1. "Çok sert bir siyasi türbülansın ortalığı ayağı kaldırıp toplumsal olayları tetiklemesi an meselesi ve bir yazar olarak biz de fikrimizi söyleyelim diyoruz, ancak, linç kirletme gırla gidiyor, müsaade edilmiyor!

    Geçmişte de yaşadık büyük siyasi olaylarda ilk saldırı hedeflerinden biri de neden Nihat Genç oluyor, çünkü bir şekilde Nihat Genç'in tavrı fikri duruşu birilerini çok rahatsız ediyor!

    Ve gün itibariyle sosyal medyada mesela Ekşi Sözlük'ten sol liberaller Fetöcüler ve PKK'lı tröller bir kirletme aşağılama hiçleştirme çöpleştirme kampanyası olarak yine saldırıya geçtiler!

    Madem o tarafa bu tarafa fikir beyan edemiyorum o halde ben de kendimi tanıtayım!

    Benim de Hulki Cevizoğlu ve Çelebi gibi AKP'ye geçebileceğim kirletmesi yapıyorlar, ama geçmedim, geçmeyi de hiç düşünmedim ve geçenlere karşı da buradan kaldırılması mümkün olmayan en ağır lafları ettim ve etmeye devam edeceğim! Mesela bugüne kadar kimsenin sarayından holdinglerine kadar kimsenin gücü beni yerimden kımıldatamadı, tıpkı Erciyes tıpkı Toroslar gibi tıpkı Karadeniz'in ladinleri gibi!

    Ve sözlükteki arkadaşlar sadece Cevizoğlu gibi fırıldaklara değil bir zamanlar binlerce twitle destekledikleri Ertuğrul Günay ve Reha Çamuroğlu ve Muhsin Kızılkaya gibi tiplerin AKP'ye geçip bakan ve vekillikler yaptığını ve şu an emekli maaşlarıyla gül gibi yaşayıp gittiklerini de unutmasın!

    Akıllarınca bana saldıran bu arkadaşlar bir zahmet Fetö'nün iftar sofrasında ağızlarının suyu akarak oturan sol liberal ağbilerinin fotoğraflarını da unutmasın!

    Kimsenin sofrasında oturmadım kimsenin mezesi olmadım kimseye kendimi kullandırtmadım kimsenin tebaası sürüsü marabası olmadım!

    Yetmez ama evet anayasası döneminde de böyle bir baskı rüzgarı oluşturmuş ve filmin sonunda ülkeyi kainat imamına teslim etmiş ve en ileri gelen sağcı solcu liberal ağbiler Fetö'nün kapatma karıları olmuş ve donunu koklamışlardı ve o süreçte de bütün baskı ve linçlere rağmen teslim olmayan kardeşinizdi, dayanma gücümü hepiniz biliyorsunuz, Allah'ın ipine sarılarak bugüne geldik!

    Sözlükteki arkası karanlık arkadaşlar, hayatı boyunca, AB fonlarından ve iktidardan ve muhalif belediyelerden tek kuruş almadan yazıp çizmiş Nihat Genç dışında kaç kişi tanıyorsunuz!

    Hiç kimseden ve kurumdan hiç bir şekilde beş kuruş almadan sadece yazdıklarıyla şöhret olmuş kaç tane yazar tanıyorsunuz? Arayıp boşuna yormayın kendinizi ya bir müzayede salonu ya bir kerhane ya bir köle pazarıyla karşılaşırsınız!

    O sağcı solcu liberal ağbileriniz gibi holding medyası dergilerinde şekil yapmadım, poz vermedim, holding reklamlarında oynamadım, hem sol şairlik yapıp hem de 'kalplerdeki kaymak' gibi reklam metinleri yazmadım! Holdinglerin ne dergilerinin ne reklam yazarlığına ve belediyelerin ne imkanlarına ne fuarlarına ne ödüllerine tenezzül etmedim! Bileğimden başka kimseye sırtımı dayamadım!

    Yaşadığınız ülkede kırk uzun yıldır sadece yazarak şöhret olmuş kaç kişi tanıyorsunuz?

    Ve bundan 20 yıl önce 'yazdığım derinlikte edebi hikayeler yazabilmeniz için size otuz yıl müsaade ediyorum' dedim, evet, şimdi bir otuz yıl daha veriyorum, bakalım otuz yıl içinde bir Nihat Genç hikayesi makalesi yazabilecek misiniz?

    Büyük holdingler ana akım medya tarihinde hiç bir yazara Nihat Genç kadar yasak ve sansür koymamıştır!

    Geçtiğimiz kırk yıl içinde o büyük medyada adımın anılması yasaktır, yaptığım programın anılması yasaktır, ismim geçirilmesin diye özel hassasiyet gösterilmiş ve hayatım bu büyük medyanın avukatlarının açtığı davalarla geçmiştir!

    Evet, yasak koydular, engellediler ancak Nihat Genç'in itibarıyla oynayamadılar ve Nihat Genç'i hiç bir dönem susturmaları bastırmaları mümkün olmamıştır!

    Hatta o çok özgürlükçü gazeteleriniz Nihat Genç adam öldürdü gibi akıl almaz iftiralar dahi attı!

    Çünkü yazarlığımı eyvallahsız ve aşırı gerçekçi ve aşırı ahlakçı bir yazar olarak inşa ettim!

    Kelimelerden başka sultan, ağbi, derebeyi, adamım, ideolojik mensubiyet, hiç tanımadım!

    Ne AB'ye girme gibi ne PKK açılımı gibi hiç bu dayatma ve dümen fırıldak rüzgarlarına kapılıp sürüden olmadım!

    Hayatım boyunca akıntıya karşı kürek çektim, çekmeye devam edeceğim!

    Toplumun ve genel anlayışın ve genel kabullerin tam karşısına geçip tek başına savaş vermeyen adam zaten yazar değil sürüdür, onun bunun adamı ya da iti köpeğidir!

    Çünkü bağımsız yazar olmadan bağımsız yargı ve bağımsız bir ülke olamaz!

    Şöyle etrafınızdaki yazarları tek tek masaya yatırın bakalım elinizde satın alınmamış bir yazar kaldı mı?

    Saraya Kılınan Namazlar ve Sarayın Dalkavukları gibi onlarca kitap yazdım, bu kitaplardan sadece birini hadi birini de geçtim sadece üç-beş sayfasını yazabilecek içinizde tek yazar kaldı mı, var mı?

    Siz kimsiniz neden hep böyle sert günlerde harekete geçiriliyorsunuz, çekirge sürüsü, ve kimin çitlediği çekirdeklersiniz!

    Yazar, kendiyle ve çağıyla hesaplaşandır, çağımız da 'güç ve para' çağıdır, o halde, yazar gücün ve paranın karşına geçebilendir!

    Sadece son dört ayda siyonist şirketlerle taşeron ortaklıklar içindeki holdinglerimiz üzerine yüze yakın makale yazdım, siyonizm artık o büyük holdingleri ve partileri elinde oynatan şirketlerdir ve sağ ve sol liberalleri kucağında besleyen büyük medyamız ve holdinglerdir!

    Siyonistlerle taşeronluk içindeki bu şirketlere karşı ağzını açıp tek laf edebilen tek bir yazarınız çıkmamış, aksine, bu şirketlerin dergileri medyasında şekil ve şöhret yapmış yani siyonist soykırıma sessizlikleriyle bir şekilde ortak olmuş bu köpekler şimdi kalkmış Nihat Genç'e güya laf ediyor, hayır, ancak gizli ve şifreli isimlerin karanlıklarına saklanarak laf söyleyebilir!

    Vatan toprağı mukaddestir ve hiç bir siyasi pazarlığın konusu yapılamaz bu yüzden Bahçeli'sinden DEM'ine ve AKP'sini karşıma alıp geçmiş açılımlardan bugüne en sert yazıları kaleme aldım!

    BOP sürecinde Suriye'de müslümanlar müslümanlara kırdırılırken sag sol liberaller ağbileriniz Kürtler'e yer açılıyor diye susarken yıllar boyunca afffetmez sertlikte yazılar yazdım, Davutoğlu'na ve şürekasına karşı!

    Bir dizi aydınlarımızı öldürten gladyö ve unsurlarına karşı herkes halen susarken isim vermekten çekinmeyen çok sert yazılar yazdım, neden, bizden sonraki kuşağı uyandırmak ve bizleri kim neden susturdu? Ve gladyö ve holding ilişkilerine dair bir çok makalem kitaplarımdadır!

    Ne dinimi ne vatanımı satacak yalan söyleyecek ya da şu an beni mahcup edecek tek bir şaibeli ve kirli ilişki içinde hiç bulunmadım!

    SKY, Avrasya, Ulusal Kanal ve Halk TV'de toplamda binlerce program yaptım ve mesela Halk TV'de dört yılda her gün çalınan soruları her programda ekrana taşıdım, ki, o yıllarda çalınan sorular konusunda ağzını açabilen tek yayın organı yoktu!

    Fetö ve gladyösünden ölüm tehditleri aldım ve susmadım, sizin boyunuz beni tehdit için bile küçük kalır!

    Toprağına inanmış bir insanı susturabilmeniz mümkün değildir, hadi ben yolcuyum, benden sonra da Allah'a ve doğaya inanmış ve yazılarının ruhu türkülerinin ruhuyla bütünleşmiş Nihat Genç gibi yazarlara kurşun geçmeyeceğini öğrenin!

    Son nefesime kadar yalan iftira ve manipüle ve algılarınıza karşı yalın kılıç savaş vermeyi Allah bana nasip ettiği için de, yaşadığım yazarlık hayatıma, şükrolsun!

    Saldırılarınıza yine de teşekkür ediyorum, çünkü yalanlarınız kirletmeleriniz verdiğim onca kavgayı gözlerimin önünden geçmesini sağlıyor ve kendimi çok yüksek bir tepede aşağıdaki gaza gelip satılmış küçük adamları seyrederken buluyorum!

    Sevgili okuyucu, Erzurumlu ilkokul ikiden terk bir annenin çocuğuyum, doğduğumda evimde sadece Kur'an vardı, şimdi onbinleri çoktan aştı, hiç birini borçla almadım, hepsini çalışarak alnımın teriyle aldım Daha 20'li yaşlarda bakalım o şirketin bu şirketin bunun adamı olmadan ve yahudi ve eşcinsel olmadan bir yazar olabilecek misin, dedim kendime ve yola çıktım! Anladığım arkanızda holding ve yahudi ve eşcinsel de değilseniz sizi de 'yazar' yapmayacaklar ama siz yine de kim ne oldu buralara bakmayın!

    Bakın pırıl pırıl gökyüzü!

    Bakın baharla yeşeriyor yine yaylaların çimenleri neşeyle!

    Bakın kış boyu susmuş ağaçların dalları birden yükselmeye başladı!

    İnanın kelimelerin ruhu doğanın içinde gezdikçe bir sonsuzluk banyosu hepimizi güzelliğiyle sarhoş eder!

    Kardeşlerim bu güzelliklerin kalbimize ulaşabilmesi için karanlıklardan çıkın, açık havada yazın, şarkılarınızı açık havalarda söyleyin, yarınlarda sizi utandıracak boyunuzun yetmediği laflar etmeyin!

    Ancak açık ve havadar ve temiz havaların, çektiğimiz acıları dindirme gücü vardır!

    Ancak açık ve havadar ve temiz havaların, hepimizi kardeşleyen gücü vardır!

    Ve akıl dengemizi ancak açık havalar yerine koyabilir!

    Bir yazar olarak çok isterim, tattığım bağımsız yazarlığın, insanı sarhoş eden büyüleyici gücü ve ölümsüz neşesini tatmanızı!"

    x.com/...
    #295613 unidentified pasta | 1 gün önce
    2kategorisi yok 
    1. x.com/...

      *149886 | 1 gün önce
       
    2. mücahit birinci, cem küçük, nedim sener, recep Tayyip Erdoğan'la ayni şeyi söyleyen ve telkin eden yazar, gazeteci, her neyse. bırak nihat genç'i mesih inse Tayyip'le aynı şeyi söylese yapmam.

      *149892 | 14 saat önce