en genel hatlarıyla ; anne , baba ve çocuklardan oluşan en küçük toplum kurumudur. bu kurum bir kadın ve erkeğin evlilik akdi ile oluşur. toplumdan topluma ve kültürden kültüre tanımı ve çeşidi ve niteliği değişiklik göstermektedir.
ama çok hızlı bir şekilde değişen dünya kültüründe yavaş yavaş bu kuruma ihtiyaç kalmamakta. çünkü insanlar evliliğin gereksiz bir formalite olduğunu düşünmekte. günümüzde bir çok çift evlenmeden bir arada yaşayabiliyor ve hatta çocuk sahibi bile olabiliyor hatta ve hatta bir beraberlik durumu söz konusu olmadan sperm bankaları arayıcılığı ile çocuk sahibi olunabiliniyor.
peki evlilik sadece çocuk yapmak için bir araç mıdır sorusu ile karşı karşıya kalıyoruz. tabi ki de hayır. aile insanın sosyalleşmeyi öğrendiği yerdir. en önemli işlevi budur. fakat modernleşen dünyada insanlar gittikçe bireyselleşmekte ve bu bireyselleşme sonucunda bebekler sosyalleşmeyi daha farklı yollardan öğrenebiliyor.
bu seferde , aile sadece evlilik midir ? sorusu ile karşılaşıyoruz. pek tabii aile sadece evlilik değildir. fakat bir üst paragrafta belirttiğim gibi insanlar gün geçtikçe bireyselleşiyor ve bunun ile beraber gittikçe yalnızlaşıyor. İnsanlar git gide toplumdan veya aileden çok kendini önemsemeye başlıyor ve teknolojinin bu hızla ilerlemesi ileride insanların çocuk yetiştirmesi ve hatta çocuk dünyaya getirmesini bile çok büyük oranda etkileyecek. şöyle düşünebiliriz , bir anne veyahut baba çocuğunu makinelere bırakıp kariyerine odaklanabilir ve çocuk makine tarafından büyütülür ve hatta okula bile yollanır. günümüzde bu durum ailenin çocuğu bir bakıcıya emanet etmesi ile gerçekleşiyor. Aile dediğimiz kurum duygusal bağlar ile bir birine bağlı bireylerden oluşan bir kurum olduğundan bir insanın bir makineye aile bireyi gibi bir duygu ve anlam yüklemesi şuan için imkansız görünüyor , çünkü makilerin duygusu olmaz. İnsan en nihayetinde sevilmek ve ilgi görmek ister.