1. Durum, konum.

    Örnek kullanım: Sen benim yerimde olsan ne yapardın?
    #87699 tdk | 7 yıl önce
    0genel terim 
  2. .
    #87698 tdk | 7 yıl önce (  6 yıl önce)
    0coğrafya terimi 
  3. Otel, motel vb.nde kalınacak oda.

    Örnek kullanım: Yeriniz var mı?
    #87697 tdk | 7 yıl önce
    0mekan 
  4. Bir olayın geçtiği veya geçeceği bölüm, alan, mahal.

    Örnek kullanım: Toplantı yeri. Kaza yeri.
    #87696 tdk | 7 yıl önce
    0genel terim 
  5. Ekime elverişli toprak parçası, arazi.

    Örnek kullanım: Çorak yerde ot bitmez.
    #87695 tdk | 7 yıl önce
    0mekan 
  6. Üzerine yapı kurulmaya elverişli arazi, arsa.

    Örnek kullanım: Deniz kıyısında bir yer aldılar, ev yapacaklar.
    #87694 tdk | 7 yıl önce
    0mekan 
  7. .
    #87693 tdk | 7 yıl önce (  6 yıl önce)
    0genel terim 
  8. .

    Örnek kullanım: Uçağın yurt savunmasındaki yeri.
    #87692 tdk | 7 yıl önce (  6 yıl önce)
    0genel terim 
  9. Görev, makam.

    Örnek kullanım: Askerden gelirse bakalım bir yere yerleştirebilecek miyiz? (M. Ş. Esendal)
    #87691 tdk | 7 yıl önce
    0genel terim 
  10. .
    #87690 tdk | 7 yıl önce (  6 yıl önce)
    0genel terim 
  11. Durum, konum, vaziyet.

    Örnek kullanım: Türkiye stratejik bakımdan önemli bir yerdedir.
    #87689 tdk | 7 yıl önce
    0genel terim 
  12. Bulunulan, yaşanılan, oturulan bölge.

    Örnek kullanım: Anadolu'nun bazı yerlerinde eski bir kocakarı itikadı vardır. (R. N. Güntekin)
    #87688 tdk | 7 yıl önce
    0mekan 
  13. Gezinilen, ayakla basılan taban.

    Örnek kullanım: Ayıp bir şey gördü mü kulaklarına kadar kızarıyor, gözünü yerde bir noktaya dikip öylece kalakalıyordu. (H. Taner)
    #87687 tdk | 7 yıl önce
    0genel terim 
  14. Bir şeyin, bir kimsenin kapladığı veya kaplayabileceği boşluk, mahal, mekân.

    Örnek kullanım: İzinsiz bir yere gitmek ne haddime? (M. Ş. Esendal)
    #87686 tdk | 7 yıl önce
    0mekan