marxist felsefeye göre toplumların oluşumu 7 aşamadan müteşekkildir:
1-ilkel komünel toplum 2- köleci toplum 3- feodal toplum 4- burjuva toplumu 5- proletarya diktatörlüğü 6- sosyalist toplum 7- komünist toplum
bahsi geçen aşamalardan ilk 4?ü tarih sürecinde meydana gelmiştir ancak son 3?ü henüz meydana gelmemiştir.
şimdi bu aşamaları ele alalım:
ilkel komünel toplumda devlet yoktu, insanlar topluluklar halinde yaşıyorlardı, doğal yaşama hali vardı. sonra ortalık karıştı ve mülkiyet anlayışı ortaya çıkmaya başlayınca köleci toplum ortaya çıktı. hukuklar meydana gelmeye başladı. örneğin roma hukuku? roma hukuku köleci mantık ile harmanlanmıştır, ayıplı mal kavramı kölelerden ortaya çıkmıştır mesela. köleci bir toplumda ahlak var mıdır peki? köleye istediğin her şeyi yapabilirsin? roma?da din ve örf-adet, hukukun oluşumunun sebebidir. işte marx bunları iyi bilir. feodal toplumda ise batı roma?nın dağılması ile şövalyeler ?çizme?nin alt kısımlarına kaçmışlar ve dağlık bölgelerde şatolar kurup orda derebeyliklerde yaşamaya başlamışlardır. serbest kalan köleler ise korunmak ve geçinmek kaygıları ile feodal beylere gidip korunma karşılığında o adamın toprağını sürme ve mahsülün yarısını alma talep etmişlerdir. işte bu oluşan gruplar toprak işçisi kabul edilebilecek feodal toplumun köylü kısmını oluşturmaktadır. (köylü-ağa ilişkisi) feodal düzenin yıkılması ise, 1453 istanbul?un fethi ile başlayan süreçte meydana geliyor ve coğrafi keşifler, merkantalizm, devamında sanayi devrimi ve ardına amerikan ve fransız devrimleri feodaliteyi bitiren süreci oluşturmuştur. bu süreçte yeni bir sınıf tarih sahnesine çıkmıştır: burjuva sınıfı. sonraki dönemde ise bu oluşan burjuvanın antitezi olan proletarya meydana gelmiştir. işte marx?ın aşamalarında bahsi geçen süreç buraya kadar doğru tespitlerdir. buradan sonrası ise tam bir fiyaskodur; neden? çünkü proletarya diktatörlüğü kurulacak, bu diktatörya sosyalist düzeni sağlayacak, sosyalist düzen evrilerek komünist sisteme geçilecek ve komünist sistemde de devletsiz toplum meydana gelecek demiştir marx.
bahsi geçen süreç tutmamıştır. hatta 1990?a kadar sscb?de ve onun uydu devletlerinde denenmiştir ancak geleceği olan bir öngörü değildir. sosyalist düzende her şey halk için, işçi için diyenler bir bürokrasi sınıfını meydana getirmişlerdir ve halka zulmetmişlerdir. tıpkı hayvan çiftliği?ndeki domuzlar gibi?
marx?ın yanılmasının sebepleri irrasyonaliteyi es geçmesi ve mülkiyet hakkını dikkate almaması. dediğim gibi, marx'ın geçmişe dair çıkarımları çok başarılıdır ancak ileriye dönük tahminleri ise tam bir fiyaskodur.
Çağımızın en yaygın, en dinamik felsefesi Marksizm'dir.
Fakat Türk insanı Marksizm'le temas ederken, semavî dinlerden biri ile temas eder gibidir. Bir peygamber değildir Marx, ona yapılacak en büyük ihanet, kitaplarının yobazı olmaktır.
marksizm kelimesinin yaygın olmayan bir yazılışı olarak bence, marksizm başlığına yönlendirilse (redirect edilse) daha iyi olur.
alman felsefesi, ingiliz ekonomi-politiği ve fransız sosyalizmine dayanan bir öğretidir. kapitalist tekellerin henüz dünyanın her yerini ele geçirmediği, serbest rekabetçi dönemde ortaya çıktı. o zamanki marksizmin özeti, friedrich engels'in soru-cevap tarzında yazdığı "komünizmin ilkeleri" broşüründen okunabilir. sonraki yıllarda ve yüzyıllarda marksizm de değişti tabi.
olur da yapay zeka sonrası çok büyük işsizlik oranları olur ve emekçiler hiçbir şey satın alamazsa dünya üzerinde çok daha popülerleşecek olan ideoloji.
zira marx da devrimi bir sanayi toplumundan bekliyordu.
kim bilir, belki hem marx, hem lenin, hem mao devrim için çok acele ettiler. belki de gerçek bir devrim yapay zeka sonrası oluşacak?
ama yine de şahsen ben liberal demokrasi insanıyım, her ne kadar ülkemiz için marxizmden daha ütopik olsa da.
not: kral olacaksam monarşiyi de desteklerim o ayrı bir konu.
en büyük sıkıntısı kendisinden sonra pek fazla güncelleme yapabilecek marksist teorisyenin gelmemiş olmasıdır.
ulan bu adam sanayi devrimi sırasında yaşadı ve dolayısı ile olayları, ilişkileri, politikaları, geleceği bulunduğu dönem gözüyle gördü. eh adam peygamber değil... interneti, robotları vs öngöremedi. ha bunları ön görememek marksizmi komple kaldırıp çöpe attırmaz ama doğru düzgün teorisyenler çıkıp windows update yapamadılar. hadi bir lenin'in veya mao'nun teorisyen yönleri vardı ama başka? çok devrimci geldi belki, çokça entellektüel, çokça isim... ama marksizmin üstüne kim ne ekleyebildi teorisyen olarak.
dünya bir dönem 2 kutupluydu... bu 2 kutuplu düzen yakında değişecek global olacak deseler... herkes ha siktir çekerdi...
globalizm çıktı... çin dediğin marksist/maoist ülke dünyanın en vahşi kapitalizminin yaşandığı bir ülke oldu çıktı...
globalizmin sonucu dengeler yine değişti... çok kutuplu bir dünya ortaya çıkmaya başladı.
ilk girdideki sıralamaya bakarsanız.... level 4'de takılı kaldı... tüm dünya kocaman bir tüketim toplumuna dönüştü.
şimdi bu tüketim topluluğu dönemi bir çöküş yaşasa peşine proleterya diktatörlüğü gelir mi? hayır. çünkü ortada bunun bir çatışması, mücadelesi yok bu bir, tüketim toplumu çökecek olursa da bunun sebebi proleterya olmayacak bu iki.
ne bileyim bu ya global doğal dengenin artık iyice sıçmasıyla olur... ya o tüketimi besleyek üretimin devamı için kaynak savaşları olur vs.
işin tuhafı doğal denge sıçtıkça da, dünya globalizmin bir üst versiyonu bir bütünleşmeye doğru gidiyor. yok birlikte hareket etmemiz lazım vs derken.
hah belki doğal denge bozulması, kaynak yokluğu level 5'i atlayıp 6'ya yani sosyalist bir topluma geçmeye sebep olur mu?
sonrasında lokaldeki sosyalist toplum işleyişi bütünleşik bir dünya ilişkisine gidiyorken herşey sonucunda level 7'deki komunist toplumu ortaya çıkarır mı bilinmez... kim bilir çıkarabilir de.
e peki protelerya diktatörlüğü olmadan komunist bir sistem işleyebilir mi? bilmem... işleyebilir de işlemeyebilir de.
hah işte böyle soruların cevapları ve devamı için marksist teorisyenlere ihtiyacınız var. (demek istediğim budur)