o gözler bana eskisinden yabancı, gönlümdeki bu sevda hiç dinmeyen bir acı, ruhumun kederinden gözlerim yaşla doldu, inliyorum derinden bana bilmem ne oldu, en candan arkadaşım ruhumu saran gece, ben kime bağlanmışım ağlıyorum gece, kimsesiz karanlıklar derdime şifa verin, kalbimdeki yaralar daha çok derin...
özlemdir, iştiyak duymaktır, hasret. birine veya bir şeye hasret duymak için uzakta olmasına gerek yok. yanında bile olsa, duyulur. kah o varken o'nu daha çok sevmeye hasretsindir kah o'nun yokluğunda yanına yar olan hayaliyle avunur durursun.
?bir kâsedir alev dolu gönlüm yana yana, ben tâ senin yanında dahi hasretim sana" diye
ünol büyükgönenç'in 1990 yılında yayımlanan güzel günler göreceğiz adlı albümünde yer alan nazım hikmet 'in şiirlerinden bestelenmiş şarkılardan biridir. şarkı, nazım hikmet'in "hasret" şiirinden bestelenmiştir ve şarkı da aynı adı taşıyor. ve "denize dönmek istiyorum"
denize dönmek istiyorum!
mavi aynasında suların:
boy verip görünmek istiyorum!
denize dönmek istiyorum!
gemiler gider aydın ufuklara gemiler gider!
gergin beyaz yelkenleri doldurmaz keder.
elbet ömrüm gemilerde bir gün olsun nöbete yeter.
ve madem ki bir gün ölüm mukadder;
ben sularda batan bir ışık gibi
sularda sönmek istiyorum!
denize dönmek istiyorum!
denize dönmek istiyorum!
nazım hikmet'in şiiridir. şiir, bestelenerek şarkı haline de getirilmiştir, "denize dönmek istiyorum".
Denize dönmek istiyorum!
Mavi aynasında suların:
boy verip görünmek istiyorum!
Denize dönmek istiyorum!
Gemiler gider aydın ufuklara gemiler gider!
Gergin beyaz yelkenleri doldurmaz keder.
Elbet ömrüm gemilerde bir gün olsun nöbete yeter.
Ve madem ki bir gün ölüm mukadder;
Ben sularda batan bir ışık gibi
sularda sönmek istiyorum!
Denize dönmek istiyorum!
Denize dönmek istiyorum!
Sözleri :
Ter döküyor dört duvar ter bense beklerim bir gün mutlaka
Ters dönecek anahtarlar bir gün elbet çıkacaksın ışığa
Sen aydınlığa ben sana hasret
Gel eritir demirleri bendeki ateş
Bir gün açılır açılmaz sandığın kapılar vurunca güneş
Bir karanlık daha erişti güne saat neredeyse beş
Sen aydınlığa ben sana hasret
Gel eritir demirleri bendeki ateş
Gün bizim güneş bizim, göğsümüzde ateş bizim
El ele olduğumuz o gün gülmek bizim
Dün bizim yarın bizim, yana yana sevmek bizim
Hasrete vurduğumuz göz göz yürek bizim
Süsledim gelin misali gençliğimi sandığıma kaldırdım
Sensiz geçen yılları sildirdim sana yeni zaman aldırdım
Sen aydınlığa ben sana hasret
Gel eritir demirleri bendeki ateş
Gün bizim güneş bizim, göğsümüzde ateş bizim
El ele olduğumuz o gün gülmek bizim
Dün bizim yarın bizim, yana yana sevmek bizim
Hasrete vurduğumuz göz göz yürek bizim
Gün bizim güneş bizim, göğsümüzde ateş bizim
El ele olduğumuz o gün gülmek bizim
Dün bizim yarın bizim, yana yana sevmek bizim
Hasrete vurduğumuz göz göz yürek bizim
yaşanmışlıklara ya da ayrı kalınan bir kişiye duyulan kavuşma isteğidir.
hapisteyken nazım?ın belki de tek tesellisi piraye?ye olan aşkı oldu ve ona en güzel mektupları ve şiirleri o zaman yazdı. piraye?nin düşüncesinin bile kendisini ne derece hayata bağladığını anlatır nazım bu satırlarda;
seni düşünmek güzel şey ümitli şey dünyanın en güzel sesinden en güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey. fakat artık ümit yetmiyor bana, ben artık şarkı dinlemek değil şarkı söylemek istiyorum? nazım hikmet 1945
piraye'ye yazılan mektuplardan?
?ben o yazdıklarımı ancak sana yazabilirdim. çünkü şu kainat denen nesnenin içinde en çok sevdiğim yürek, üstüne en çok titrediğim insan kalbi senin göğsündekidir.?
?sen meğerse nasıl her şeyimmişsin benim. seni sevmek benim içimde toprağı, suyu, güneşi, hayatı ve fikri sevmekle birbirine karıştı. sen ciğerimdeki nefes, gözlerimdeki ışık, kalbimdeki çarpıntı ve beynimdeki düşünce gibisin.
neyi düşünsem, seni düşünüyorum. neyi görsem, seni görüyorum.?