1. formsuzluğu 'nin şampiyon olamamasına yol açan iyi futbolcu. fener'in şampiyon olamamasında birçok sebep var: erol bulut'un fenerbahçe için tecrübesiz ve yetersiz bir hoca olması, sezon başında oluşturulan takımın yaş ortalamasının yüksek olması, takımdaki yetenekli ve akıllı futbolcuların azlığı, samatta, cisse, thiam, valencia'dan(yalnız bu arkadaş sınırlı yetenekleri olmasına rağmen dinamizmiyle beklenenin üzerinde performans gösterdi ama zaman zaman da saç baş yoldurttu.) oluşan rezalet forvet hattı, hakem hataları, emre-volkan-selçuk-caner-gökhan tarzı eski veya oynayan grupçu futbolcuların varlığı, attila gelene kadar takımda dört stoper olmasına rağmen üçünün kötü, birinin(serdar aziz) vasat olması, eskinin alemcisi, şimdinin "jumma mubarak"çısının birçok bakımdan takımın dengelerini bozması gibi. ulan amma sebep varmış be. yazarken yoruldum.

    pelkas'a dönersek. tekniği ortalamanın üzerinde, pasları ve uzaktan şutları iyi, fizik kondisyonunun iyi olması nedeniyle defansa yardım konusunda da iyi, son vuruşları ise çok istikrarsız. usta işi tek vuruşlar yapıp harika goller attığı gibi, altı pastan çok müsait pozisyonları harcadığı oldu. hatta zaman zaman yakın mesafeden topu dağlara taşlara attığı da bir gerçek. bu durumun yeteneğinin az olmasından değil fazla özgüvenden kaynaklandığını düşünüyorum. geçtiğimiz senenin aksine, pandemi nedeniyle sürekli evde olduğum için bu sene fenerbahçe'nin neredeyse tüm maçlarını izledim. pelkas ligin son beş altı haftasında adeta döküldü. hiç sevmediğim fakat (burjuva) medya(sı)nın bütün fenerli yorumcularının, örgütlü dinciliğini, ırkçılığını, her türlü çirkefliğini unutarak öve öve bitiremedikleri küçük enişte, son maçların bir bazılarında çok kötü oynadığı için oyundan aldı. tek başına istatistiğin önemli olduğunu düşünmüyorum. istatistiklere göre 12 gol 5 asist yapan valencia'nın iyi performans gösterdiği söylenebilir. ama gerek kaçırdığı goller, gerekse gerizekâlıca(gol kaçabilir. bu ikinci durum daha vahim) yaptığı hareketlere bakınca çok övemiyorum kendisini. pelkas'ın da istatistiklerini kontrol ettim. pelkas, 13. ve 20. haftalar arasında oynadığı sekiz maçta üç gol atıp dört asist yapmış. aynı haftalar içinde gaziantep maçında birkaç cm farkla ofsayt nedeniyle iptal edilen golü de sayarsak, dört gol attığını kabul edebiliriz. ayrıca formda olduğu bu haftalarda oyuncunun birkaç asistinin bizim kazma forvetler nedeniyle güme gittiğini de söylemek lâzım. 30. ve 42. haftalar arasında oynadığı on iki maçta ise iki gol atıp bir asist yapmış. istatistiğin tek başına belirleyici olmamasının nedeni, işin doğası gereği, sadece gollerin ve asistlerin değerlendirmeye alınması. karakter olarak sevmediğim bir diğer futbolcu olan caner'in dokuz asisti var bu sezon ama kullandığı kornerler ve yaptığı ortalar sonrasında kafayla çevrilen toplarla attığımız en az üç dört gol var. maçları izlemediğinizde bu tür ayrıntıları kaçırmak mümkün. ikinci forvetin yaptığı koşularla takımın as forvetine alan açıp gol atmasını sağlaması da benzer biçimde. ligin ilk yarısında enner valencia'nın trabzonspor'a attığı golde pelkas'ın çok hızlı biçimde thiam'a verdiği topuk pası istatistiğe yansımıyor mesela. ama en az asist ve gol kadar değerli.

    sonuca gelirsek pelkas'ın son haftalardaki performansı hem istatistik hem de oyun olarak oldukça kötüydü. oyundan çıktığında yerine zaten bir şey yapamayacağı belli olan sinan gümüş, cisse vb. futbolcular girdiğinden pelkas'ın son haftalardaki performans düşüşü, şampiyonluğun kaybedilmesindeki gizli etken olarak değerlendirilmeli. acaba sol kanatta oynadığı için mi performansı düştü diye baktım. ofansif orta saha olarak oynadığında 1 gol atıp, 4 asist yapmış, kanatta oynadığı zamanlarda ise 6 gol, 4 asistle oynamış. sonuç; diğer etkenlerin yanında, attığı harika golle deplasmandaki trabzon maçını kazandıran pelkas, son haftalarda biraz daha iyi oynayabilseydi fenerbahçe'nin şampiyon olması mümkündü.
    3futbolcu