kurt, türk destanlarında çokca yer almış, türklük için bir sembol haline gelmiştir. kurdun türk destanlarındaki yeri bahaeddin ögel'in çalışmalarında yer almıştır:
"bozkurt, gök kuyruklu kurt, gök kurt, gök yeleli kurt (uygur oğuznâmesinde,boz yeleli tecrübeli korkunç kurtlar)
kurt/börü (çok eski zamanlarda türklerde bir totemdi. hunlar çağında töz'dü ve göktürk çağında bir semboldü.)
al börü/al pörü (altay mitolojisinde, insanüstü cesarete sahip olan kutsal kahramanlarla, insanlara iyilik getirmeyen kötü ruhlara verilen ad.)
kurt ana ( kurt ana ile ilgili efsaneler, kurt ata ile ilgili efsanelerden daha yeniydiler.)
kurt ata (kurt ataya sahip olan şamanlar pek de makbul sayılmıyordu)
kurttan hamile (cengiz han destanı'nda alan koa gece evinde yatarken odasına parlak bir ışık girmesi sonucu o ışıktan gece kalır, daha sonra ışık kurda dönüşürdü.)
kurt hizmetçi (göktürk hakanlarının muhafız erlerine börü, kurt denirdi.)"
Neslin devam etmesinde önemli rol oynar. bir türk destanında soy, dişi kurt sayesinde devam ediyorsa o destan bozkurt destanı'dır; erkek kurt sayesinde devam ediyorsa o destan türeyiş destanı'dır.
kafası hesaba pek yatmayan hayvan. tek bir kurt sürüye dalsa allah ne verdiyse hepsine dalar, üç, beş, on, yirmi beş. demez yani ulan yiyemeyeceğim kadarı mundar olur mu, yazık mı günah mı...
esasında galya soylu olan ama romalılaşan fransızlarda da kurtlara değer verildiği görülmüştür. adamlar romalılardan daha romalı olmuşlar sanırım zira italya'da roma sonrası pek kurt merakı yok bildiğim kadarıyla. ama yanılıyorsam düzeltin.
bunlar haricinde japonya'da kutsal hayvanlardır bunlar.
örneğin ookami kelimesi hem "kurt-tanrı" hem de "büyük-tanrı" anlamına gelir ki buradan da shinto inancında kurtlara ne kadar çok değer verildiğini görebiliriz. ama insan etkisi olmaksızın japonya'da kurtların soyu tükenmiştir. zaten ilk kurt kayıtlarına da 8. yüzyılda rastlanıyor. yazının beşinci-altıncı yüzyılda falan girdiği göz önüne alınırsa demek ki başka bir yerlerden gelmiş bu kurtlar. yoksa adamlar tarih kayıtlarında falan anlatırlardı zira yazı japonya'ya girer girmez japonların yaptığı iş tarih yazmaya başlamak olmuştur.
ayrıca bir de "yoldaş kurt" efsanesi vardır japonya'da. eğer iyi niyetli bir yolcuysanız, bir kurt geceleri size eşlik eder ve kötülüklerden korurmuş. siz yolcuğunuzu tamamlayıncaya kadar da yanınızdan ayrılmazmış. ayrıca fujiwara klanından hidehara'yı kurtların büyüttüğü de söylenir.
lakin gelin görün ki shinto inancını milli din yapan meiji yönetimi "büyük-tanrı" falan dinlememiş hokkaidou'da kurt soykırımına girişmiştir. işte bunlar tamamen duygusal (!). çıkarı için tanrısını öldüren adam neler yapmaz ki? yaptılar da zira.
Türkler için ata kültünde yer bulan, destanlarda yol gösteren olarak beliren, pek çok doğa olayıyla bağdaştırılan, kuzey amerika yerlilerinin hikayelerinde kahraman ve yaratıcı tanrı olarak karşımıza çıkan, iskandinav mitolojisinde odin'in yoldaşları * olarak iyi, *'de oynadığı rol dolayısıyla da kötülük temsili olan, keltler'de şekil değiştirenlerle ilişkilendirilen hayvan.