kitabın çevirisini yapan ahmet cemal’in can yayınlarındaki baskıda yazmış olduğu sonsözün mutlaka okunması gerektiğini düşünüyorum.
bir şekilde hayat devinimler şeklinde ilerleyip gidiyor. sabah kalkıyoruz, hayatın bize yüklediği zorunlulukları yapacağımızı bilerek, yapmamız gerektiğini bilerek güne devam ediyoruz. yeri geliyor gün içinde diğer insanlarla olan diyaloglarımızda duruma göre silikleşiyoruz, olmamamız gereken kişi oluyoruz.belki doğru olan bu ya da biz bu olduğunu düşünüyoruz. zamanla anlamlar yüklediğimiz değerler farklılaşıyor, kendimize duyduğumuz öz saygımız azalıyor.
odamızda gördüğümüz yaşamak için debelenen küçük böcekten farkımız kalmıyor. çevrede ne olduğunu biliyoruz, belki geçmişi özlüyoruz fakat o ince kara bacaklar yüzünden harekete geçemiyoruz.
insanların bizi anlaması gerektiğini düşünüyoruz fakat konuştuğumuzda farklı hırıltılar dinletiyoruz insanlara. yaşamamız için bize yemek veriyorlar, fakat alıştığımız dört duvarı değiştirmeye de dünden razılar. hayatlarından bir şekilde çıktığınızda anlık vicdan azabı dışında bir etki yaratmıyorsunuz. yok olmanızla kalıyorsunuz, dünyadan gelip geçen herhangi bir böcekten birisi olarak...
franz kafka’nın eseri. türkiye’de dönüşüm ve değişim adlarıyla çeşitli yayınevlerinde yayımlanmıştır. 1986 yılında can yayınlarında ilk baskısı yayımlanmış. ahmet cemal’in çevirisiyle can yayınlarından yayımlanmış hali mevcuttur. ahmet cemal, çeviriyle ilgili yazısında tezer özlü’nün kafka sevgisinden bahsetmiş, erdal öz’ü de anmıştır. güzel bir çeviridir. --- spoiler ---
franz kafka’nın dönüşüm’le ilgili nişanlısı felice bauer’e yazmış olduğu mektuplardan biri: “ağla sevgilim, çünkü ağlamanın zamanıdır şimdi! küçük öykümün kahramanı bir süre önce öldü. eğer bir teselli olacaksa senin için, o zaman bil ki yeterince huzurlu ve herkesle barışık olarak öldü.