1. Yaratıcı problem çözme, josiad willard gibbs'in deneyimsel (yansıtıcı) öğrenme döngüsü, gardner'ın çoklu zeka kuramından bihaber, adında eğitim geçen bir bakanlığın çocuğu at yarışı haline dönüştürdüğü sınav sistemi.

    Çocuğu düşünmeye ve çözüm üretmeye zorlamayan, beyinlerini akademik bilgi yığınına dönüştüren, sosyal hayatında karşılaştığı olaylarla ilgili sistemsel yapılar kurgulayamayan birey haline getiren bir sistem akademik başarı kazandırmış da ne olmuş?

    Bir çocuk, deneyimlediği herhangi bir şey için:
    - olayı Tanımlamayı,
    - Yaşadığı karşısımda Hissettiği duyguyu adlandırmayı,
    - değerlendirmeyi,
    - analiz etmeyi,
    - sonuca varmayı
    - benzer durumlar için bir plan
    Yapmayı öğrenemiyorsa o eğitim sistemini kaldır çöpe at.

    Hayat x-y'lerden, golgi aygıtı veya eşeyli eşeysiz üremeden ibaret değil.

    Kaçımız para kazamak için bitirdiğimiz üniversitelerdeki akademik bilgilerimizi kullanarak hayatımızı kazanıyoruz?

    100 dk/120 dk.'ya sıkıştırılmış soru çözme becerisine dayalı eğitim sistemi tamamen kaldırılmalı.
    #162322 esinti | 6 yıl önce (  5 yıl önce)
    1sınav 
  2. öğretmenleri kontrol etmek amacıyla düzenlenen , aynı zamanda ikinci yazılı yerine geçen, okullardaki sınav sistemini de kontrol eden, öğrencilerin ders çalışmasını aşılayan bir sınav sistemi
    #162319 cigs100 | 6 yıl önce
    0sınav 
  3. Hatırladığım kadarıyla mevcut iktidarın eğitim-öğretim için tepeden gelen bir yönetsel anlayıştan ziyade ciddi bir saha çalışması yaparak tüm illerden binlerce okul müdürünün yazılı ve direkt katılımıyla yaptığı son çalıştay 2003-2009 arasında bakanlık yapmış hüseyin çelik adlı milli eğitim bakanının öncülüğünde gerçekleştirilmişti. O zamanlarda ortaya çıkan sonuçlar halkı pek bir tatmin etmese de çalışmışlık bakımından dikkate değerdi. Çelik görevi bıraktıktan sonra etkileri 3-4 yıl devam etse de dershaneciliği özendiriyor diye tamamen yok sayıldı. Hem de ülkenin ihtiyaçlarına cevap verip vermediğini hiç ölçmeden. Zira o dönemler çelik’in demeçlerinden zaman içerisinde kademeli bir şekilde sistemin tamamen oturması 10-15 yıllık bir süre zarfına ihtiyaç duyduğuydu. Çelik’ten sonra gelenler tamamen komutla hareket etmekten öteye geçemedikleri için durum kademeli olarak kötüye gitti. İşte, o çalıştaydan sonra ortaya çıkan Sbs sisteminden sonraki ilk iyileşme ayağı teog’du.

    Temel eğitimden ortaöğretime geçişin son engeli. İlk engeller okul başarı puanı, sınav bilincine kavuşmuş olmak, dozunda bir çalışma kıvamı yakalayabilmek. Sistemin sabit kalması durumunda verimli olabilecekken velilerin, çocuklarının ilgi alanlarını belirleyemeden akademik başarı endeksli kurdukları baskı neticesinde kamuoyuna çocukluğu sömüren bir sistem olarak çıktı. (kimse sistemi de savunamadı, bir aşama olduğunu belirtemedi zira sistem kurucuları tamamen tasfiye edilmişti.) Sömürü olduğunu düşünenler, bunu siyasi bir ranta dönüştürme fırsatını birilerine vererek fırsatçıların sınavı tamamen ortadan kaldırmasıyla olay sonuçlandı. Hem de eğitimin başlamasından sonra. Hatırlarsanız O süreçte ciddi bir kaos ortamı da oluştu. Öğrenciler, veliler, öğretmenler uzun sayılabilecek bir süre zarfında yeni sistemin ne olacağını bekledi. Ohal döneminde alınan bir karar olması ve bu karara hemen uyulması da ciddi anlamda önem arz etmekteydi. Zira aksini düşünmek ve fikir beyan etmek vatan hainliği ile eş değer tutuluyordu. Özetle Ortada bir kurt vardı ve koyunu gizlemenin en iyi yolu otlaklara salmak değil; ahırda yem ile beslemekti. Aklımıza kurdu kovmak gelmedi, hatalarımızdan ders alıyorduk, daha önceleri bile bile nice koyun kurtlara yem edildiği gerçeği unutulmaya çalışıldı. Neyse konuya dönelim.

    Teog kaldırıldı, yaşasın! Ne oldu peki? Tam olarak şu:
    Günümüzde ekonomik ve refah düzeyi olarak iyi olmaya aday olan orta tabakayı, yani orta direk olarak adlandırdığımız grubu günümüz sistemi tamamen ortadan kaldırmıştır. Ekonomik olarak yok eden sistemin bir benzeri de işte son çıkan sistemsiz bir sistemle açıklayabiliriz. Orta direk öğrenci gurubu bu sistemsiz sistemle resmen yok edildi. Başarı sıralamalarında %20lere varan orta seviye ve üretken olabilecek öğrenci grubu göz göre göre harcanmıştır. Yerine gelen sistem on yıllardır bir gelenek oluşturan sağlık liseleri, Anadolu liseleri, öğretmen liseleri gibi gelenekleşmiş bir altyapıyı kökünden dinamitlemekti. Kabul edelim veya etmeyelim ülkemizde okumanın, ilim peşinde koşmanın bu kadar zorlaştığını göz önüne aldığımızda eğitimsel süreçlerin sağlıklı yürüyebilmesi adına teog benzeri bir sistemin ve bahsettiğimiz okulların kalması gerekiyordu.

    Sonuç itibariyle Nitelikli okul kavramını ön plana çıkartıp %8 ile sınırlandırılan bir süreç daha büyük bir travma yaratmıştır. Öğrencilerin %92’si kendini nitelikli okula girmiş görmediği için kalan eğitim hayatına daha büyük bir ön yargı ile devam etmez mi? En azından teog döneminde illere göre başarı olarak sıralamalarda %30-40 civarlarına varan bir grup iyi olduğunu düşündüğü okullara girebilmekteydi. Başarabileceğine dair olan umudu her zaman içinde tutabiliyordu.


    #162304 iskiski | 6 yıl önce
    8sınav 
  4. bir cümle ile kaldırılmasıyla bu sınava yönelik soru bankası hazırlayan, çoktan da satışlar yapmış olan ve buna güvenerek çeşitli yatırımlar yapan, şimdi de iade talepleriyle uğraşan kişileri batırmıştır.
    #56257 kesret | 8 yıl önce
    0sınav 
  5. biliyorsunuz, iki gün içinde kaldırıldı. öncelikle mesele kaldırılmasından öte, bunun bir kişinin ağzından çıkan tek lafla yapılıyor olması. ileri demokrasi böyle bir yönetim şekliymiş demek ki.

    işin komik tarafı, kendi getirdikleri sistemi müjdeleyerek kaldırmaları. bunu yaparken de, misal binali yıldırım "TEOG uykularınızı kaçırdı değil mi, biz sizin uykularınızın kaçmasına razı olur muyuz? Sizi stresten kurtaracak, rahat rahat istediğiniz okula gidecek şekilde, gereken çalışmaları, düzenlemeleri yapacağız, hangi tarafa ilginiz varsa, buyurun gidin" gibi bir açıklama yapmış. bunun özeti biz sizi uyutmaya devam edeceğiz demek aslında... isteyen istediği okula gidecek demek, eğitim tarihinin en büyük torpil, adam kayırma dönemi geliyor demek. dün teog geldi dediler alkışlandılar, bugün kaldırıldı diyorlar gene alkışlanıyorlar. onlara lazım olan, işte bu şakşakçılar. yapacakları çok basit, iyi okullara gidemeyenleri iyi okullara sokarak istila etmek, böylece iyi okullara gidenleri imam hatiplere mecbur kılmak, iyi okulları da imam hatiplere çevirmek.

    şöyle bir paylaşım var internette ak parti döneminin eğitim performansıyla ilgili. böyle bir karmaşa içinde, robert kolejine soktuğunuz çocuk endüstiri meslekten mezun olabilir demiş birisi, çok doğru.

    şimdi size ak partinin zekamızla nasıl dalga geçtiğinin, aslında nasılda plansız programsız iş yaptığının kanıtını göstermeye çalışacağım:
    4 sene önce teog geldiğinde nabi avcı (bakan) şöyle bir açıklama yapıyor:
    bugün teog'un kalkmasıyla birlikte de ismet yılmaz şöyle bir açıklama yapıyor.
    altını çizdiğim yerlere özellikle dikkat. la biri diyorki teog geldi, okul dışı kurumlara gerek kalmadı, diğeri diyorki teog geldi okul dışı kurumlara ihtiyaç arttı. biri diyorki, teog geldi çocuklar aileleriyle daha fazla vakit geçirecek, biri diyorki teog kalktı artık çocuklar aileleriyle daha fazla vakit geçirecek.

    lan delirecem, bir ülke bu kadar salak yerine konur mu kardeşim vallaha delirecem...
    #56251 fly | 8 yıl önce
    0sınav 
  6. Teog 8. sınıf öğrencileri için yapılan "TEMEL EĞİTİMDEN ORTAÖĞRETİME GEÇİŞ" açılımı olan 12 merkezi ortak sınavın kısa adıdır. bugün ve yarın yapılacak, gözetmen olarak mecburen katılacağım sınavlardır.
    #8337 ruzgar gibi gecti | 8 yıl önce
    0sınav