inançlarımız ve değerlerimiz yaşamımızın her alanında bizim düşüncelerimizi, duygu ve davranışlarımızı yönlendirmektedir.
peki inançlarımız nasıl oluşuyor? yetkili bir kişi tarafından yapılan küçük bir açıklama, her gün haberlerde görüp izlediğimiz doğru yanlış haberler, bilinçli manipülasyonlar, yakın bir arkadaş tarafından verilen bir tavsiye, hatta hiç tanımadığınız bir yabancıdan duyduğumuz ifadelerin, bilincimizde zamanla kalıplaşması ile oluşur.reddettiğimiz bir fikre tek bir kanıt bulmamız halinde bile o fikre olan bakış açımız değişir.
insanların en önemli ihtiyaçlarından biri kendilerini güven içinde hissetmektir. bunun için de inanç geliştirmek zorundadır. ancak inancımızı inanmaya en çok değen şeylere yönlendirmeliyiz.
erdemli ve ahlaklı yaşantıların ön koşulu inancın gerektirdiği şekilde davranmaktır. inanç ve davranışlar arasında olması gereken uyumun gerçekleşmemesi kişinin iç çatışmalar yaşamasına neden olabilir. bu çatışmalar yaşamın diğer alanlarında da sıkıntılara sebep olmaktadır.
sonuç olarak ne şekilde olursa olsun inançlar insan davranışlarının organizasyonunda önemli rol oynamaktadır. bu nedenledir ki inancımızı oluşturan kavramları, güvenilir ahlaki unsurlarla temellendirmeliyiz.