1. kimseye zorla yaptırılmayan aktivite. spor olmadığına ben de katılıyorum, onu başka giride konuşuruz.

    bir vücut geliştirmeci abinin dediği gibi: en iyi diyet hangisidir ? sürdürebildiğin diyet. en faydalı spor hangisidir ? yaptığın spor. ben ağırlık kaldırmayı seviyorum diye, daha ikinci sette sıkılan, telefonu ile oynamaya başlayan birini kolundan çekmem. çeksem bildiğimiz manzara milyonuncu kez yaşanır, eleman bir ay içinde komple spora küser.

    tersine, sırf bugüne kadar denememiş, deneyip hoşlanmamış olduğu için vücut geliştirmeye saldıranları da tuhaf buluyorum.

    "vücudunu geliştireceğine aklını geliştir" nedir arkadaş ? merak etmeyin, s.p.e.c.i.a.l. sistemiyle karakter yaratmıyoruz. strength puanını artırmak için intelligence'dan kısmak gerekmiyor. hayatımızda televizyon karşısında, şu ekrana baka baka, boş goygoyla geçirdiğimiz zaman o kadar fazla ki, düzgün planlamayla ikisini de geliştirmeye bol bol yer var.

    vücut geliştirmeci falan değilim bu arada. nerede bende o disiplin. sonra "prim peşinde" demeyin.

    karakter yaratmak demisken:
    #82403 son kurtadam | 7 yıl önce
    0spor dalı 
  2. spor mudur, değil midir, sporsa sağlıklı mıdır, sağlıksız mıdır girmicem. he metabolizma açısından sağlıklı mıdır, psikolojik bakımdan sağlıklı mıdır falan buraların önünden bile geçmicem. sadece yıllardır(birçok kez ara vererek) yaptığım bu sporun etkileri, faydaları, zararları, az çok doğru bildiğimi düşündüklerim ve yanlış olduğunu düşündüğüm şeyleri yazmak istiyorum. ve uzun bi yazı olacakmış gibi hissediyorum. allam güç ver.

    öncelikle bu işin okulunu okumadım, bazı manyaklar gibi gecem gündüzüm bu konuyu düşünerek geçmiyo.(manyak diyorum çünkü mental olarak inanılmaz hastalıklı buluyorum bu tipleri. bicepsini aşağı indirmek için manyak gibi zaman harcayan, mutfakta farklı şeyler deneyen, sürekli egzersiz değiştirip kendi vücuduyla kavgaya giren insanlar var.) kimseye de tavsiye vermek bana düşmez(ki başkalarının hayatı umrumda da değil açıkçası) ama yarışmalara katılan bi sporcu değilseniz bu işe bu kadar zaman ve para(tavuk 30 lira oldu amk) harcamak gereksiz. düzgün antrenman yapılırsa, düzgün beslenilirse, uykuya, dinlenmeye dikkat edilirse hayat standardınızı arttırabilecek bi spor kendisi.

    uzun yazarım dedim ama ne kadar tatlı üşendim şu an var ya. o yüzden kısa kesmeye karar verdim. ana başlıklar hakkında doğru yanlış bir iki bi şey yazıp kaçayım seri seri.

    idman kısmından başlayalım. herkesin söylediği şeyleri söylemicem. kısa bi google araştırmasıyla bulunabilecek şeyleri yazmayı sevmiyorum. bu bölüm için söyleyebileceğim tek şey var: idman vahşettir, idman gaddarlıktır. hangi programı yaptığınız(tüm vücudu çalıştıran veya bölgesel odaklanan bi program olmasından bahsediyorum) farketmez. idman çıkışı mafolmanız lazım. sikilmiş tavuğa dönmüş olmanız lazım. kol çalıştıysanız kolunuzu kapatamıyo, bacak çalıştıysanız merdivenden inemiyo olacaksınız. bu yüksek ağırlık demek değil. hedef aldığınız bölgeyi maksimum şiddette zorlayıp, hareketleri doğru formda yapabileceğiniz ağırlık yeterli. sırf tribe girip daha ağır kaldırmaya çalışıp, sakatlanmayın.

    beslenmeyle devam edelim. sporun bi insana en büyük katkısı. yarın bi gün tekrar bırakabilirim sporu, bi daha ara veririm belki ama düzgün ve sağlıklı beslenmek ömür boyu sürecek bi alışkanlık. beslenmeyi öğrenmek zorundasınız. sike sike düzgün beslenmeyi öğrenip, çer çöpü mutfaktan ve alışveriş sepetinizden çıkaracaksınız. he çıkarmayabilirsiniz. sonra antrenmanlarda perişan olursunuz ama bi adım öteye gidemezsiniz. sonra çalışmayı bırakırsınız. sonra yok kilo alamıyorum, yok kilo veremiyorum vay efendim metabolizmam şöyle böyle. geç anam bunları.

    beslenmede en sık gördüğüm en çok yapılan hata: sadece makro besinlere dikkat etmek. yani protein, karbonhidrat ve yağ saymak. bu arada sayma işini ömrüm boyunca yapmadım. yani bende işe yaramıyo diyeyim. yazdığım birçok şey için bu böyle. dene, yanıl, pes etme ve kendin için en doğrusunu bul. bilimsel araştırmalar bile bi ortalamanın sonucu nihayetinde. herkesin genetiği bir değil. neyse dönelim sayma işine. yulafı, yumurtayı, tavuğu(hindi veya kırmızı et de olabilir. kan grubuna göre bile bunlardan aldığınız verim değişebiliyo.) pirinci alıp gerisini siktir etmek. yo dostum yo. bu çok yanlış. mikro besinler yani vitamin ve mineraller hayati önem taşır. bunları takviye olarak almak bence sağlıksız. aşağı yukarı her öğününüze sebze eklemek bu sorunu çözer. sabahları meyve de iyidir. yumurtanın sarısını atma yavşaklığını da yapmazsanız mikro besin konusunda pek problem yaşamazsınız.

    ve su. suyun adı bile geçmiyo çoğu yerde. olm manyak mısınız lan? antrenman sırasında kasların pump olması(kan dolaşımının artıp kasın şişmesi) için karbonhidrat depolarınız dolu olacak, bölgeyi güzel uyaracaksınız ve su eksiğiniz olmayacak. çok terleyen biriyseniz bi de, günde 3-4 litre su içmeniz gerek. bunu da aslında saymanıza gerek yok çişinizin renginden takip edip düzene oturtursunuz.

    karaciğer ve böbrek konusu. supplement almayıp düzgün besleniyosanız bu iki organı dert etmenize pek gerek yok. ben de kesinlikle tavsiye etmem. çinko için, magnezyum için, vitaminler için kretain için falan ayrı ayrı hap yutacağına insan gibi yemek ye. yemek yemek aşktır lan. müsabık sporcu değilseniz sebze, meyve hayli hayli yeter size. arada bi gidip tahlil yaptırmayı ihmal etmeyin ama. supplement almıyosanız bile karaciğer ve böbrek bu ağır beslenme rutininden(karbonhidrat depolarının sürekli dolup boşalması, yüksek protein alımı) yorgun düşebiliyo. çok yoğun olduğunuz haftalarda 1 haftalık aralar vermek ideal bence. overtraining sınırından da düşersiniz, eklemleriniz dinlenir, ufak tefek yırtıklar, zorlanmalar iyileşir falan.


    -- spoiler --


    şimdi çok konuşulan bi konu var. bunların siki kalkmıyo, bunlarınki küçük oluyo, bunlar bir atıp yatıyolar. bu goygoyu ciddi ciddi yapanlar var. legal olan veya olmayan takviyeler, stereoidler konusunda pek bilgim yok. ama bunların kısırlığa götürdüğü ve hatta hormon dengesini bozduğu, taşşakları küçülttüğünü falan duydum. görmedim bi şey diyemem o konuda. büyüklük konusuna da girmicem tabi ki. ama bir atıp yatma ve kalkmama konusu kapalı kapılar ardında konuşuluyo. olm şunu antrenman programınıza göre ayarlayın. ya da bi antrenmanı pas geçin. özellikle bacak idmanının bi önceki ve bi sonraki akşamı kesinlikle yasaklı. kasıklarınız alev alev yanarken normal hayata devam etmek çok zor. çok sert antrenmanlardan sonra(hangi bölge olursa olsun) düzgün de beslenmediyseniz çeyrek atar yatarsınız. düzgün beslenip, düzgün dinlenin. onun dışında sürekli spor yaptığınız için hormonlarınız normal bi insana göre daha iyi çalışır zaten. varsa bi sorun artık orası psikolojiktir.


    -- spoiler --


    uzun oldu yazı ama yazarım dediklerimin çeyreğini bile yazamadım üşendiğimden. ilgilenen, merakı olanlar için kolay ulaşılabilir youtube kaynakları bırakıcam. boş zamanlarda bu konularda bişiler okuyup, izlemeyi seviyorum. ama şöyle bi durum var: bu konuları bilmeyen yok. herkes prof maşallah. profesyonel olmayan, çok da bu konuya takık olmayan biri olarak yazdım bunları bu arada. önce vücudu tanımak önemli, vücudun sporu tanıması ve alışması önemli. iştahı yönetmek ve iştahın sizi yönlendirmesine müsaade etmek önemli. amaan işte falan filan.



    orhan yılmaz - bayadır video atmıyo ama aşağı yukarı her konuyu konuştuğu bi youtube kanalı var. bu işi daha profesyonel seviyelerde yapanlar için konuşuyo daha çok ama yine de çok bilgili bi adam. güzel ipuçları düşüyo.

    fityemek - ne yiyip içeceğini bilmeyenler için. güzel tarifler de veriyo arada bu muzcu.

    ağırsağlam - bu tayfayı ilginç buluyorum ya. bi ara sırf powerlifting çalışıyolardı, sonra bi crossfit falan denediler, geçenlerde strongman rutinine geçtiler falan. bi talha vardı gitti geldi. vitaminsiz başkan öncülüğünde güzel işler yapıyolar bence. kendi sitelerinde yeni başlayanlar için beslenme ve antrenman programları var. furkan da kilo aldı baya. bi de okuyup, araştırıp içerik üretiyolar. ve kaynakları da paylaşırlar. iyidir o yüzden.

    emir inalbay - yerli ve milli ragnar başkan. çoğusuna itici gelebilir. ben kendisinin motivasyonuna hastayım. geçenlerde bi yarışmaya katıldı ve çok yorgun görünüyo son zamanlarda. güzel içerikleri var ama kanalda.

    ege fitness - geldik harbi itici adama. ama motivasyon ve hırs konusunda örnek alınacak birisi ve kendi açımdan itici görmüyorum. amerika'da kas bilimi gibi bi nane okuyo kendisi. günceli sürekli takip eder, kaynak paylaşır.

    #112736 fildirbas | 6 yıl önce
    3spor dalı 
  3. Bu kadar yaygın bir uğraşın bulaşmamış ve vazgeçmiş olanlar tarafından kalıpyargılarla gömülmeye çalışması çok abes. vücut geliştirmeyle uğraşanlar egosu şişik, bencil, gösteriş meraklısı ve hatta aptal olarak yaftalanıyor. hala "vücudunu değil beynini geliştir" diyen çıkıyor lan. peki aslanım, frp'ye karakter yaratıyoruz ya, puanları ona vereyim.

    eski bir video var, 350 kiloluk bir eleman ile ilgili. eleman aşırı kilodan duşa bile sığamaz olmuş, bir yıldır duş yapmamış o kiloyla. arabada emniyet kemeri takamıyor, evden çıkmıyor. hayatı bitme noktasında. bir gün yukarıdaki kafayla bodybuilding.com sitesinin forumlarına girip ortalığı trollemeye başlıyor. her trol gibi öfkesi kendisine aslında. "aptalsınız", "zengin bebesisiniz", "o kadar şişiyorsunuz da ne oluyor", "zamanınız bol","sağlığınızla gösteriş yapıyorsunuz", "sağlığınızı tehlikeye atıyorsunuz"... vücut geliştirme üstüne ne kadar mal laf varsa başlıyor saldırmaya.

    "aldığım tepkilere inanılmaz şaşırdım ve ne yapacağımı bilemedim" diye anlatıyor. forum üyeleri arkadaşın durumunu anlayıp sinirlenmeden, dört koldan yapıcı şeyler yazmaya başlıyorlar. kendisini de aralarında görmek istediklerini, her türlü yardıma hazır olduklarını belirtiyorlar tekrar tekrar, her trollemesinde. sonunda eleman aklına yenilip "ne yapabilirim ki?" diyor. "koltuktan kalkamıyorum bile"

    kural belli aslında: ne yapabiliyorsan, onu yap, düzenli yap, geliştir. bir forum üyesi koltuktan kalkamıyorsan, alet edevatın yoksa, kollarını sağa sola salla, setler halinde bunu çalış" diye cevap veriyor ve elemanın hayatı değişiyor. yine aldığı tavsiyeler üzerinden bir video blogu başlatıp her hafta çalışmalarını videoya çekiyor. 10 kızartma yemekten 8'e düşüyor. ayağa kalkabilir olduğunda sadece mutfağın sonuna kadar gidip gelme setleri uyguluyor. adım adım.

    aşağıda konunun ingilizce videosu var. videonun sonuda 130 kilo vermiş elemanın annesinin, oğlunun hayatını kurtardıkları için forum üyelerine teşekkürlerini izleyebilirsiniz.

    al işte alıştığımız internet saldırganlığının, egounun tam tersi bir öykü de vücut geliştirmeci cemaatinden çıkmış.

    video
    #165381 son kurtadam | 5 yıl önce
    0spor dalı 
  4. spor degildir.
    zira sporun tanımına uymamaktadır.
    #98898 emrhyme | 7 yıl önce
    0spor dalı 
  5. dünyanın en saçma aktivitesi mk. sırf bir çüksüzün beni kaslarımdan, six packlarimden dolayı seçeceği gerçeği bile vazgeçmek için yeter koşul. ulan en az on kişi sayarım lisede hiç bir kızın dönüp yüzüne bakmadığı sonra kasla voliyi vurduğu. yazık lan bunu bile bile ilişkilerine devam ediyorlar. şey diyenler olacaktır ' e spor ama sağlık ' de xitir lo. çık her sabah 3 km koş yeter cin olmadan şeytan çarpmaya kalkıyorlar. neyse 1,5 sene kadar yaptım bunu sonra fark ettim ne bok yediğimi. yapmayın, yaptırmayın ona harcayacağınız saatlerinizle adamakıllı bir hobi edinin iq'su 3 haneli kızları etkilemeye bakın. finito.
    #41270 Sabbracadabra | 8 yıl önce
    0spor dalı 
  6. spor yapmak, sağlıklı beslenmek bir yana, vücut geliştirmek öteki tarafadır.
    vücut geliştirme, sporun takıntılık halidir. neden yapıldığının unutulmasına sebebiyet verir. daha fazla kasım görünsün,hala çok küçük görünüyorum diyen zaten vücudunun kaldırabileceği kadar kas yapmış olan insanların bir noktadan sonra protein tozlarına, steroidlere yönelmesinin sebebidir.

    açık hava bol oksijen olmayan hiçbir şeyin yararı yok. bundan 30 sene sonra vücudunuz onu hırpaladığı için size kızmış olacak desek de yok. sıradan bir insanı dinlemiyorsanız da doktorları dinleyin. hiçbiri size bu kadar ağır sporları önermeyecektir.
    ve hatta yüzün demekten başka bir şey demezler. yüzmek ve normal tempoda yürüyüşler. en güzeli vücut için.
    #41280 rumkidumki | 8 yıl önce
    0spor dalı 
  7. günümüzde istisnalar hariç özgüven arttırmak için değil gösteriş için yapılan olaydır.spor salonundan atılan yüzlerce snapler, instagrama koyulan fotoğraflar tamamen şov amaçlıdır.

    yanına ek olarak starbucks'dan bir kahve eklenir ve gösteriş tamamlanır.
    #41261 yazar adam | 8 yıl önce
    0spor dalı 
  8. sporla karıştırılan hatta sayılan aktivitedir.
    #82426 zeyna | 7 yıl önce
    0spor dalı 
  9. ad aktarması (bütün-parça bakımından) ile telaffuzu ''spor'' kelimesine eş düşmüş, ancak bir spor dalı olan aktivite, aksiyon, atraksiyon.

    #82670 rollinfloyd | 7 yıl önce
    0spor dalı 
  10. Pahalı bir spor.
    #124877 isthatnotokey | 6 yıl önce
    8spor dalı