tarihte çok eskilerden beri bilinen, törenlerde, bazen bir ateş etrafında, bir şamanın yönlendirmesiyle, her zaman davul ritmi eşliğinde yapılan dansın günümüze kadar değişerek gelmiş halidir. belli bir alanda dönerek yapılması yaşamın döngüsünü, ellerin omza atılması dayanışmayı, dansın kendisi de devamlı hareketi, duraklamaların sonunda bile hayatın devam ettiğini ve hayatın ritmine uymayı simgelermiş.
Bölgelere göre oynayış şekli değişen dans veya oyun. Halayın oynayış şekli o bölgedeki insanların kültürünü ve psikolojisini yansıtır.( halay psikolojisi diye başlık açacaktım ama yönetim siler buraya taşır diye aksiyona girmedim) Dikkat edilirse doğu, güneydoğu ve bazı karadeniz bölgelerinde insanlar birlikte elele yada kolkola oynar. Bu o bölgedeki insanların birbiriyle olan samimiyeti, insanlara verdiği değeri, birlik beraberliği, bir lider tarafından yönetildiği(halay başı), bir düzenin olduğu, kadın erkek karışık karma bir toplum olduğunu gösterir. Ege, iç anadolu veakdeniz bölgelerinde daha çok bireysel ve tepinme ziplama tarzı oyunlar oynanır. Bu, insanların dışariya kapalı, herkesin kendi halinde olduğu, bir düzen olmadan rastgele, kişilerin başkasından çok kendilerini düşündüğünü gösterir.
Oyunların oynayış şekli de bölgenin iklimi hakkında da bilgi verebilir. Güneydoğu sıcak olduğu için daha çok yavaş ve ağır oyunlar oynanır.(aksamlari serin olduğu için hareketli oyunlar eklenir) Doğu ve karadeniz bölgesi genelde soğuk olduğundan dolayı hareketli, hızlı, atik oyunlar oynanır. Ege, iç anadolu ve akdeniz bölgeleri için değişen bişey olmuyor erik dalı tarzı müzikler açılıp kişi kendine uygun şekilde oynar. Ziplama, tepinme, sek sek, bel kıvırma vs.
bir kutlama, haykırış, şölen vs gibi duygu olgularının dışa vurulmuş halidir. terör örgütü propagandasıyla bağdaştırılması ancak tarih cahillerine ve ayrıştırıcı insan profillerine uygun bir davranıştır. keza halayı terör aracı olarak gören zihniyet, gelin ve damadı terör örgütü üyesi, zurnacıyı da bazuka atan bir terörist olarak görmesi muhtemeldir. sosyalizm naraları atan kimse herhangi bir ırkı, milleti, belli bir kitleyi veya onların haklarını savunmayacağını bilir. aksini atanlar zaten sosyalist değildir. sosyalizmi bu sınıfta olan insanlarla bağdaştıranlar ya sosyalizmi bilmiyorlardır ya da kötü niyetli ve sırf konuşmuş olmak için konuşuyorlardır.
düğünlerde, eş dost tarafından zorla oynatılan oyun. evlenen çift masasında sakin bir şekilde dururken, yakınlarının neden bu kadar zevk şarhoşu ve coşkulu oldukları ise tartışmaya açık bir konudur.
pek severim, çekmesini de izlemesini de.. az ayağı kırık değilimdir hani. bikaç çeşit bilirim ama bu işi en iyi güneydoğulular bilir. yıllar evvel malatya'ya yakın bi arkadaşın düğününe gittiğimizde bir başladılar halaya, aman allah... kameramı aldım elime, dakikalarca adamların halay çekmesini çektim. gençken halay çektiğim mekanlar: düğünler, okul koridorları, kafeler, sokaklar, evler
dans edemiyorum; beceriksizlik, koordinasyonsuzluk, tecrübesizlik.. ne derseniz deyin ben dans etmeyi bilmiyorum. halay da bunlardan bir diğeri. sırf bundan dolayı nice arkadaş düğününü kaçırmış, nicesinde masada kös kös oturmuşluğum vardır. o el-ayak koordinasyonunu bir türlü sağlayamıyor, yanımdakiler sağ ayağını öne attığında ben solu atmaya çalışıyorum, onlar kollarını öne attığında ben geride kalıyorum. olmuyor da olmuyor. kısacası benim durumum: (bkz: halay kırıklığı)
orta ve güneydoğu anadolu bölgelerinde oynanan dansların genel adı.
bu danslar kurallara uyularak icra edilir. beş kişiden az sayıda dans eden ile icra edildiğinde dansın ahengi bozulur. dizilen kişilerin başındaki kişiye ne dendiği malum ama sonundakine "pöççük" dendiğini de bilelim. başta ve sonda oynayan dansçıların elinde mendil olur.