1. Üniversite yılları, 14 katlı bir apartmanın 8. katında öğrenci evimiz var. Ev arkadaşlarımdan bir tanesi bir hayli hızlı yaşıyor. Boy-pos da var. Bu arkadaşla yaşadığımız bir anıyı anlatacağım, olayın içinde tanımadığımız ancak aynı apartmanda oturduğumuzu sonradan öğrendiğimiz dünyalar güzeli bir kız da var.

    Üniversite öğrencilerinin çok sık bulunduğu, hatta apartmanların çoğu dairesinde öğrencilerin oturduğu bir muhitteyiz. Abartı olmasın ama oturduğumuz 56 daireli apartmanın 30 daire kadarında belki de fazlasında öğrenciler oturuyor. Haliyle bizim gibi bekar gençler yoğunlukta, ailelerinden uzakta yaşıyorlar.
    Bir gün dersten geliyoruz, makine mühendisi ev arkadaşımız evde bizi bekliyor ve bol acılı kuru fasülye yapacak. Güzel de yapıyor kerata. Bol isotlu. Bir tek suyunu tutturamıyor. Tencereyi bir açıyoruz fasülye var, su yok. Tadında ise hiçbir problem olmuyordu. Garip.

    Her neyse apartmanın içine girdik. Çift asansör var. Biri meşgul, binadaki görevli abimiz çöpleri topluyormuş. Diğer asansörde de meşgul yazıyordu ama arkadaş “hah, bastım tuşa geliyor” dedi.
    Çok kısa bir sessizliğin ardından arkadaşım bağırarak konuşmaya başladı.
    -kankaaaaa ne osururum şimdi fasulyeyi yiyip. Böyle zaaaart zaaaart.
    Proct: Oğlum, bağırma biri geliyordur asansörle
    -Yok kanka ben bastım tuşa rahat ol. Dedemden öğrendim ben osurmayı, o da severdi kuru fasulyeyi. Ama o yedikten sonra bahçeye gidip osururdu, sesi 50 metreden gelirdi...
    Velhasıl asansör geldi. Kapıyı açtık, içeride bahsettiğim hanım arkadaşımız gülüyor. Belki tamamını belki de bir kısmını duydu. İnmedi de asansörden, bekliyor. Yukarı çıkacağım tekrar, binin isterseniz dedi. Sanırım bir şey unutmuştu.

    Arkadaşımın yüzü kızardı, böyle bir garip oldu. Sonra asansörün aynasına dönüp: “uff, kanka kızarınca da çok yakışıklı oluyorum” dedi.
    Zaten gülüyorduk, üçlü yapıp daha çok gülmeye başladık.
    Ara ara aklıma gelir, gülümserim.
    Hey gidi...
    #173437 proct | 5 yıl önce (  5 yıl önce)
    0anket