1. Bir şeyi bir yerden, bir kaptan başka bir yere veya kaba geçirmek.
    #138596 tdk | 6 yıl önce
    0eylem 
  2. Bir şeyin yolunu, yönünü değiştirmek.
    #138597 tdk | 6 yıl önce
    0eylem 
  3. Bir lehçeyi başka bir lehçeye uyarlamak.
    #138598 tdk | 6 yıl önce
    0eylem 
  4. Toprağı altı üstüne gelecek bir biçimde iyice bellemek.
    #138599 tdk | 6 yıl önce
    0eylem 
  5. iletmek, bildirmek.

    Örnek kullanım: Derdini size aktarıp arınmış, sizi zehirleyip bırakmıştır. (H. Taner)
    #138600 tdk | 6 yıl önce
    0eylem 
  6. Bir kitabı başından sonuna kadar okumak.
    #138601 tdk | 6 yıl önce
    0eylem 
  7. Birinin başka biriyle telefonla konuşmasını sağlamak.
    #138603 tdk | 6 yıl önce
    0eylem 
  8. Çatı kiremitlerinin kırık ve bozuk olanlarının yerlerine sağlamlarını koymak.
    #138604 tdk | 6 yıl önce
    0eylem 
  9. .

    Örnek kullanım: Onun yerine Salâh Birsel'in bir şiirini aktaracağız. (S. Birsel)
    #138605 tdk | 6 yıl önce
    0eylem 
  10. Kaynak kişiden derlenen herhangi bir parçayı kitlelere duyurmak ve yaymak.
    #138606 tdk | 6 yıl önce
    0eylem 
  11. Tür değişikliği yapmak.

    Örnek kullanım: Romanı dizi filme aktarmak.
    #138607 tdk | 6 yıl önce
    0eylem 
  12. Bir tekniğe göre biçimlendirmek, uyarlamak.
    #138608 tdk | 6 yıl önce
    0eylem 
  13. Üretilmiş olan bir enerjiyi, başka organlara iletmek.
    #138609 tdk | 6 yıl önce
    0eylem