emsalsizi tarif etmek marifet çölde çağlayanı anlatmak zor ya diyorlar ki bilmeyeni arif et iki karadeniz deruni derya kalecik karası gözlerin var ya
hani mavzer yemiş maral avcıya sencileyin melül mahzun bakar ya dayanamaz böğründe ki acıya benden ne istedin der de döker ya kalecik karası gözlerin var ya
başımı beladan belaya soksa elmana talibim cezası kor ya sende mi cennetten kovuldun yoksa hurinin teni de sen gibi nur ya kalecik karası gözlerin var ya
katmer dudağında esrar tütüyor en fazla keş derler keyfe keder ya gel beni çek diye ısrar ediyor başa gelen çekilirmiş kader ya kalecik karası gözlerin var ya
yine baş kaldırmış kader mahkumu ikizler isyanda bluzun dar ya saçların peşine takar uykumu omzundan beline kalçana furya kalecik karası gözlerin var ya
gidişin içime sağnak yağışlı ve hasret günbegün besbeter kor ya dönüşün içime sevinç doğuşlu ve arzum başbaşa bir dörtduvar ya kalecik karası gözlerin var ya
aşkı şifa sundu gönlü haraba azı vezir çoğu rezil eder ya kim müptela olmaz böyle şaraba hangi üzümdenmiş der de güler ya kalecik karası gözlerin var ya
gönlüm göç eyledi bakış yönüne konuk olan izzet ikram umar ya sevgi servetimi sürdüm önüne ütüldün diyorsan aşk da kumar ya kalecik karası gözlerin var ya…