Hayatta korktuğum iki, üç şeyden bir tanesi. 2. katta otursam bile camdan bakamam, yüksekten bakan birisine dahi bakamam. Gerek sporcuyken, gerek diceylik yaparken, gerekse de kurumsal hayattayken haliyle hemen hemen her hafta uçak yolcuğu yapmak durumunda kalıyordum ve alkolü bırakmadan önce hatırı sayılır ölçekte alkolle birlikte, 1 adet xanax almadan binemiyordum. (saat kaç olursa olsun; sabah uçağı ise geceden kalma binerdim.)
Bu böyle olmaz diyerek dolaşmadığım psikiyatr, terapist kalmadı; en sonunda güya türkiye'nin en ünlü psikiyatrlarından birisine gittim ve bana "korkunun üzerine gitmelisin." dedi. "ee ne yapayım, günde 5 kere uçağa mı bineyim" diye çıkıştıktan sonra ne olduğunu hatırlamıyorum, karakolda imza atarken bulmuştum kendimi.
Alkolü ve sigarayı tamamen hayatımdan çıkarttıktan sonra panik atak da gitti, uçak korkusu da. Sadece hala daha cam silemiyorum, birisi silerken evde duramıyorum o kadar.
Korkumun üzerine gidecekmişim; sanki köpektir bu da günde 40 kere sevince korkumu yeneceğim. Mal.