sanıldığından daha yaygın bir psikoseksüel bozukluk/hastalık/sapkınlık (çok hassas bir konu olduğu ve uzmanlar arasında da görüş farklılıkları olduğu için tanımı size bırakıyorum).
komşumuz, akrabamız, iş arkadaşımız hatta ailemizden biri pedofil olabilir. pedofilinin eğitim seviyesi, gelir düzeyi, sosyal statü, cinsiyet ya da başka bir parametreyle bağı yoktur. herkes pedofil olabilir. ancak büyük bir çoğunluğu erkektir ve kadınlarda nadiren görülür. muhtemelen bu durum kadınlardaki annelik içgüdüsüyle açıklanabilir.
dediğim gibi her gün konuştuğumuz, selamlaştığımız insanların içinde pedofillerin olması mümkündür. çünkü pedofili doğuştan gelen ve çocukluk döneminde şekillenen, kişinin istemdışı sahip olduğu seksüel düşünce ve dürtüleri kapsar. kişi elinde olmadan çocuklara karşı cinsel istek duyar. beyinleri, pedofil olmayanlardan farklı olarak, çocukları koruma güdüsüyle çalışmaz, onları cinsel uyaran olarak görürler. çevremizde aslında pedofil olan kişilerin pedofil olduğunu bilmiyor oluşumuzun nedeni, ya henüz eyleme geçmemiş olmalarından ya da henüz eylemlerinin farkedilmemiş olmasından kaynaklanır. çünkü her pedofil cinsel istismar gerçekleştirmez ( çok küçük bir kısmı da olsa). kendini bu anlamda baskılayan, çok zor da olsa eyleme dökmeyen pedofillerin de mevcut olduğu hatta içlerinde tedavi olmayı talep edenlerinin ya da yaşadıkları vicdan azabı ile intihar edenlerin olduğu bilinmektedir.
kişinin böyle bir bozukluğa sahip olmasının bir çok farklı nedeni olabilir. insanın, canlılar içindeki en tehlikeli ve kusurlu tür olarak bir çok farklı sapkınlığa zihinsel olarak açık olduğu zaten bilmediğimiz bir şey değil. ancak burda asıl önemli nokta kişinin bunu eyleme döküp dökmediğidir. bu demek değildir ki pedofiliyi mazur görelim. söylemek istediğim kişinin elinde olmayan sebeplerle sahip olduğu bazı bozuklukların onların suçu olmadığıdır ancak bu sebeplerle bir canlıya zarar verirse o zaman durum psikolojik, sosyal ve yasal olarak mutlaka değerlendirilmeli ve gereken ceza, yaptırım, tedavi vs. uygulanmalıdır. sonuçta bir takım bahanelerin arkasına sığınarak ahlaki ve legal olmayan eylemlerimizi meşrulaştıramayız.
peki pedofilinin tedavisi var mı? bu konuda da farklı görüş ve yöntemler var. genel görüş tam olarak tedavisinin olmadığıdır ancak kısırlaştırma ( cerrahi ya da kimyasal kastrasyon) yöntemiyle kişinin zararsız hale getirilmesi sağlanabiliyor.
sonuç olarak, her ne kadar bizler bu durumdan tiksinerek, kahrolarak bahsetsek de pedofil olmak suç değil, bu düşüncelerin eylemselleştirilmesi suçtur. öyle ki dünyanın en ağır suçudur ve cezası da en ağır ceza olmalıdır. hatta idam karşıtı olmama rağmen bu suç için istisna olabileceğini de düşünenlerdenim. çünkü bir kez bu suçu işleyenlerin fırsat bulduklarında tekrar yapacaklarını ve davranışlarını kontrol edemeyen bu insanların yaşama herhangi bir katkı sağlayamayacaklarını, yokluklarının varlıklarından daha iyi olacağını düşünenlerdenim. korunmaya muhtaç, kendisini tam olarak ifade edemeyen bu masum canlıların zarar görmesindense bir pedofilin zarar görmesini tercih ederim elbette.
yazımın sonunda pedofiliye ve diğer istismar suçlarına karşı çocukları nasıl koruyabileceğimizle ilgili bir kaç tavsiye paylaşmak istiyorum.
- öncelikle çocuklarımızla iletişimimiz çok sağlam olmalı. her şeyi bizimle konuşabileceklerini, onlara güvendiğimizi ve bizden korkmamaları gerektiğini bilmeliler. onlara bakmakla yükümlü kişiler olarak her koşulda destekçileri olduğumuzu net bir şekilde bilmeliler ki bir gün olağan dışı bir durumla karşılaştıklarında bizlerle paylaşabilsinler.
- çocuklara özel bölge dediğimiz bölgeler öğretilmeli ve bu bölgeleri kimlerin görüp dokunabileceği çocuğa öğretilmelidir. ebeveyn dışında -ki onlar için de sınırlar var- eğer küçükse okulda tuvalet ihtiyacını giderirken öğretmeni ve aile gözetiminde doktorlar. bu kişiler dışında akrabalar, arkadaşlar, komşular vs. hiç kimse dokunamaz. maalesef bu tür vakalar genelde aile içinde ya da yakın çevrede gerçekleşir. ( ensest de sanıldığından çok daha yaygın bir problemdir.)
- eğer ki çocukların bu özel bölgelerine dokunulur ya da çocuk istemediği herhangi bir şeye zorlanırsa (bu karşı tarafın hiç bir kötü niyet içermeyen davranışları için de geçerli) yani çocuğun kişisel alanı ihlal edilir ve rahatsız edilirse çekinmeden hayır diyebilmeli gerekirse sesini yükselterek karşı taraf uyarılmalıdır çocuk tarafından.
- çocuklara tanımadığı kişilerle konuşmaması ve birlikte bir yerlere gitmemesi gerektiği öğretilmelidir.
- özellikle toplumumuzda çok sık karşılaştığımız bir problem de tanıyan tanımayan iyi ya da kötü niyetli herkesin çocukları zorla öpmeye, sevmeye çalışması. karşı tarafın iyi niyetli olması; yok efendim dedesi, amcası, teyzesi vs. olması, çocuğun çok sevimli olması ya da her karşılaşmada öpüşme, sarılma gibi saçma geleneksel ritüellerin olması bu kişilere bu hakkı vermez. çocuk istemediği hiç bir davranışa zorlanamaz. ayrıca yılışık bir şekilde çocuğu sevmek, çocukta "demek ki herkes beni bu şekilde sevebilir" algısı yaratabilir. o yüzden bu tarz durumlara çocuk yapamıyorsa aile müdahale etmelidir. "ayıp olur mu?" kaygısı güdülmemelidir. bizim ayıpla, günahla işimiz yok, çocuğumuzun güvenliği ve mutluluğu önemli olan.
- aile çocuğu sürekli olarak gözlemlemeli, içine kapanıklık, utangaçlık gibi psikolojik ya da fiziksel bir problem tespit edilirse mutlaka bir uzmana danışılmalıdır.
- aile içi şiddet, eşler arasında geçimsizlik gibi durumlar çocuğu aileden uzaklaştırabileceği için bu tarz durumlara sebebiyet vermemeli, çocuğu bu etkilere maruz bırakmamalıdır.
- etrafta çocuklarla fazlaca ilgilenen kişilerin tespitinde mutlaka bu kişilerle ilgili araştırma ve gözlem yapılmalıdır.
- eğer ki çocuk bu bilgileri verebileceğimiz kadar büyük değilse o zaman çocuğa bakmakla yükümlü kişiler olarak çok daha dikkatli ve özenli olmak gerekmekte. hatta dozunu kaçırmamak kaydıyla bir miktar paranoya bile işimize yarayabilir. iş işten geçtikten, canımız yandıktan sonra "keşke" demek işe yaramıyor çünkü.
pedofili ve çocuk istismarı hatta çocuk haklarıyla ilgili söylenecek, konuşulacak çok şey var aslında. bugünün duygu yoğunluğuyla bu kadar olsun artık. umarım tüm çocuklar haketttikleri gibi çocuk masumluğunda ve huzurla, mutlulukla büyürler. çünkü bir onlar kaldı umuda dair.
çocuklara karşı cinsel arzu duyan bireylerin genel tanımı. 18 yaşından küçük her birey çocuktur. bu bireyin yaşı 3'müş 5'miş bakılmaksızın cinsel içerikli iletişime geçmeye kalkan her 18 yaşını geçkin bireye ağır ceza verilmelidir. lakin bizim ülkede çocuklarla evlenmeyi düşünen hastalıklı beyinlere yıllardır el sürmeyen bir hukuk sistemi varken, asla son bulmayacak.
Türk Ceza Kanunu'nda yapılacak değişiklikle, çocuklara yönelik cinsel istismarın cezalandırılmasında 12 yaş öncesi ve sonrasının ayrı değerlendirileceği (yaş sınırı 15 yaştan 12 yaşa düşürülüyor) haberiyle yeniden genel gündemde yer alan mesele. cinsel suçlarla ilgili gazetelerde okuduğumuz ya da eskilerden dinlediğimiz nice olay var ve pedofili suçlarının her yerde yaşanma olasılığı var ve devlet tarafından çocuk sayısının çok olduğu kurumlarda ya da mekanlarda (okullar, çocuk yurtları, cemaat evleri, kiliseler gibi) bu suçlar konusunda özellikle dikkatli olunması gerekiyor. henüz olgunlaşmamış bir ruha ve bedene yapılan saldırı; bu koşullarda zaten ortalama yarısı cehennem sayılabilecek insan hayatını en başından cehenneme çeviriyor.
izlediğimiz filmlere göre; amerika'da cinsel suçluların yaşadığı yerlerin görülebilmesini sağlayan bir sistem var (www.nsopw.gov/... ve pedofililer sabıkalıysa, herhangi bir suç işlendiğinde suç araştırması bu yaşam noktalarından başlıyor ve herhangi ilgili bir suçta önce cinsel suçlular sorgulanıyor. yine özellikle hollywood sineması başta olmak üzere pedofili ya da yasal cezası olan bir diğer suç olan ensest, sinemada en çok işlenen ve kullanılan meselelerden. yani, günlük yaşamda konuşulmasından ya da tartışılmasından rahatsız olunan bu suçlar, varlıkları reddedilerek ya da zihinlerde örtbas edilerek unutulmaya çalışılan bu suçlar; -farkında olunmasa da- sinemada en çok izlenen konular.
insanlık tarihi, insanlar tarafından her türlü cinsel etkinliğin sınandığını gösteriyor ve ilerleyen süreç insanlığın bazı cinsel etkinlikleri yasal (sağlıklı), bazı cinsel etkinlikleri yasa dışı (sağlıksız) olarak kabul etmesine neden olmuş. yani bu ayrımların deneyimlenmiş nedenleri var ve bu nedenlerden yola çıkılarak genel sonuçlara ve yargılara ulaşılmış. daha önce yaşanmış deneyimleri en baştan kendisi keşfetmeye çalışan "yeni doğan"lar olmasa (bizden önce yaşanmış bir insanlık tarihi var); aynı deneyimler tekrar tekrar yaşanmasa (:tarih tekerrürden ibarettir) ve aynı deneyimleri tekrar tekrar yaşamak yerine bilimin-tıbbın gelişmesine-ilerlemesine yoğunlaşılmış olsa; şu anda bu "suç"lar "suç" olarak tartışılmıyor olurdu. bu dünyanın ölüme değil yaşama; zaten izole bir ruhu daha çok izole eden hapishanelere değil; zaten hasta bir ruhu daha çok hasta eden hastanelere değil "sağlıklı doğum"lara ihtiyacı var. "insanın ana vatanı çocukluğudur" denilmiş; yaşadığımız sürece, dönüp dönüp oradan yaşama sarılacağız. çocukluklar mahvedilmemeli, çocuklukların mahvedilmesine izin verilmemeli bu yüzden.
Sübyancılık. Ergenlik dönemine girmemiş çocukları arzulamak.
Sabi kelimesinin çoğulu olan sübyan arapçada çocuklar anlamına geliyor. Pedofili kelimesi ise pedo: Yunanca çocuk ve fil: seven, -ci birleşiminden oluşur.
Pedofil kişilerin tekinsiz, suçlu kılıklı insanlar olduğu ve çocukları bir anda kaçırıp onlara zarar vereceği düşünülür genelde fakat bu kişiler komşular, yakın arkadaşlar, bebek bakıcıları, öğretmenler hatta aile bireyleri arasından çıkabilir. Hele ki bizim ülkemizde bu ikinci ihtimale neredeyse hiç ihtimal verilmez: amcası, dayısı, ablası, abisi, şusu busu yapmaz denir. Çocuklar istemese dahi bu kişiler çocuklarla istedikleri yakında fiziki temasta bulunabilir, diye düşünülür. Özellikle kız çocuklarının çoğu yaşamıştır bunu. Öpsün canım, Falanca amcan o senin diyerek çocuğa farkında olmadan onun isteği olmaksızın herhangi bir kişi tarafından öpülebileceği, okşanabileceği öğretilir.
Almanya'da pedofili vakalarına karşı hayata geçirilen "fail olma!" projesine geçmeden önce pedofili nedir, sebepleri nelerdir, tedavisi mümkün müdür, pedofil kişilere yardım edilebilir mi bunlara bakalım.
Psikologlar tarafından pedofili "puberteye ulaşmamış çocuk vücuduna cinsel istek duyma durumu" şeklinde tanımlanıyor ve pedofilinin bir cinsel eğilim sorunu olduğu kabul ediliyor. Bu eğilimin cinsel fanteziler, cinsel uyarımlar ya da davranış biçimi şeklinde seyretmesi, sözkonusu kişinin buna maruz kalması ve bu durumun uzun bir zaman dilimine yayılması pedofilinin varlığına işarettir. Pedofili kabaca iki grupta incelenebilir: sadece çocuklara ilgi duyma ve hem çocuklara hem de yetişkinlere ilgi duyma. Ve pedofili her iki cinsiyette de karşılaşılabilir bir olgudur.
Pedofilinin nedenleri şimdiye kadar tam olarak açıklanamadı. Pedofili kavramı bile 1886 yılında psikiyatrist Richard von Krafft-Ebing tarafından tanımlandı. Von Krafft-Ebing bu duruma biyolojik bir faktörün neden olduğunu düşünmüştü. Açıkçası pedofili erkekler üzerinde yapılan sayısız deneyler dahi kesin sonuçlara ulaşmaya yetmedi fakat ikizler üzerinde yapılan deneyler ve molekülogenetik çalışmalar kalıtımın etkisini ortaya koydu ve Sonuçta pedofilide biyolojik, fiziksel ve sosyal faktörlerin yanı sıra kalıtımın da etkili olduğu anlaşıldı.
Cinsellik uzmanı Klaus beier, "bir pedofilin tedavi edilemeyeceğini, sadece bu eğilimini nasıl kontrol altına alması gerektiğinin öğretilebileceğini" belirtiyor ve ekliyor: terapi mağdura da yardımcı olabilir ve yeni mağduriyetlerin meydana gelmesini engelleyebilir.
Klaus beier 11 yıl önce dünya çapında tek örneği olan "fail olma!" projesini hayata geçirdi. 7 binin üzerinde pedofil erkek beier'e ve meslektaşlarına yardım için başvurdu ama bunların sadece bir kısmı bu yardımı alabildi.
Beier'in öncülüğünden evvel 30 kadar terapist bazı yerlerde çocuklara cinsel arzu duyan insanlara danışmanlık yapıyor ve yardımcı oluyordu. Bu projeye kadar ise hiçbir zaman aynı anda bu kadar çok sayıda pedofil kişinin olduğu ve danışmanlık yapıldığı olmamıştı.
2015 raporlarına göre Almanya'da 11 bin küsür çocuk hayat boyu süren depresyon ve sosyal hayatlarını etkileyen travmatik olaylara maruz kaldı. Kız çocukların %15-30'u ve erkek çocukların %5-15'i çocukluklarında en az bir kez cinsel saldırı mağduru oldu. Çalışmalar Almanya'daki pedofil kişi sayısının ise 250 bin civarında olduğunu gösteriyor.
Uzmanlar Pedofilinin tedavi edilebilir/iyileştirilebilir olmadığı konusunda hemfikir fakat aynı zamanda her pedofilin de çocuk tecavüzcüsü olduğunun doğru olmadığını belirtiyorlar. İşte bu noktada beier'in projesi devreye giriyor: pedofili bir "tanı"dır, suç değildir. Bu projeyle, bu eğilimini hukuki bir sürece kadar ilerletmemiş fakat ilerletmesi imkanı olan kişilere dürtülerini bastırmaları konusunda yardım ediliyor. Beier, bir defa saldırıda bulunan bir pedofilin bu saldırıyı yenileme eğiliminin daha fazla olduğunu söylüyor. Bu nedenle herhangi bir vukuatı bulunmayan pedofillere danışmanlık yapmak çok önemli. Proje kapsamında danışanlara kendi sorunlarını birbirleriyle tartışma imkanı veriliyor ve bir çocukla zaman geçirmekten kaçınmak, dürtülerinin açığa çıkmasına imkan vermemek için başka bir şeye konsantre olmak, güvenilir bir kişi çağırmak ve hatta hemen ortamı terk etmek gibi davranışlar kazandırılıyor.
Yunanca paid(çocuk) ve philia(sapma, düşkünlük) sözcüklerinden oluşan psikoseksüel bozukluk.
moda dünyasının o sözde önde gelenlerinin kız çocuklarını "kadınlaştırıcı" türden tasarımları, bebek bezi, ıslak mendil reklamlarındaki çıplak bebek bedenleri pedofili hastası olan kişiler için adeta biçilmiş kaftan niteliği taşıyor, ki özellikle reklamlarda bu unsurlar daha çok göze çarpıyor.
yurt dışında pedofiliyi önleme üzerinde duran ülkelerde bu tür reklamların yayımlanması yasakken türkiye'de durum almış başını gidiyor.
rtük'ün bebeklerle ve çocuklarla ilgili reklamlara artık çok daha fazla özen göstermesi, incelemesi gerekmektedir. reklamlarda çocukların kullanımı bile başlı başına çocuk istismarı sayılırken -ailelerin de buna müsaade etmelerini zaten aklım almıyor- bunca pedofili hastalarını harekete geçirmeye meyilli olan reklamlara acilen müdahale edilmesi gerekiyor.