duvarlarından birinde bir salyangoz resmi çizili ve altında acelen varsa ne işin var datça'da yazılı. bu söz o kadar açık ve net ki. datça'ya gittiğinizde koyları bükleri adım adım gezin. knidos'a çıkıp gün batımını izleyin. eski datça'da oturup bademli kahvenizi yudumlayın. sokaklarını adım adım gezin ve can yücel'den bir şiir açıp okuyun. Bağlanmayacaksın mesela. şöyle bir yer var şiirin ortasında; gökyüzüne bakıp, derin bir nefes alıp düşünün.
"Çok eşyan olmayacak mesela evinde. Paldır küldür yürüyebileceksin. İlle de bir şeyleri sahipleneceksen, Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin. Gökyüzünü sahipleneceksin, Güneşi, ayı, yıldızları... Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak. "O benim." diyeceksin. Mutlaka sana ait olmasın istiyorsan bir şeylerin... Mesela gökkuşağı senin olacak. İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın."
Knidos'u gezip hayran olup, Hayıtbükünde denize girip, akşam sokaklarında Lavantalı dondurma yiyip, acıbademli gazozunu içmeniz gereken muhteşem yer. Orada yaşlansam....
bazılarımız için can yücel'le özdeşleşen ilçe. şair, hayatının son yıllarında bu ilçede yaşamıştır ve şairin mezarı da bu ilçede yer almaktadır.
2011 yılında şairin mezarına saldırılmış, mezarın mezar taşları tahrip edilmiştir. tahribi yapan kişiler 4 yıl ceza istemiyle yargılanıp da beraat edince şairin eşi güler yücel önce mezarın onarılmasını istememiş ama daha sonra onarıma izin vermiştir ve can yücel'in mezartaşı bir heykeltıraş tarafından yeniden yapılmıştır.