geçen sezonun acısıyla bu sezon sonunda transfere hızlı giriş yapan ancak ihtiyaç duyduğu mevkileri henüz tamamlayamayan futbol takımı oldu.
an itibarı ile en sorunlu mevki stoper. serdar aziz ve sadık çiftpınar dışında stoperde tecrübeli isim yok. diego reyes var ama o da yok hükmünde. eğer kjaer alınacaksa bir an önce alınmalı. mümkünse skrtel ile de tekrar sözleşme imzalanmalı. ya da kjaer'e ek olarak skrtel ayarında bir stoper daha alınmalı. kjaer de alınamıyor ise iki stoper şart.
en sorunlu ikinci mevki ise sol bek. mucit ersun yanal dün sol bekte dirar'ı denedi. şaka gibi. dirar da evlere şenlik bir maç çıkarttı. takımda sol bek oynamış isla varken dirar'ı sol bek oynatmak, tam bir fiyasko. lakin sakatlanan hasan ali kaldırım'ın 1 aydan uzun süre geri dönmeyeceği düşünülürse sol bekte transfer sezonunun başından beri adı geçen kolorov'un ya da en azından umut meraş'sın alınması gerekiyor.
sağ bek sıkıntısız gibi. en azından isla var, murat sağlam var, dirar'ın sağ bek oynamışlığı var, moses bile sağ bek oynayabilir gerekirse. ersun yanal mucidi ferdi kadıoğlu ile tolga ciğerci'yi bile koydu oraya gerçi... en kötü ben oynarım.
orta sahanın ortası en seçenekli yer gibi görünüyor. sayalım, ekici, tolga, tolgay, ozan, emre, jailson? iki kişi lazım, altı kişi sayılabiliyor. buna rağmen bu bölgede emre ayarında oynayabilecek birisi lazım. çünkü emre bir sezon tüm maçlarda forma giyemez.
kanatlarda moses ve garry var. alper de kanat gibi düşünülebilir. dirar zaten sağ kanat. lakin yedek yok. alternatifi yok gibi duran moses ve garry'den ne derece verim alınabilir?
on numara mevki kruse ile zajc'a emanet. bence en sağlam yer de burası. iki alternatif de iyi. kaldı ki ekici de buraya çekilebilir.
santraforda vedat, frey ve allahyar var. yusuf mert tunç düşünülüyor mu bilmiyorum. mucit ersun muhtemelen düşünmez. keşke düşünse. bence yeterli ama buraya da transfer yapsa iyi olur.
özetle, fenerin acilen iki stoper ve bir sol beke ihtiyacı var. olursa bir de emre tipi orta saha. çok gerekmese de belki bir tane daha santrafor. kanatlar hiç konuşulmuyor ama kanatlar için de her iki kanatta oynayabilen biri gelse fena olmaz. deniz türüç gibi.
bayern maçı elbette kıstas değil. lakin jailson takımdaki en sağlam stoperse, sorun büyük demektir.
acil olarak sağlam bir stoper, sol bek ihtiyacı olan takımım. bu iki transferden sonra belki bir forvet ve sağlam bir orta saha da alınabilir. ama sol bek ve stoper allah'ın emri.
Geçen haftaki maçı parça parça, dünkü başakşehir maçının da tamamını izledim.
Geçen sezondan beri aynı şeyi söylüyorum, bu takımın sahada boyu gereksiz uzun ve bu nedenle kademeler arası mesfeler gereksiz uzun olduğu için hem pas opsiyonları azalıyor hemde oyuncuların göstermesi gereken efor artıyor. Geçiş oyununda max kruse ve Emre buna çare olabilir gibi dursa da dün kruse'nin rezil oyunu yüzünden bunun cevabı tam ortaya çıkmadı. Tabi neredeyse 1,5 sezondur bu problemi çözememek ayrı bir basiretsizlik. Biraz da takım omurgasını oluşturan oyuncuların birbirleriyle oynamaya tam alışmaması neden buna diyeceğim ama orada da hala transferleri bitiremeyen yönetimin basiretsizliği ortaya çıkacak. Ayıp gerçekten.
Jailson'un stopere geçmesi topla çıkışlarda müthiş bir artı getirmiş bana kalırsa. Kademesi nasıl bilmiyorum ama sırf bu nedenle Türkiye liginde jailson'la bile devam edilebilir. Zanka'yı çok beğendim. Derli toplu, düzgün ayaklı ve dengeli gözüken bir adam. Umarım yanılmam defansif özellikleri konusunda. Sanırım haftaya oynanacak trabzon maçı belirleyici olacaktır nihai karar için.
Geçen sezon gördüm ki bu takımın sağ tarafı en iyi işleyen, en verimli ikiliyi yakalamış. Isla - dirar. Bence sağlıklı olduklarında hiç maceraya girişmemeli Ersun Yanal. Enerjik, devamlılığı olan, akıcı ve dinamik.
Ben açıkçası daha önce Türkiye'de oynadığını hatırlamıyordum ama Rodriguez buysa eğer, bulup getirenin direkt işine son versin fenerbahçe.
Dün tolga ciğerci ve muriç tartışmasız sahanın en iyileriydi. Her şeyden önemlisi muriç müthiş bir direnç ve isyan gösterdi. Tolga ise hem kesici hem de pas opsiyonu olarak süper lig standartlarını karşılayabileceğini gösterdi ki mesela bu direnci ben Tolgay aslan'da zerre görememiştim.
Son sözüm zajc için. Bence bu arkadaş harcanıyor. Fiziksel olarak mı beklentisini karşılamıyor Ersun'un bilmiyorum ama skora katkısının ne olacağını oyuna girdikten sonra gösterdi bana kalırsa. İyi bir paraya satılmayacaksa mutlaka kullanılmasının bir yolu bulunmalı.
Genel olarak fenerbahçeye zerre beğenmedim dün. Bireysel performanslar iyiydi, ancak sahaya dağılım başta olmak üzere bir çok konuda geçen sezondan farklı birşey görmedim ben. Muhtemelen geçen sezon da slimani yerine muriç olsaydı üstüne 8 - 10 puan koymuş bir fenerbahçe olacaktı puan tablosunda. Farkı yaratan oyuncular mı olmalı yoksa dikine futbol fetişisti sosyal medya ergenlerin kampanyalarıyla bu takımın başına geçmiş Ersun mu bu saatten sonra iyi düşünmek lazım.
Bir kısım taraftarının kalecinin asli görevinin top tutup gole engel olmak olduğunu bile bilmediği futbol takımı. Bu kafa öyle bir kafadır ki 40bin tanesi bir araya gelip koca stadı doldurduğunda, maç izlerken çıt çıkmaz statta ama 'ersun, Ersun' diye bağırmaya gelince yeri göğü inletir. Umuyorum bu sene en kötü avrupayı gitme şansı yakalar. Belli mi olur, belki uefa'da yarı final falan görür takım yıllar sonra.
bu sezon ciddi anlamda iyi bir kadro yapısına sahip oldu. başlarında da bu ligi bilen, geçen senenin yarısından itibaren takımın başında olan şampiyonluk yaşamış bir hocası da var. üstelik hocası yanında volkan demirel'e, sahada emre belezoğlu'na sahip.
kadroya bakınca tek soru işareti defans hattında gibi görünüyor. çünkü henüz ne zanka'nın, ne adil rami'nin ne oynayacağını bilemiyoruz. üstelik ilk 11'in bekleri sakat, kalecisi ise yeni ve çok genç. bu açıdan risk varmış gibi duruyor. bununla birlikte o iki stoperin arkasında serdar aziz ve sadık çiftpınar var. isla ve kaldırım iyileştiğinde ise doğan ve cebrail gibi onları zorlayacak genç beklerle yedeklenmiş olacaklar. dirar gibi bir adam da hem sağ bekte, hem de sol bekte oynayabildiğini gösterdi. kariyerine sol bek olarak başlamış luiz gustavo da takıma katıldı... hal böyle olunca, çok da sorun olacakmış gibi durmuyor. zaten, ersun hocanın taktiğine göre iş rakibi önde baskı ile bunaltıp arkaya getirmemek. ki ön tarafta bunu yapabilecek oyunculara zaten sahip.
bilemiyorum yine de. bu sene ciddi anlamda zor bir lig olacak. ve en zor maç milli aradan sonra oynanacak olan alanyaspor maçı. liderliği almak için alanyaspor'u yenmek gerekiyor. ki alanyaspor da tam olarak fenerbahçe'nin önde baskı taktiğini delebilecek birinci takım. bekleyip göreceğiz neler olacak.
kendi sahasında eksik kalmış rakibine karşı üstünlük kuramayan takımım. sahadaki oyuncu sayıları eşitlendiğinde daha da bir bocaladı.
vakti zamanında aykut kocaman'a de souza ile mehmet topal'ı oynatıyor diye kızılıyordu. şu an emre, gustavo, ozan, ya da tolga, gustavo, ozan oynuyor, kimse kızmıyor. hatta bugün tolga çıktı, jailson, gustavo, ozan oynadı falan filan. ersun hocam sloven salih uçan dediğin miha zajc sana neetti?
maç kazanıyor mu? evet. ama kaybetmesi de çok olası. çünkü bugün galibiyet golünü değme santraforun atamayacağı bir kafa golünü atan serdar aziz sayesinde aldık. altay'ın kurtarışları da cabası. ve sonra çıkıp ersun hoca diyor ki fenerbahçe böyle oynamaz. evet. böyle oynamaz. ama sen oynatıyorsun. çünkü kadro tercihlerin böyle oynatıyor...
şu an lider. 20 puanla ve maç fazlasıyla. tüm maçlar oynandıktan sonra da lider de kalabilir. yine de bir şeyler hatalı. eksik.
İyi ya da kötü oynasın; bu sezon camia için şampiyonluk olmazsa olmaz.
Geçen hafta çok iyi oynadık ne oldu? Kaybettik. Büyük takım kötü oynarken de kazanmayı bilmeli. Ha hatalı tercihler var mı, var. Olacaktır da. Kadro olarak hala yetersiziz ve transfere ihtiyaç duyuyoruz.
Bi de taraftarın artık şu gereksiz aykut-ersun kıyaslamasından vazgeçmesi gerekiyor. Yok işte, kovduk. Gönderdik. Bi daha da bu kulubün kapısından içeri giremeyecek. Ne aykut hoca’ymış yaaaa.
Sezon başından beri şampiyon olmamamız için her türlü pisliği yapıyorlar. Devamı da gelecek. Eskiden olsa ne mhk kalırdı, ne tff; fenerbahçeli her şeye tahammül eder ama güçsüzlüğe asla.
Geçen haftaki mevzular belli ki takımı baya bozmuş, dünkü golden önceki ele ve penaltıya ses çıkartmamamız bunun göstergesi. Kabullenmişiz. Sezonun da en kötü maçını oynadık.
Ali koç çok büyük hayal kırıklığı yarattı; transfer planlamaları korkunç. Comolli’ye değinmiyorum bile. Takımın onca eksiği varken boş yere alınan oyuncular, verilen paralar vs inanılmaz. Hesap vermeli. Ha gereken transferler yapılsaydı, şampiyon olurduk. Bu gerçek.
Taraftar (şimdilik) susuyorsa, elini taşın altına koyduğundandır.
2019-2020 sezonuna büyük umutlarla girmesine rağmen sezonun ikinci yarısında yine afallamış, yine taraftarına saç baş yoldurmaya başlamışlardır. kim ne derse desin aziz yıldırımın gidişi fenerbahçe için hiç de iyi olmamıştır. hoş süper ligde neyin ne olacağı da belli olmuyor orası da ayrı bir konu.
Yenmek veya yenilmek değil mevzu. Umrumda da değil. Alıştık. Sadece bize meydan okuyan ve ciğeri beş para etmeyen düzene karşı olan zayıflığımızı sindiremiyorum. Tff ve Mhk’yı geçtim, lobimiz yok. Fakat;
Mesela küme düşme adaylarından bi Kayserispor, hoca değiştirip oyunculara ödeme yapınca bizi yenebiliyor.
Ya da rakip hocası “Trabzon için oynayacağız” deyince, kafasına vurup o olmayan beynini ezemiyoruz.
1 haftadır bize meydan okuyan, dalga geçen Podolski’nin maç içinde bacaklarını eline vermiyorlar ve üstüne bi de şov yaptırıyoruz.
Fenerbahçe her şeye tahammül eder; güçsüzlüğe asla. Başkan öncelikle bu sorunu çözmeli.
aylardır onlarca isim zikredildikten sonra takımın başına tahir karapınar'ı getirmiş futbol kulübü. nasıl bir yapılanma içinde olduklarını daha tam çözemedim. ama ufaktan da olsa avurpa'ya gitme şansı yakalayabilecekleri bir dönemde sanki biraz daha gösterişli bir isim getirilebilirdi takımın başına. karapınar anladığım kadarıyla gelecek sezon altyapının başında devam edecek. bugün galiba comolli zamanında altyapıya getirilen isimle de yollar ayrılmış. yani gelecek sezonun hocası hala muamma.
ali koç ne yapmak nereye varmak istemektedir anlamadım pek. tahminim emre belözoğlu'nun başını çektiği tecrübeli oyuncular çatısı altında bir yapılanma kurulmak isteniyor. açıkçası böyle bir yapılanmaya gidiliyorsa sonuna kadar arkasındayım. buradaki problem bu üst yapının teknik direktöre müdahalesi ne derece olacak ve emre'nin delirtmeyeceği bir teknik direktör bulunup bulunamayacağı. hani gölge yazar falan alınacaksa (ki tahir karapınar hamlesi bana öyle geldi) hüsran olabilir işin sonu.
isla ile de sözleşme uzatılmamış bu arada. açıkçası iki sezondur en tuttuğum adamdı takımda. boca'ya gitme ihtimali zaten uzun zamandır vardı ama anladığım kadarıyla o takımda kalmayı istiyordu. yaşlanmış olması handikap olsa da bir sezon daha götürebilirdi. zaten sol beki olmayan takıma önümüzdeki sezon bir de sağ bek aranacak ki iki yılda sol bek bulamamış kulübün üç beş ayda isla'nın yerini tutacak bir sağ bek bulabileceğini de pek sanmıyorum. böyleyken böyle...