400 milyon euro borcu olduğu olduğu söylenen takım.
Galatasaray'ın Aristokrasi, fenerbahçe'nin burjuvazi, Beşiktaş'ın halkın takımı olduğu söylenegelirdi hep.
Halka dayanmak bu yıllarda kötü fikrmiş. gerçi 400 milyon euro borcu halk yapmadı, sözümona "en Beşiktaşlı" şımarık burjuvalar yaptı fakat denetleyici mekanizmada halk olmadığı için-benim tahminim böyle- takım bu hallere kadar geldi gibi.
yüz güldürmemeye yemin etmiş takım. her sene aynı teranelerin döndüğü, birilerinin takımın kasasını boşaltıp birilerinin kurtarıcı gibi lanse ettirilerek düzeni değiştireceğini söylemesi ve sonunda işleri daha da sarpa sarmasıyla yılları heba olan takım. neredeyse 10 yıldır adam akıllı transfer yapılmamış takım. başkanlar tarafından mahvedilen ve mahvedilmekte olan takım. bir türlü yüz güldürmemekte olan, yüz güldürmeyecek gibi olan takım.
dünkü hasan arat istifası ve bugünkü samet aybaba açıklamalarından da anlaşılacağı üzere, istanbul'un büyütülmüşlerinin tamamının neden kara para aklar gibi korkunç paralar saçıp her sezon başında da saraya giderek borç sildirmeye uğraştığını net olarak gösteren kulüp. süper lig'in toplam borcunun %75'ini 3 istanbul takımı yapıyor ama finansal fair-play ve sezon başında açıklanan transfer yapabilme sınırı bütün kulüpler için uygulanıyor. şaka gibi resmen.
adı sanı bilinmeyen 2 oyuncuya 24 milyon euro bonservis ödeyip 10'ar milyon euro yıllık maaşlarla top tepmelerini istemek, türkiye gibi bi' ülkede borç batağından kurtulmamak için atılmış adımdır. kap'a bildirilenler falan yalan zaten, ali koç ile aziz yıldırım televizyonda birbirlerini dürterken yıldırım bunu söylemişti zaten: "ya ali bırak, biliyorsun; kap'a bildirilenlerin hepsi yalan dolan". federasyon mafya babalarından oluşmasa, bütün kulüpler için uyulması şart koşulan finansal fair-play sıkıca denetlense, kimse bu paralara ne oyuncu alabilir ne de maaş ödeyebilir. işin komiği, taahhüt ettikleri bu paraları da ödeyemiyorlar, borç batağı derinleşip nefes alamayınca da "cumbaba bizi kurtar" diyerek saray kapılarında köpek oluyorlar. bu yüzden kendilerine "kahpe bizans" diyen anadolu takımlarına da "hakaret ediyorsunuz, akıllı olun" falan diyorlar. olm, sizin içinde yıllardır yüzdüğünüz borç batağı yüzünden bu lig bu halde, araplara peşkeş çekilmekten başka kurtarır yanının olmaması da sizin yüzünüzden. yıllardır süren asıl hakaret bu değil mi?
kendilerine 4 atmasaydık geçen hafta, bu kadar berbat yönetim açıklarını aybaba çıkıp kamera karşısında açıklamayacaktı. yatıp kalkıp göztepe'ye dua edin. muçi'dir, el musrati'dir; saçma sapan adamlara onlarca milyon euro ödediğinizi başka türü öğrenemeyecektiniz. umarım sıra diğer büyütülmüşlerdedir, de en azından bundan sonra finansal açıdan biraz akıllanırlar. hep birlikte batmıyoruz, biz zaten sizin battığınız yere tükürüyoruz yıllardır.
istanbul'un muhtemelen en güzel yeri olan ilçe. son padişahların burayı mesken tutması şaşırtmıyor.
bizans döneminde burası istanbul'a suyun geldiği yermiş. hatta su yolunun girişinde iki tane de sütun varmış. sora venedikliler bu sütunların kopyasını venedik'te de yapmışlar.
Bu akşam ziraat Türkiye kupası şampiyonu olarak en kısa yoldan avrupa'ya gitme biletini kaptılar. O değil de adamlar bu kadar boktan bir sezon geçirirken süper kupa alma şansına da sahip oldular şimdi. Onu da aldılar mı iki adet kupa, şaka gibi. Her neyse, tebrik ederiz kendilerini.
galatasaray ve fenerbahçe ile kadro konusunda epey geride kalan takım. 90'lardan sonra hep böyleydi ama makas bu sefer çok açıldı. elimizdeki kadroyu temizleyip, alabilirsek ve bu isimler tutarsa en erken 4-5 sezon sonra şampiyon olabiliriz diye düşünüyorum.
her sene şampiyon olabilmek imkansız ama yarıştan da kopmamak, kötü futbol oynamamak da lazım. feda sezonundaki oyunu hepimiz hatırlıyoruz.
Çoğu; "Biz sevinmek için sevmedik." gibisinden arabesk bir kafa ile takımlarına bağlı bir taraftara sahip olan kulüp. Bu akşamki 3-2'lik Antalya mağlubiyeti ile ne düşünürler bilemem.
Ulan taş olsa dayanmaz. Futbol yerlerde, kalite yok, abubakar da bir yere kadar. Buna yol açan yönetim eşrafına ne demeli? Zaten Beşiktaşlı falan da değiller. İstifa etseler de taraftar rahatlasa. Aslında kulübü şahsa satsalar acayip iş çıkar da dinleyen kim? Vakıf zihniyeti sadece bu topraklarda kaldı, satın artık!
lig maçının başlamasına birkaç gün kalan ama hala stad sponsoru olmayan takım. ayrıca redmond gitti ve yerine birini bulamadık, ghezzal'da mustafa pektemek'e döndü sakat sakat.
an itibari ile, burjuvazinin fişini çeken takımım, artık geleneksel hale gelen 10 kişi ile 'uzay' takımı fenerbahçeyi yenerek magmaya indirmiştir.
4-1 oldu, uzay takımı şokta.
Şenol Güneş'Le tekrar anlaşmıştır. Feda dönemlerinde inandığım bir hayalim vardı hem de slaven biliç'le sanırım Beşiktaş uzun süre daha biliç'li yıllarındaki gibi güzel bir hikayeye girişemeyecek.
O yıllar ve o hikaye, o hedefler başkaydı be ve o Beşiktaş da çok başkaydı.
Şenol Güneş seçimi için ise sözler cem karaca'dan,
"Yerel ve genel seçim
Seçin bakalım seçin
Ki dön baba dönelim
Aynı yere gelelim
Çete çeteye çatmış
Çete çete içinde
Battık buruna kadar
Cafer getir peçete
Amanieyynn...."
Yönetilemeyen takım. elinde böyle bir genç jenerasyon varken sakız parasına önüne gelene dağıtmak ne birader? Altyapıdan en son çıkan düz insan Necip. Topu takım arkadaşına atabilince evde sevinç çığlıkları atıyorum o kadar yetersiz. Barca, Real genç yeteneklerine 500 milyon serbest kalma maddesi koyarken sen nasıl 4,5 koyabildin? Ulan hani hiç izlemediğimiz biri de değil geçen sene gördük çocuk çok net ben şu halimle 10-15'lik topçuyum diye bağırıyorken bu nasıl yapılabilir. Elbette menajer istedi 4.5 ama Sen çocuğu oynatacağına, ileride gitmek isterse her türlü destek olacağına, önünde durmak istemeyeceğine neden ikna edemedin? Gavi eşek mi 500 milyonu kabul ediyor demek ki adamlar oyuncuyu ikna edebiliyorlar bir şekilde. Böyle devam ederse Ersin de gider, diğer emirhan da semih kılıçsoy da başkaları da. Bu gece bu yönetimin bir şekidle indirilmesi lazım yönetmeliğe falan bakılsın bir şekilde indirilsinler. Bugün maç varmış sahaya inmezseniz adam değilsiniz lan taraftarlar.
daha sezon başlamadan "hocamızın arkasındayız." mesajı vermeye başlanmış kulüp. Bu sene işleri çok zor bu özgüvensiz ve basiretsiz yönetim anlayışıyla. Bence tabii.
Bu sene ilk 2'de bitirmesi için mucizeye ihtiyacı olan takım. Valerian İso yanlış tercih. Ligin genetiği ve takımın yapısı 3'lü oynamaya elverişli değil. Ghezzal'i öldüren sistemle de bir yere varılamaz. Mourinho inatçılığının da artık işe yaramadığı dönemdeyiz o günler biteli çok oldu. Senin ben disiplinliyim, oyuncu futbolu benden önce ne olursa olsun bana uymak zorunda, defans olmadan ofans olmaz hmm demek antrenmana 2 dk 13 sn geç geldin mahmut, şevket arkadaşın götüne kale direği sokalim bakalım bir daha geç kalacak mı şeklindeki ucuz, otoriter ama aslında hava gazı olan oyuncuyu sadece sıkan ve soğutan tavrın ve taktik anlayışın kimsenin gözünü korkutmuyor. Senin o aşılmaz savunmanın da içinden geçerler 6 da yersin 8'i de. Zaten bu böyledir kim benim takımım defansif olacak, topu ısıracağız, rakibin kramponlarını kemireceğiz, tozluklarına attıracağız şekli 2. dünya savaşı filmlerindeki abartılı general triplerine girerse bilin ki o iş olmaz. 2 milyon euro kazanan akşam eve gittiğinde 10/10 karıyı siken adamı askere çeviremezsin. Aynen senin için savaşacak hepsi hatta ileri!!!!! ilk hedefleri de sivas olsun mu?
Avrupa'ya gittiği sene küme düşen Akhisar Belediyespor sendromu yaşayan takımım.
Eski büyükler de iyice anadolu takımı diye tabir edilen takımlara döndü.
Sebebi de mali sorunlar.
Bu ligi hollanda ligi gibi bir lig yapmak lazım en azından gençler ön planda olur bir de seyir zevki yüksek olur.
Başında hoca olan ama hocasız kulübüm, 8taşım. Aylardır söylüyorum kapatın şu kulübü herkes rahatlasın amkym bugün de zaten sinirlenmeyeyim diye izlemedim ama sonucuna açıp baktım yine sinirlendim lan.