her şarkının hikayesi vardır. her şarkının mı diyeceksiniz bilmem bence vardır. hikayesi yoksa bile uydurulabilir. gelelim beni vur şarkısına. buna şarkı deyince sanki eksik kalıyor. bu hem şarkı hem hikaye hem sevgiliye mektup hem yakarış... fazla bir şey bu. sezen aksu der ya acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir diye bu şarkı acının ortasında kalmış. ahmet kaya belki bu kadar acıyı fiziksel olarak yaşamamış olabilir ama kafasında bu acıları tasarlayarak insanları gözlemleyerek bu dizeleri karalamış olabilir. zaten bir insan bu kadar acıya dayanabilir mi ömrü mü yeter ? savaş'da kıtlıkta zorlukta aşık olmak sevmek cidden zormuş. adamın sesinden anlaşılıyor. adamın ses telinin titreşiminde o acıyı hissediyoruz. tabi ki ben de abartıyor olabilirim. herkes teoman gibi romantik aşklar düşünemiyor ahmet kaya da hep bir zor aşk var.
oysa ben bu gece yüreğim elimde sana bir sırrımı söyleyecektim şu mermi içimi delmeseydi eğer seni alıp götürecektim
biz açılamamaktan kendimizi sevdiğimize ifade edememekten şikayet ederiz. artık nasıl düşünmüşse gerçek bir mermi mi yoksa mermi yerini tutan bir olay mı? bunu bilemeyiz de insan düşününce kalbine bir öküz oturuyor. kalbimiz bir öküzü taşıyor. benim ki değil onun ki kocaman bir öküzü taşıyor. düşünsene öküzle yaşıyorsun. konuşmuyor dinliyor dinliyor sen konuşuyorsun o dinliyor arada ağzına ot veriyorsun mutlu oluyor. öküzlerinde duyguları vardır öküz deyip geçmeyelim. öküz dedikte bir öküzün ineği ölürse ağlar gözünden yaş süzülür. belki de geceleri ahırda o ineğin memesinden süt emiyordu. böyle öpüşüyorlardı. biz nereden bileceğiz onların aşkını. onların aşk tınısı da odur.
onların derken yanlış anlaşılmasın. kesin olmuştur biz uyaralım. bizim aşk tınımızda o memeden süt emmektir. sonuçta öküzlerde insan. bu girdiyi burada kesecektim. kesme derken ineklerin sütten kesilmesi geldi. hüzünlendim. bir kadının menopoza girmesi. düşündüm öyle bir şey bulacağım ki onu öyle bir öpeceğim ki benim kadınım menopoza girmeyecek.ve dökülecek dudaklarından dudaklarıma sözler : ''öyle bir öp ki beni kanım durmasın.olmayacak çocuklarım aksın durdurulamaz yerlerime." öyle bir lüksüde yok zaten. öküz de ineğini öyle bir öpmeliki sevinçten ölene kadar süt vermelidir. zaten inekler süt verdiğinden şanslı. kurban bayramında inekler rahat. sen hiç öküzü kesildi diye ağlayan inek gördün mü? bir tane ahırda gördüm herhalde öküzü dışarı sürüklenirken gözü yaşlanan inek. o inek anneydi. her anne evinin direği götürülürken ağlamasa da gözü yaşlanırdı. kalbine akıtırdı göz yaşlarını. ceylanın pınara inişiydi. göğsüm daralıyor yüreğim kanıyor olmasaydı sonumuz böyle. birer yolcuyduk aynı ormanda kaybolmuş aynı çıtırtıya ürperen bir serçe hep aynı yerde karşılaşırdık tesadüftü bu birer tomurcuktuk hayatın kollarında dedim ya hiç yoktan susturuldu şarkımız yüreğim kanıyor... ve sonunda öksüz yetim kalan buzağı olur. zaten olan ana babaya olmaz çocuğa olur. arada ezilen ama ezildikçe olgunlaşan çocuğa olur. meyvelerde böyledir yerde daha çabuk olgunlaşır meyve. derdini kimseye söyleyemez. düşerde yerlere bir of bile demez. durdum bu girdi nereye gidiyordu. başıma neler geldi sana diyemedim. beni kaç kere vurdular adını söylemedim. söylemedim işte sen bende gizliydin. buna tabi böyle şaşalı bir isim lazımdı. yasak aşk mı demeliydik. hele gözlerin; uçurum uçurum gözlerine baktım sensin... her gece uyku diye yattığım sensin... bitmiyor işte bu ayrılık girdi de bitmiyor biri gelsin klavyeye su döksün. dünya işte bir buzağı kadar günahsız ama suçlu. buzağıyı yazmak çok zormuş. şuna yavru inek diyelim. yavru inek mi öküzün çocuğu buzağı olmuyor mu kafam karıştı. bu bayan değil kadın gibi oldu. bayan değil kadın biz baydan türemiş şeyleri kabul etmeyiz. herkes bay bayandan türedi. neyse .
Bir ince pusudayım, Yolumun üstü engerek Bir garip akşamdayım Sırtımı gözler tüfek
Ben senin sokağına ulaşamam dardayım, O masum gözlerine bakamam firardayım
Oysa ben bu gece yüreğim elimde Sana bir sırrımı söylecektim Şu mermi içimi delmeseydi eğer Seni alıp götürecektim
Beni vur beni onlara verme Külümü al uzak yollara savur Dağılsın dağlara dağılsın Bu sevdamız ama sen ağlama dur.
Beni vur beni onlara verme Külümü al uzak yollara savur. Dağılsın dağlara dağılsın Bu öykümüz ama sen ağlama dur. Bir ince pusudayım Bu gece zehir zemberek Bir yolun sonundayım Sessizce tükenerek
Ah senin ellerine uzanamam yerdeyim O masum hayallere varamam ölmekteyim
Oysa ben bu gece yüreğim elimde Sana bir sırrımı söylecektim Şu mermi içimi delmeseydi eğer Seni alıp götürecektim
Beni vur beni onlara verme Külümü al uzak yollara savur Dağılsın dağlara dağılsın Bu sevdamız ama sen ağlama dur.
Beni vur beni onlara verme Külümü al uzak yollara savur. Dağılsın dağlara dağılsın Bu öykümüz ama sen ağlama dur.
sözleri yusuf hayaloğlu'na (gülten kaya'nın kardeşi) ait bir ahmet kaya şarkısıdır. 1995 tarihli beni bul albümünün yedinci parçasıdır. ayrıca parçalayandır ve s*kip bırakandır.