cihan ceylan karakteri sami'nin, radyoda dini program dinlerken ezan okunmaya başlamasıyla radyoyu kısmak için hamle yaptığında, aynı anda radyoda da ezan başlayınca ne yapacağını bilemeyip kaskatı kesilmesine neden olan durum.
doğruluğu kabul edilen birden çok önermenin, ayrı ayrı doğru olsalar da, birbiriyle çelişmesi durumudur.
Paradokslar düşünce deneylerinde kullanılır ve oldukça yararlıdırlar. Matematiksel paradokslar için de fiziksel paradokslar için de geçerlidir bu. paradoks barındıran sorular, bilim insanlarını sorunun sorulma şeklini ya da cevabı gözden geçirmeye zorlar. Üstelik işin içine felsefe ve mizah sokarak. Pek çok bilimsel argumanın çökmesi ve yeni bulgular elde edilmesi bu sayede olmuştur.
günlük yaşamda karşılıkları yoktur zira doğru olduğu kabul edilen ve fakat birbiriyle çelişen önermeler birlikte var olmazlar (daha doğrusu şimdilik öyle varsayıyoruz). Dahası gündelik yaşam, düşünce deneylerinde hesaba katılmayan sonsuz değişkeni olaya dahil eder. kendi kendini traş edemeyen erkekleri traş eden berberin kendini traş edip etmeyeceği sorusu gündelik hayatta mutlaka cevap bulur mesela.
Fiziksel paradokslarla ilgili kapsamlı ve daha teknik bir kaynak olarak şunu okuyabilirsiniz.
Daha basit ve gündelik örnekler için şunu okuyabilirsiniz.
bilinç ve kavrayışla varacağımız son noktadır. öyle bir noktadır ki, etimolojik anlamda bile bu paradoksal izdüşümü aktarmak "zorundayız." bu zorunluluk, aktarım aşamasında bozulmaya uğramanın, yine paradoksal zorunluluğudur. bu anlamda zorunluluk kavramı da paradoksal evrenin etimolojik bir izdüşümüdür.
"paradoksa varılabilir mi," düşüncesi bile, paradoksun doğası gereği varılamaz olması, üst bir bağlamda da paradoks oluşturur ve bu sonsuza kadar böyle devam eder. bu paradoksal sonsuzluk'un anlamı ise bizler için nihai anlamdır. örneğin tanrı, simülasyon gibi kavramların kökeninde bu paradoksal sonsuzluk yatar. "sonsuzluğun da sonu" düşüncesi bizi bilinçli bir tür "son" ile buluştururken, "bu sonun da sonsuzluğunu kavrayamamak, bizi tekrardan paradoksa sokar ve bu şekilde yaratılıp yaratılmadığımız sorgulamasının sonucu hiçbir şekilde anlama varamaz.
bu varamayışın kavranışı ise, başka boyut algısına sebep olur. esasında bu paradoksal bilinç yapısının bile bir tür evrenin kendisi olduğunu, evren içinde evren düşüncelerine doğru bizi sürüklerken, simülasyon teorisi ile tanrı inancının aynı kökte olup, farklı algılayışlar olduğu sonucu, sonsuz 1(bir)'ifade eder.
Genelde iki farklı önerme sunulup, bu iki önermenin hem tek başına değerlendirildiğinde doğru olması hem de birbirlerine ile çatışıyor olması durumu.
Kendi uydurduğum bir paradoksu paylaşmak istiyorum;
Ben fenerbahçeliyim, arkadaşım galatasaraylı. Bir pes maçı yapacağız, ben Galatasaray'ı, arkadaşım fenerbahçe'yi seçiyor. Ben arkadaşıma diyorum ki ben yensem de yenilse de üzülmeyeceğim çünkü seni yenersem yendiğim için üzülmeyeceğim, yenilirsem de fenerbahçeli olduğumdan dolayı, fenerbahçe Galatasaray'ı yediğinden yine üzülmeyeceğim. Arkadaşım da bana diyor ki, sen her ihtimalde üzüleceksin çünkü eğer ben seni yenersem yenildiğin için üzüleceksin, eğer sen beni yenersen ve fenerbahçeli olduğun için takımın ezeli rakibi Galatasaray'a yenileceği için yine üzüleceksin.
tanrı, kaldıramayacağı bir taş yaratsın ve onu kaldırsın.
eğer öyle bir taş yoksa tanrının herşeyi yaratmaya gücü yetmez. yok eğer tanrı kaldıramayacağı taşı yaratırsa, taşı kaldıramayacağı için demek ki yine her şeye gücü yetmez.
kendini içerme olmadan paradoks yaratılamayacağına değinmiştim. kafama takıldı hakikaten var mı diye araştırdım.
Öncelikle paradoks olmayan paradoksları sınıflandıralım:
1- paradoks sözcüğünün istismar edilmesi:
millet açıklayamadığı ya da kafasına yatmadığı ne varsa paradoks demiş, bu yanlış kullanım yayılmış. sayı yerine rakam kullana kullana, rakam kelimesinin anlamının kaymasına benzer bir durum var.
örnek: ikizler acayipliği . Evet, görelilikteki zaman kayması buna sebep olur, evet, gündelik hayatta bunu gözlemediğimiz için aklımıza yatmaz ama "ikizler gençtir, demek ki yaşlıdır, bu yüzden de gençtir" gibi mantığın üç kuralından biriyle çelişen bir sonuç yok.
örnek: theseus'un gemisi. buna eskiden ikilem derlerdi, son zamanlarda havalı olduğu için "paradoks" tamlaması yayıldı. bu felsefi, bütün ve parçadan ne anladığınla ilgili, mantığın temel ilkelerinden büyük bir sorudur. pardokslardaki gibi, bu ilkeleri kabul ettikten sonra itiraz edilemez bir cevabı yoktur, kişinin varlık yorumuna bağlıdır.
2- Önkabulleri hiçe sayarak çelişki ilan edip, bunu paradoks ilan etmek:
Örnek: öklid dışı uzayada üçgen eşitsiliğizliğinin geçersiz olması ya da paralellerin kesişmesi.
Burada zaten, üçgen eşitliğinin, parallerin kesişmemesinin ön koşulu öklid aksiyomları. aslında çelişkiye bile varmıyorsun.
Örnek: Tarski paradoksu. Bunun geçekleşmesi için seçme aksiyomunu kabul ya da reddetmen gerekiyor. kabul ettiğin uzayda da, tek sayıların sonsuzluğu ile çift sayıların sonsuzluğunu toplayıp, aynı sonsuzluğu bulmaya benzer bir sonuç elde ediyorsun. yine, aksiyomatik kabulleri atlayıp değer biçme vakası
3- evrenin yapısının kavranmadığı, mevcut matematiksel araçların geliştirilmediği zamanlara ait yanılgılar
Örnek: zenon soruları: evren sürekli değil kesiklidir. sonsuza kadar bölünemez. ister ok at ister yolu yarıla, sonunda moleküler düzeyde yer değiştirmede tıkanır. kaldı ki, böyle olmasa bile sonsuz serilerin toplamı geldiğinden beri toplam yolu hesaplayabiliyoruz.
---------------------------
bunları kenara bırakırsak, kendini içermeyen örnekler var, bulabildiklerimin hepsi yablo paradoksunun çeşitlemeleri ve sonsuz ifade içeriyor.
şu şekilde
1- s1: K>1 için sk yanlıştır
2- n sayma sayısı ve n>1 olmak üzere,
sn: K>n için sk yanlıştır
yani,
s1: K>1 için sk yanlıştır
s2: K>2 için sk yanlıştır
s3: K>3 için sk yanlıştır
...
diye gidiyor.
burada s1 doğru ise, s2nin yanlış olması yani s3'ün ve s4'ün doğru olması gerekiyor. oysa s3 doğru ise, s4 yanlıştır. aynı anda doğru olmazlar.
yani aslında 1 doğru ise, 1'in doğru olma ihtimali yok.
sürekli ilerlediği için de, ilk ifadeden sonra, ilk ifadeye verilen bir referans yok.
yani matematikçiler kendine doğrudan referans vermeyen paradoks bulmuşlar. evet.