Celal Şengör'den öğrenip literatüre fazla hakim olmasam da büyük hayranlık beslediğim en büyük bilim felsefecilerinden biridir.
Genelde Marxism'e salladığı Open Society and its enemies kitabıyla tanınsa da bugün gündemimiz siyaset olduğu için onunla ilgili bir yanından bahsetmek istiyorum.
Malum bir seçim yaşadık ve muhalifi de iktidar yalakası da bir kavga halinde. Ve ben taaa lise zamanlarında başkanlık sistemiyle ilgili seçimde bile bundan sonra ılımlı muhalefet diye bir şey yoktur, bunlara bunlar gibi davranmak gerek diye söylemiştim.
Çünkü mevzu x partisi y partisi, senin görüşün benim görüşümün dışında bir vatan millet savunmasına dönüşmüştü o noktadan sonra.
Buna bazı sanırsam kıçı rahat dededen "Atatürkçü" ve genellikle CHP kanadından insanlar itiraz etmişti. Hayır öyle olmaz, o kitleyi küstürmemek gerekir falan diye.
Ya da zaten öyle yaptığınız için kaybediyoruz falan diye toz pembe hayallerde yaşayan, hayatın realizm soslu kroşesini çenesine yemeyen idealist tipler vardı.
Yanlışa yanlışlık ile karşılık verilmez falan diyorlardı. Bugün de attığım tweet'i gösterdiğim kız annesi AKP'li olduğu için alınmış bana yanlış söylem bu diye barışçıl bir dil kullanmamı istediğini söyledi.