1. (bkz: ) 'nin seksen üç yıllık yaşamını siyasal dönemlere bölecek pasaj pasaj anlattığı romanı.

    Nasıl bir aile ortamında, nasıl bir çevrede büyüdüğünü; neler okuyup, kimlerden etkilendiğini; (bkz: ) ile ilk kez nasıl tanıştığını, ilk örgütsel ilişkilerini ve protestolarını yalın bir dille, hiçbir kurgu kaygısı taşımadan, gerçek isimler ve olaylarla anlatması, kitabın kaleminden çıktığını her sayfada hissettiriyor.

    1951' de tutuklanmasını (bkz: ), (bkz: )' i arama çalışmalarını ve bence siyasi manifestosunu beyan ettiği "Komünist", yazarın "(bkz: )" romanının da anahtarı aynı zamanda. Önce Komünist'i, ardından Güven'i okumak, kronolojiyi anlamak açısından oldukça faydalı olacaktır. Fakat baskın bir ideoloji dayatması birtakım zıt tabandaki siyasi okurları rahatsız edebilir. Çünkü yer yer ciddi bir (bkz: ) ve (bkz: ) eleştirisi mevcut.

    Bu tip eleştirileri, üstelik o yılların baskın siyasi ve toplumsal şartları altında yapabilmek, olabilmek adına ödemeye razı olduğu bedelleriN de teminatı niteliğindedir bence.

    Şahsi görüşüme göre bir komünist olarak yaşayıp, bir komünist olarak ölen ve bunu kendi dünyasında "erdem" kabul etmiş; her şeyden evvel samimi bir insanın dertleşmesidir bu kitap.

    ---

    Not almaya değer gördüğüm spoiler niteliğindeki alıntılar aşağıdadır.

    ---

    -- spoiler --



    - "(bkz: ), kendisinin asılacağı ipi satan adamdır."
    - "Dalkavukların, iki yüzlülerin, sahtekarların egemen olduğu böyle bir toplum, bilim, teknoloji, üretim kalitesi açısından geri kalmaya yazgılıdır."
    - "Hoca islam’ın şartını sormuş, “ikidir,” demiş köylü; “Köylüler çalışır, şehirliler yer!"
    - "... kişilerin bir karar için düşüncelerini bildirirken, inandığı doğruyu değil, 'kimden yana konuşursam başım belaya girmez' kaygısıyla sırasında inançlarının tam tersini söylemesini önleyemedik!"
    - "Bizde, (bkz: ) geçinen partiler halka hiçbir şey vermedikleri için, kimi in halkça benimsenmesinde, salt dinsel inançlara bağlılıktan çok, halkın bu geleneksel dayanışma duygularını, mahallelerde kimi gösterişli yardımlarla ustaca sömürmeleri etken olmuştur."
    - "Nâzım’ın “Kitap rüzgâr olmalı, perdeyi kaldırmalıdır” dediği oldu. Rüzgârlar esmeğe başlamış, perdeleri sıyırıp açmıştı kafamda." (bkz: )
    - "Yaptığımız, (bkz: ) 'nın kitaplarını okuyup bilgimizi genişletirken ülkemizin sorunlarına çözüm üretmekti! Hiç güç değildi o da! (bkz: ) ile köylü emekçiler sömürüye karşı el ele vererek nı yıkıp "" ı yaptılar mı çözülmeyecek hiçbir sorun yoktu! Biz komünist devrimcilere düşen de koşulları oluşturmaya çalışmaktı!"
    - "Okulda belletilen basmakalıp sözlerin yaşamda yalanlandığını mahallemizde çıkmış yangınlarda görüp yaşadım bir de."
    - "Gerçek vatanseverler vatan haini sayılıp sırasında öldürülüyor, ülkemizi yabancılara, Amerikalılara haraç mezat devredenler vatansever diye dolaşıyor bugün mizde. (bkz: )' in tüm dünyada uyguladığı yöntemdir bu."
    - "Emekçi halk, yaşamındaki somut olaylara bakar."
    - "Emekçi yığınların desteğinden yoksun, kendi halkıyla bütünleşmemiş hiçbir devrimci atılımın, küçük burjuva serüvenciliğinden öteye geçip başarıya ulaştığı görülmemiştir."

    ---


    -- spoiler --

    #290674 becoolnotfool | 10 ay önce
    0roman