kohlberg, bu kuramı oluştururken, çocuklara çeşitli ikilemler sunarak, verdikleri cevapları incelemiştir. en bilinen ikilemlerden biri heinz'ın ikilemidir. heinz'ın karısı kanserdir. acilen alınması gereken ilaçları vardır ama çok pahalı oldukları için heinz'ın alma imkanı yoktur. mahalledeki eczaneye gider, durumu anlatır ve ilaçları veresiye vermesi için eczacıya ricada bulunur. eczacı, ilaçların çok pahalı olduğunu ve peşin parayla aldığını gerekçe göstererek ilaçları veresiye vermeye razı olmaz. hayal kırıklığıyla eczaneden çıkan heinz, gece yarısı eczaneye gelerek camı kırar ve ilaçları çalar. sabahına eczaneye gelen eczacı durumu görünce, heinz'dan şikayetçi olur. kohlberg, verdiği bu metnin ardından çocuklara çeşitli sorular sorar: siz heinz'ın yerinde olsanız ne yapardınız? siz eczacının yerinde olsanız ne yapardınız? siz hakimin yerinde olsanız ne yapardınız? gibi... çocukların verdikleri cevaplar ve cevaplarının gerekçelerine göre, cevabı verenin, kendi kuramındaki ahlaki gelişim basamaklarının hangi düzeyinde olduğunu anlamaya çalışır. kohlberg'in bu ikilemlere dayalı olarak aldığı cevaplardan sonra ulaştığı sonuçların en çarpıcılarından biri de, toplumdaki yetişkinlerin birçoğunun da aslında, genellikle dördüncü evrede olduklarını farketmesidir.