1. komünist olmamda che guevara'yla birlikte ilk katkıyı yapmış, fidel gibi sadece ilk adıyla da hitap edilebilen büyük insanların familyasından büyük şair. biz çocukken adam yayınlarının bastığı sekiz ciltlik şiir kitapları kütüphanemizde dururdu. on dört yaşında bütün ciltleri okumuştum. klasiklerden sonra okuduğum ilk kitaplardı. en değer verdiğim eseri ise çok zekice yazılmış bir şiir-roman olan "benerci kendini niçin öldürdü?"dür. güneşi içenlerin türküsünü de çok severim. ama sağ olsun bütün cenazelerimizde ve anmalarımızda bağıra çağıra şiiri okuyan borazan sesli 68 kuşağından ağabeylerimiz bu şiire dair sevgimi bir miktar azalttı ne yalan söyleyeyim.

    nâzım sadece şiiriyle değil, kendi ait olduğu sınıf olan aristokrasiye(her iki taraftan dedesi de osmanlı paşası. o zamanlar osmanlı devletinin bürokratlarının önemli bir bölümünün toprak beyi olduğunu unutmamak gerek.) ihanet edip işçi sınıfının şairi olmasıyla da çok büyük. bu günümüzde neredeyse yaşanması imkansız bir olay. tarihin çarklarının hızlı döndüğü, büyük ekim devrimi'nin etkisinin bütün dünyaya yayıldığı dönemin özelliklerini de göz önünde bulundurmak lazım tabii.

    iyi bir şair olması ise tartışmaya açık değildir. isteyen şiirlerini beğenmeyebilir, kendisini ve ideolojisini sevmeyebilir. ama nâzım sadece türkiye'nin değil dünyanın en iyi şairlerinden biridir. sadece, kendisi de büyük bir şair olan, neruda'nın nazım hakkında yazdıkları bile onun ne kadar büyük bir şair olduğuna kanıt olarak sunulabilir. işin komik tarafı edebiyatın en az sevdiğim dalı şiir. bana ne zaman en çok sevdiğim/beğendiğim şairi sorsalar, attila ilhan cevabını veririm. politik yönümü bilenler ve bilmeyenler ilhan'ı nâzım'dan da mı üstün tuttuğumu sorduklarında ise nâzım'ın tasnif dışı olduğunu, zaten o'nun tartışmasız bir biçimde türkiye'nin en büyük şairi olduğunu , o'nu en sevdiğim şair olarak söylemenin gereksiz olduğunu söylerim. dolayısıyla o'nun büyüklüğünü, o kadar içselleştirmişim ki, büyük bir ukalalıkla söylemeye tenezzül bile etmiyorum.
    0şair 
  2. 1951'de t.c. vatandaşlığından çıkarılan ve 5 ocak 2009'da tekrar t.c. vatandaşı ol(durul)an dünya vatandaşı.

    bakanlar kurulu 5 ocak 2009'da bu kararı onayladı ve 10 ocak 2009'da karar, resmi gazete'de yayımlandı. böylece nazım hikmet 58 yıl sonra yeniden türk vatandaşı oldu.

    (kendileri vatandaşlıktan çıkardı, kendileri tekrar vatandaş yaptı.)
    #10501 kesret | 8 yıl önce
    0şair 
  3. (bkz: )
    #10522 ruzgar gibi gecti | 8 yıl önce
    0şair 
  4. rus şair majakovski' den etkilenen şair serbest nazımla toplumcu şiirler kaleme alıp fütürizm akımından etkilenmiştir.

    ayrıca her daim sorgulayan, haksızlıklara başkaldıran hayran olduğum bir sanatçıdır kendileri.
    "kimi öldürmeye gidiyorsun ahmet?" isimli dizeleriyle nato' ya girebilmek için kore' ye gönderilen askerlere ses olmuştur..

    gelin görün ki bu ince adamın bir de özel hayatı çok çalkantılı geçmiştir. bu ince adam hayatına giren kadınlara değil sevmenin kendisine aşık. kadınlarını başka kadınlar için terk etmiştir hep.
    #35744 idealistkuzu | 8 yıl önce
    0şair 
  5. mayakovski etkisiyle türkiyeye fütürizm akımını ve serbest nazımı getirmiş toplumcu anlayışla yazmıştır.
    #35750 humblesquirtle | 8 yıl önce
    0şair 
  6. "Saçları saman sarısı, kirpikleri mavi" şiirler yazan gurbet kuşu, sevda adamı.

    (bkz: )
    (bkz: )
    #39244 petra von kant | 8 yıl önce
    4şair 
  7. Bugün ölüm yıl dönümü olan tüm dünya tarafından kabul görmüş büyük şair. 3 Haziran 1963 yılında hayata yumdu gözlerini.

    Üstadın vasiyetiydi vefat ettiği zaman vatan toprağında bir köye gömülmek ama nasip olmadı.

    O hem hayattayken hemde yattığı yerde hasret kaldı vatan toprağına.

    Huzur içerisinde yat büyük üstad...
    #43324 biri beni silksin | 8 yıl önce
    0şair 
  8. kötü olan biri cebinde nazım hikmet taşır mı hiç?
    #95095 okuryazamaz | 7 yıl önce
    0şair 
  9. “Seni öyle özledim ki,
    Seni öyle çok seviyorum ki
    Bu iki fiilden başka ne yazsam
    Boş ve saçma
    Ve lüzumsuz geliyor bana.”
    Demiş yazar.
    #126001 sair sevgisi | 6 yıl önce
    0şair 
  10. ’nda bilinç akışı tekniğini öyle güzel kullanır ki sanki siz de bazen bir trendesiniz ve insan manzaralarını görürsünüz onunla, sonra başka bir şey belki bir ses, raylar ve trenin çıkardığı tıngırtılar, sonra karşıda oturan kişinin yüzü, istasyonlar, eşyalar ve ille de insanlar, konuşmaları, koşturmaları, hayalleri, yalanları, kıskançlıkları, umutları, dertleri, sevdikleri...
    #127866 vemvet | 6 yıl önce
    0şair 
  11. Lakaplari; guzel yuzlu sair ve mavi gozlu dev'dir.
    Ayrica yasakli oldugu yillarda gecimini saglayabilmek icin Orhan Selim mahlasini kullanmistir. Aksam ve Tan gazetelerinde bu isim ile fikra yazarligi ve basyazarlik yapmistir. O donemde Kendisi Orhan Selim'i ayni adli siirinde soyle tanimlar:

    Benim siska
    Benim ciliz
    Benim zavalli cocugum orhan selim!
    Sen
    Benim,
    Ne gozum
    Ne kolum
    Ne kafamsin
    Sen
    Benim,
    Bir kursun balyasi gibi agir, siska sirtina bindigim
    Ve alninin teriyle gecindigim
    Ilk ve son adamsin!
    #200550 dragut | 5 yıl önce
    0şair 
  12. Fikirleri ve ideolojisi tartışılabilir. Ancak şairliği ve şiirlerinin güzelliği tartışılamaz.
    #205509 uyhef | 5 yıl önce
    0şair 
  13. ölümsüz gençliğin şövalyesi,
    ellisinde uyup yüreğinde çarpan aklına
    bir yaz sabahı fethine çıktı
    güzelin, doğrunun ve haklının:
    önünde mağrur, aptal devleriyle dünya,
    altında mahzun ve kahraman rosinant'ı.

    bilirim, hele bir düşmeye gör hasretin halisine,
    hele bir de tam okka dört yüz dirhemse yürek,
    yolu yok, don kişot'um benim, yolu yok,

    yel değirmenleriyle dövüşülecek.

    haklısın, elbette senin dulsinya'ndır dünyanın en güzel kadını,
    elbette sen haykıracaksın bunu
    bezirganların suratına,
    ve alaşağı edecekler seni
    bir temiz pataklayacaklar seni.
    fakat sen, yenilmez şövalyesi susuzluğumuzun,
    sen, bir alev gibi yanmakta devam edeceksin
    ağır, demir kabuğunun içinde
    ve bir kat daha güzelleşecek.
    #205551 beren and luithen | 5 yıl önce
    0şair 
  14. Yani sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi şart mı?

    Demiş şair. Sahi geldi mi hiç aklınıza? Sevmeli mi o da biz seviyoruz diye?
    #205554 f klavye | 5 yıl önce
    0şair 
  15. ben
    senden önce ölmek isterim.
    gidenin arkasından gelen
    gideni bulacak mı zannediyorsun?
    ben zannetmiyorum bunu.
    iyisi mi,
    beni yaktırırsın,
    odanda ocağın
    üstüne korsun
    içinde bir kavanozun.
    kavanoz camdan olsun,
    şeffaf, beyaz camdan olsun
    ki içinde beni görebilesin
    fedakarlığımı anlıyorsun:
    vazgeçtim toprak olmaktan,
    vazgeçtim çiçek olmaktan
    senin yanında kalabilmek için.
    ve toz oluyorum
    yaşıyorum yanında senin.
    sonra, sende ölünce
    kavanozuma gelirsin.
    ve orada beraber yaşarız
    külümün içinde külün
    ta ki bir savruk gelin
    yahut vefasız bir torun
    bizi oradan atana kadar.
    ama biz
    o zamana kadar
    o kadar karışacağız ki birbirimize,
    atıldığımız çöplükte bile
    zerrelerimiz
    yan yana düşecek.
    toprağa beraber dalacağız.
    ve bir gün yabani bir çiçek
    bu toprak parçasından nemlenip filizlenirse
    sapında muhakkak iki çiçek açacak:
    biri sen
    biri de ben.
    #205548 beren and luithen | 5 yıl önce
    0şair 
  16. "Ben yüz çiçekten yanayım, yeter ki bu yüz çiçek arasında kağıttan bir çiçek olmasın."

    Nâzım Hikmet
    #295148 ma icari | 1 ay önce
    0şair, yazar 
  17. iyi şiirleri olmakla birlikte iyi bir şair olup olmadığı tartışmaya açıktır. işbu iddia türk şiirindeki pekçok isim için geçerlidir. övüle övüle göklere çıkartılan sezai karakoç, necip fazıl kısakürek, cemal süreya, turgut uyar, iyi şiirleri olan şairlerdir ancak iyi şair ne yazık ki çölü andıran türk şiirinde pek azdır.

    asaf halet çelebi iyi şairdir. ismet özel iyi şairdir. orhan veli kanık iyi şairdir, attila ilhan iyi şairdir, vesair.

    iyi şair olmanın önkoşullarından biri olan özgünlüğü haizdir bu isimler çünkü.

    : entry'de herhangi bir ideolojik önyargı ya da kaygı mevcut değildir. edebiyat, tüm ideolojileri ayağının altına alıp tepeleyecek kadar yüce ve ciddi bir meseledir zira.
    #205614 hortoloji | 5 yıl önce
    0şair