-
''ne çok gülmüşümdür keskin pençeleri olmadığı için kendini iyi zanneden zayıflara.'' -
Yalnızlığına kaç, dostum!
Seni büyük adamların gürültüsünden sersemlemiş,
küçüklerin iğneleriyle de delik deşik olmuş görüyorum.
Seninle nasıl susulacağını pek iyi bilir orman ve kaya.
O sevdiğin ağaca benze yine sen, o geniş dallıya:
Sessiz ve dinlercesine sarkar o, denizin üstüne.
Yalnızlığın bittiği yerde, pazar yeri başlar; pazar yerinin başladığı yerdeyse,
büyük oyuncuların gürültüsü ve ağılı sineklerin vızıltısı.
………….
Yalnızlığına kaç dostum ve oraya, sert ve sağlam bir havanın estiği yere.
Senin yazgın sinek kovalamak değildir.
Nietzsche – böyle buyurdu zerdüşt -
böyle buyurdu zerdüşt, nietzsche'nin nasıl üstinsan olunuru anlattığı ve en çok bilinen kitabı. mottosu "herkes için ve hiç kimse için bir kitap"tır. işte bu cümleden de anlaşılacağı üzere tanımlaması çok zor bi kitaptır. her felsefe okuduğumda yaptığım gibi bu kitabı okurken de iki cümle arasında durup, düşünme ve anlama molası verdim (aptal mıyım neyim, anlamıyorum hızlı okuyunca naapiyim) bu şekilde benim kulağıma göre bir ağız olmuştur umarım, ya da olamamıştır bilemiyorum..
(bkz: ben bu kulaklara göre ağız değilim)
kitap baştan sona aforizma içerir, altını çizerek kitap okuyanlardansanız zerdüştün her buyurduğunun altını çizebilirsiniz. -
Tekin değildir insanın varoluşu ve hala anlamsızdır; bir soytarı onun felaketi olabilir. -
"devlet tüm soğuk canavarların en soğuğudur.
soğuktur söylediği yalanlar da; ve şu yalan dökülür dudaklarından: “ben, devlet, halkın ta kendisiyim.” yalandır bu!
birçokları için tuzaklar kuranlar ve bu tuzağı devlet diye adlandıranlar yok edicilerdir: bir kılıç ve yüzlerce hırs asarlar onların üzerine." -
ama sen önce kendini inşa etmelisin, dimdik bir beden ve dimdik bir ruhla -
friedrich nietzsche'nin tüm bilgeliğini tek bir çatı altında topladığını beyan ettiği, hem edebi hem de felsefi açıdan oldukça yoğun olan muhteşem kitabı. kesinlikle tek seferde okuyup geçilecek bir kitap değildir; üzerine notlar tutmak ve kimi yerlerin üzerinden tekrar tekrar geçmek, altındaki derin anlamları daha iyi kavramamızı sağlar. her şey bir yana, bireyin gelişimi için piyasadaki saçma sapan kişisel gelişim kitaplarının aksine; insanı zihinsel bir evrim sürecine sokan bir kitaptır.
"bakın, ben size üstüninsan'ı öğretiyorum! insan, aşılması gereken bir şeydir. kendinizi yenmek için ne yaptınız? şimdiye kadar bütün varlıklar kendilerinden üstün bir varlık yarattı. siz bu büyük yaratıştan uzak mı kalacaksınız?" böyle buyurdu zerdüşt.
kitapla ilgili söyleyeceğim hiçbir şey, nietzsche'nin yazdıklarını aşağıya çekmekten ileri gidemez, o yüzden bırakalım, eser kendi kendini anlatsın bize:
-- spoiler --
"beni anlamıyorlar.
ben, bu kulaklara göre ağız değilim."
"özgür mü diyorsun kendine? sana hükmeden düşünceni duymak isterim."
"terk edilmişlik başkadır, yalnızlık başka..."
"fakat susuşu bana ağır geldi. çünkü bu durumda iki kişi tek kişiden daha yalnızdır."
"iflah olmazlara hekim olunmaz, bu yüzden geçip gitmelisiniz."
"şu erkeklere de bakın; gözlerinden, dünyada bir kadınla yatmaktan daha iyi bir şey olmadığı okunuyor. ruhlarının dibi bataklık. bari hayvan olarak mükemmel olsaydınız. fakat hayvan olmak için masum olmak gerekiyor."
"...kirli bir ırmaktır insan. kirli bir ırmağı içine alıp da bozulmadan kalabilmek için, zaten bir deniz olmak gerekir."
-- spoiler -- -
"her şey gider, her şey geri gelir, sonrasızca döner varlık çarkı. her şey ölür, her şey yine çiçeklenir; sonrasızca sürer varlık yılı."
“Sadece bir aptal sürekli taşlara ya da insanlara takılır.”
"Ama bir son vermek, yeni bir dize yazmaktan daha çok cesaret ister."
tam 5 sene 10 gün olmuş bunları yazalı. eskiden çok severdim nietzsche okumayı, şimdilerde ise sadece bakıyorum okumuyorum. ağır geliyor ve ağlatıyor.
-
Bir gün hakkında konuşurken "tanrıtanımazların mesnevi'si" diye bir benzetme yapmış, sonra bu benzetmeyi pek beğenip bir halt becermiş gibi her yerde yazmış idim, burası da eksik kalmasın.
Kesinlikle ahmet cemal çevirisini öneririm. -
''dünyayı yitirmiş olan kendi dünyasını kazanır.''