1. 1970 yılında hapisteki arkadaşlarıyla dayanışmak için La Cause du Peuple dergisinin yönetimini üstlenmiş.

    Linkteki videoda Sartre'ı, Beauvoir ile bu dergiyi sokakta satarken görebiliyorsunuz. Sonrasında polisin gözaltı işlemi ve Sartre'ın kısa röportajı var. INA arşivinden. t.co/...
    #74529 fly | 7 yıl önce
    0yazar 
  2. 1905, doğumlu varoluşçu düşünür ve yazar. felsefi metinlerin yanı sıra, kurgu romanlarına varoluşçuluğu başarılı bir şekilde aşılamış ve felsefesini romanları üzerinden anlatmayı başardığı için edebiyat tarihinde çok önemli bir isim olmuştur. en bilindik eserlerinden biri olan ve konusu açıldığında edebiyatçılardan sık sık duyabileceğiniz eseri 20. yüzyılın en önemli romanlarından biri olarak kabul edilir.
    #213623 shelley | 5 yıl önce
    0filozof, yazar 
  3. huis clos'un yazarı. huis clos dört yanı kapalı alan demektir. marksizm hümanizmdir demiştir aynı zamanda.
    #74532 pugio | 7 yıl önce
    0yazar 
  4. 21 Haziran 1905 tarihinde Paris'te doğdu. Babası o çok küçük yaştayken öldü. Annesi de ailesinin yanına döndü. La Rochelle Lisesi'ne devam etti. Olgunluk sınavını Louis le Grand Lisesi'nde verdi. Eğitimini Ecole Normale Supérieure'de, İsviçre'deki Fribourg Üniversitesi'nde ve Berlin'deki Fransız Enstitüsü'nde sürdürdü. 1929 yılında Simone de Beauvoir'la tanıştı. Çeşitli liselerde öğretmenlik yaptı. İkinci Dünya Savaşı sırasında, Almanlar tarafından hapse atıldı. Hapisten çıktıktan sonra direniş hareketine katıldı.

    'Sinekler' adlı tiyatro oyunu, Almanlar'ın izniyle oynandı (1943). Aynı durum, 'Varlık ve Hiçlik' adlı oyununda da meydana geldi (1943). Oyunlarının her ikisi de baskı karşıtıdır. 'Varlık ve Hiçlik'te ilk kez asıl felsefesini ortaya koydu. 1945 yılında öğretmenliği bırakarak 'Les Temps Modernes' adlı edebi-politik dergiyi kurdu. Kitaplarının çoğunda edebi ve politik sorunları işledi. Savaş sonrası dönemde özellikle politik etkinlikleriyle öne çıktı.

    Yazılarında bazı eleştirileri olsa da SSCB'ye destek verdi, Fransa'nın Cezayir'e karşı yürüttüğü savaşa karşı çıktı. Les Temps Modernes dergisinde sömürgelerdeki savaşlara karşı 1953'ten 1958'e yoğunlaşan bir mücadele yürüttü. '121'ler'in Bildirgesi'ni imzaladı, 1961-62 yılındaki büyük gösterilere katıldı. 1964 yılında Nobel Ödülü'nü geri çevirdi. Böyle bir ödülün eserlerinin bütünlüğünü zedeleyeceğini düşünüyordu. 1966-67 yılları arasında Vietnam Savaşı'nda meydana gelen katliamları sorgulamak üzere kurulan Russel Mahkemesi'nin başkanlığını yaptı. 1968 yılında, Sovyetler'in Prag'a müdahalesinin ve Fransa'daki öğrenci hareketlerinin üzerine, Sovyet sosyalizmini ve kendi klasik aydın tutumunu sorgulamaya girişti. O dönemde Maocular'la bir yakınlaşması oldu. 1973 yılında Liberation'u kurdu.

    1974 yılında gözleri büyük oranda görmez oldu Bu nedenle etkinliklerini yavaşlatarak, daha çok Doğu ülkeleri üzerindeki baskıların sona erdirilmesi, insan haklarının korunması gibi konularda çalışmaya başladı.

    Pierre Victor'la (Benny Levy'nin takma adı), aydının rolü, bireyin Tarih'teki yeri, şiddet ve kardeşlik konuları hakkında “Pouvoir et liberté” adında bir eser hazırladı.

    15 Nisan 1980 tarihinde Paris'te öldü.

    biyografi kaynak

    eserleri:

    - Varoluşçuluk, J.P.Sartre, Asım Bezirci, Say Yayınları.
    - Altona Mahpusları, çeviren: Işık M. Noyan, İthaki Yayınları.
    - Diyalektik Aklın Eleştirisi
    - Edebiyat Nedir?, çeviren: Bertan Onaran, Payel Yayınları.
    - Sözcükler, çeviren: Bertan Onaran, Payel Yayınları.
    - Yazınsal Denemeler, Payel Yayınları.
    - Bulantı, çeviren: Selahattin Hilav, Can Yayınları.
    - İmgelem, çeviren: Alp Tümertekin, İthaki Yayınları.
    - Baudelaire, çeviren: Alp Tümertekin, İthaki Yayınları.
    - Ego'nun Aşkınlığı, çeviren: Serdar Rifat Kırkoğlu, Alkım Yayınları.
    - İş işten Geçti, çeviren: Zübeyir Bensen, Varlık Yayınları.
    - Varlık ve Hiçlik
    - Duvar, çeviren: Eray Canberk, Can Yayınları.
    - Çark, çeviren: Ela Güntekin, Telos Yayıncılık.
    - Akıl Çağı (Özgürlük Yolları 1), çeviren: Gülseren Devrim, Can Yayınları.
    - Yaşanmayan Zaman (Özgürlük Yolları 2), çeviren: Gülseren Devrim.
    - Tükeniş (Özgürlük Yolları 3) (bazıları Ruhun Ölümü bazıları da Yıkılış olarak çevirmiştir), çeviren: Gülseren Devrim, Can Yayınları.
    - Toplu Oyunlar, çeviren: Işık M. Noyan, İthaki Yayınları.
    - Hepimiz Katiliz (Sömürgecilik Bir Sistemdir), çeviren: Süheyla Kaya, Belge Yayınları.
    - Tuhaf Savaşın Güncesi, çeviren: Z. Zühre İlkgelen, İthaki Yayınları.
    - Yöntem Araştırmaları, Kabalcı Yayınevi.
    - Aydınlar Üzerine, çeviren: Aysel Bora, Can Yayınları.
    - Yahudi Sorunu, çeviren: Serap Yeşiltuna, İleri Yayınları.
    - Estetik Üstüne Denemeler, çeviren: Mehmet Yılmaz, Doruk Yayınları.


    ayrıca, (bkz: )
    #54342 ma icari | 8 yıl önce
    0yazar 
  5. Egzistansiyalist akımın öncülerinden olup daha sonra Karl Marx ekseninde "Komünist Varoluşçuluğu" savunmuş ve diğer egzistansiyalist yazarlarla ters düşmüştür. Komünizmi varoluş içinde aşılmaz bir duvar olarak nitelendirmiştir. Albert Einsteinin modern fizik hakkındaki teorileri sonrasında ise savunduğu egzistansiyalist akımı derinden etkilemiş kendisine Einstein'ın inkar edilemeyeceği Albert Camus tarafından defalarca dile getirilmiştir.
    #294444 egzistansiyalist | 2 ay önce
    0filozof, yazar 
  6. kitabının kapağını eseri süsler.
    #74538 lois lane | 7 yıl önce
    0yazar 
  7. Yüzümün yansısı bu.
    Yapacak işim olmadığı günlerde onu seyreder dururum.
    Gördüğüm bu yüzden, hiçbir şey anlamıyorum.
    Başkalarının yüzleri bir anlam taşıyor.
    Benimki öyle değil.
    Güzel mi yoksa çirkin mi, bunu bile söyleyemem.
    Çirkin galiba.
    Çünkü böyle olduğunu söylediler.
    Bana dokunan bu değil.
    Yüzüme böyle nitelikler verilebilmesine şaşırıyorum aslında.
    Bir toprak parçasına ya da bir kayaya güzel ya da çirkin demek gibi bir şey bu

    Jean Paul Sartre
    #83304 egzistansiyalist | 7 yıl önce
    0yazar 
  8. varoluşçuluğun kurucularından ve en iyi temsilcilerinden.

    Sevgilisi diye anılsa da ile üniversite yıllarından itibaren hala günümüz koşullarında bile uçuk bir ilişkileri olmuştur. Öyle ki, pek çok genç kızın intiharın eşiğine gelmesine, kimisinin de gerçekten intihar etmesini sağlamıştır bu ilişki. Buna rağmen ölümünden sonra pek çok kadın onun ikinci aşkı bendim diye farklı köşe yazıları ve kitaplar yayımlamıştır.

    Bu sebeple olacak ki ailesi mektuplarını kitap haline getirmiş de olsa, gün yüzüne çıkarmamakta kararlı oldukları bir o kadar daha mektup bulunmaktadır.
    #157407 isimsiz kahraman | 6 yıl önce
    0yazar 
  9. 1964’te kazandığı nobel edebiyat ödülü de dahil bütün resmi ödülleri reddeden dünyaca ünlü varoluşçu yazar.
    0yazar 
  10. Daha çok yaşlılar karşısında varoluş mücadelesi veren filozofudur. Zaten kendisi de ikinci döneminde ilk larını bırakıp e yönelmiştir.

    Asıl mesleği edebiyat öğretmenliğidir.

    link (minik bir not):
    #210360 birbaskagocebeencore | 5 yıl önce
    0yazar