yves saint laurent firması tarafından 1977 yılında piyasaya sürülen orient temalı parfüm. seveni de vardır illaki ama dünyanın en ağır parfümlerinden biri olabilir. bildiğin hacı misi gibi kokar. üst notalardaki çiçek kokularının altında bir baharatçı dükkanı vardır. karanfil, hem çiçek olanı, hem baharat olanı, karabiber, tarçın, kişniş, sandal ağacı, sedir ağacı ve türkçe isimlerini bulamadığım bir kaç ağacın daha kokulu reçineleri bunların yanında misk ve amber. hepsi bir araya gelince insanın üstünden günlerce çıkmayan bir koku. yıllar önce yengeme gelinlerinden biri hediye olarak getirmişti. yengem de tuhaf kadın, misafire kolonya döker gibi elimize sıkmıştı bu parfümü. kokusu burnuma değer değmez irkilip elimi üstümdeki giysiye sildim gayrı ihtiyari. elimi kaç kez yıkadım hatırlamıyorum. giysiye yapışan koku iki yıkamada çıktı.
Türkçe "afyon" olarak bilinen bitkisel uyuşturucu madde. Bunun şöyle bir efsanesi mevcut.
Uzun uzun yıllar önce, Ganj nehri'nin kıyılarında bir Rishi yaşarmış. (hint kültüründe mucizeler yaratabilen kutsal bir karakter) Bu rishi bir kulübede, bir fareyle beraber yaşarmış. Bu küçük farecik de normalden çok daha fazla bir şekilde kedilerden korkarmış. Bu korku onun normal bir hayat yaşamasını engellemeye başlayacak kadar büyüdüğünde de Rishi'den kendisini bir kediye dönüştürmesini istemiş. Rishi bu dileğini gerçekleştirmiş.
bu sefer de köpeklerden çok fazla korkmaya başlamış, dertlerinin biteceği yanılmasıyla bu sefer de bir köpeğe dönüşmeyi istemiş. E tabii bu sefer de başka canlılardan korkmaya başlamış, istemenin sonu yok sevgili dostlar, fareden kediye, kediden köpeğe, köpekten maymuna, maymundan yaban domuzuna, yaban domuzundan file dönüşüp durmuş. sabrıyla döven rishi en son farenin son isteği olarak onu Postomoni adında dünya güzeli bir prensese dönüştürmüş. (hikayenin burası bir tuhaf yalnız gerçekten, yani güçlü bir adam değil de, güzel bir kadın arzusu enteresan, şimdi konuyu karıştırmayayım)
e çok güzel bir prenses olunca talibi de kral olmuş, kralla evlenmiş. sonsuza kadar mutlu yaşamaları gerekirken prenses hastalanıp ölmüş. (çok vücut değiştirince zaar)
Bu duruma çok üzülen kral, rishi'ye gelmiş, eşini diriltmesi için yalvarmış yakarmış. Rishi de krala karısını ölümsüzleştireceği sözünü vererek prensesin ölü bedenini bir bitki kapsülü haline çevirmiş. Al bakalım, bu kapsül öyle bir şey sunacak ki, insanlar açgözlülükle peşinden koşacak, kapsülün ruhuna erişen herkes postomoni'nin hayatını tecrübe edecek. Bir fare kadar haylaz, bir kedi gibi süt ve oyun peşinde, bir köpek gibi kavgacı, bir maymun kadar pis, bir yaban domuzu kadar vahşi, bir fil kadar güçlü ve en nihayetinde bir prenses kadar narin ve kırılgan olacak.
sonraları etkili bir parfüm ana maddesi de olan bu güçlü bitkinin hikayesi böyleymiş sevgili dostlar. elbette uyuşturucu sağlığa zararlıdır diyerek toplumsal mesajımızı da verelim.