri tutun. Arındıracağımız bir Türkiye yakındır.
Kışın soğuk günlerinde araba kullanıyorsanız, gideceğiniz yere 5-10 dakika kala kaloriferi kapatın, camı açın ve arabanın içini soğutun, dışarıdan gelen hava ile havalandırın.
Yapmazsanız içeride nemli hava kalıyor ve cam içeriden buz tutuyor. Camın içbükey yüzeyindeki buzu kazımak zor. Araba hareket etmeden motor ısınmıyor. Ön cam buzlu olunca hareket edilmiyor.
Yarın ölecekmişsin gibi yaşa. Tadında, kuralında. Ve şu atasözü kulağa küpe olsun. (bkz: acıma yetime döner koyar götüne) basma eksiyi hemen, ileri de anlarsın.
1-) hayatta hiçbir zaman 3. bir kişi olduğu yerde bir başkasına öğüt, akıl vermeyin. karşıdaki kişiye yardım edeyim derken, onun ne kadar mahcup ve rencide olduğunu anlayamayacaksınız bile, verdiğiniz öğüt ise hiçbir işe yaramayacak ve uçup gidecektir.
2-) iki kişi arasındaki bir olayda eğer iki kişide yakın arkadaşınızsa, mutlaka ama mutlaka iki tarafıda dinleyin. iki kişininde hatalarını çekinmeden söyleyin, eğer suçlu çok bariz değilse asla iki tarafa da haklısın demeyin. iki tarafta dostunuz ise acı söyleyin, ikisininde hatalarını yüzüne vurun. sakın olayı kurcalamayı denemeyin. iki kişi arasına laf uçurmayın. sakın kaypaklık, yavşaklık, çakallık yapmayın. unutmayın ki, onların arası düzeldiğinde laf yetiştirip, çakallık yaptıysanız hepsi birer birer açığa çıkacak ve olay sizde patlayacaktır.
3-) herhangi bir işe veya olaya 3 kişi ile girmeyin, dahil olmayın. " ihale her zaman 3'e kalır " sözünü asla unutmayın. çünkü çok doğru bir sözdür.
son olarak ise, sadece dürüst olun. hayatta her zaman yalanlarınızdan kaybedersiniz. başarısızlığınızdan değil.
zorlayınca olmuyor, zorlamayın. akışına bırakın. ne zaman ki kafaya takmaktan vazgeçtiniz, işte o zaman olmasını istediğiniz şey oluyor. örneklendireyim mi:
- uyuyamıyorum! - çocuğum olmuyor! - evlenecek birini bulamıyorum! - beni hala aramadı! - bu problemi çözemiyorum bi türlü! ....
aklınıza gelen her şeyi yazabilirsiniz buraya, hepsinde işler, kesin bilgi.
aslında hiç bir zaman var olmayan ama toplumca kabul gören hiyerarşide aşağıdaki ve yukarıdakilere karşı olan tavrın nasıl biri olduğunu belirleyecek. aşağıdakileri ezme, yukarıdakileri de el üstünde tutma, hepsi aynıdır, ben de onlardan biriyim de.
Bilime "ilim" diyenden uzak durun bunlar büyük ihtimalle bademci tayfadır, gericidir.
"Ergenekoncular ve anadolu'nun mütedeyyin insanları"nı aynı cümle içinde duyar veya okursanız uzak durun Fetullahçıdır.
"Ama Atatürk de şöyle yap... başlayan bir cümle duyarsanız ya da tamam ben de atatürk'ü seviyorum ama..." ile başlayan bir cümle ya da uzak durun %99,99 atatürk düşmanıdır.
"İlimin" "bilim" olduğu zamanlar zamanlar çok eskilerde kaldı günümüzde artık ilim kelimesini kullananlar maalesef gerici tiplerdir genelde.
Hâlâ kullanan gerici olmayan güzel insanlara ve kelimenin patentine sahip Güzel insan yunus emre'ye selam olsun.