eleştirilen, genelde çeşitli yöntemlerle varlıklarına son verilen vücut parçalarıdır. ayrıca tüy değil kıldır o.
sağlıklı olan herkeste bulunmasına ve pürüzsüz vücutlara sahip olanların da o pürüzsüzlüğü yapay yollarla kazandığı aşikar olmasına rağmen görüldüğünde çok ayıp bir şey yapılmış gibi davranılan konulardan biri istenmeyen tüy konusu.
ergenliğin gelişiyle beraber varlıkları kanıtlanan bu elemanların istenilip istenmediği genelde o zamanlarda size sorulmaz. onları yok etmek bir gerekliliktir. hatta kadınsanız ağda "güzelliğiniz için katlanmanız gereken" bir acıdır. "yaa n'aparsın işte, kadın olmak zor." gibi sözler işitir kulaklarınız. hatta komik olduğu düşünülen samimiyetsiz birsürü içerik bulmak mümkün kadın olmanın zorluklarını "ağda acısı"na indiren. neyse.
"ama çirkin" diyenleri duyar gibiyim, istediğiniz şeyi beğenebilirsiniz burası sorun yaratan kısım değil. fakat bu iş beğenme/beğenmeme meselesini çoktan aştı. alınmasının ardından birkaç gün sonra ufak tefek çıkan kıllardan bile duyulan bir rahatsızlık söz konusu. bu bir tercih değil resmen zorunluluk halinde. beğenmemek ve eleştirmek birbirinden son derece farklı iki eylem.
en basitinden, eğer bir gün evden çıkacakken etek giyip "bacaklarımı da almadım ama neyse" diyip geçmektense, sırf bacaklarınızı almadığınız için o eteği çıkarıp pantolon giyiyorsanız bunun bir dayatma haline geldiğini net bir şekilde görebilirsiniz.
sözün özü, sanki kıl üreten bir vücuda sahip olmak ayıp gibi davranılıyor. "temiz" olmak için alınması gerektiği söylenilip eleştirilere devam ediliyor. hepimiz kafamızın tepesinde çıkan kıllara özenle davranıp güzelliklerini gururla sergilerken başka yerlerimizdekiler söz konusu olduğunda sahip olduğumuz fark edilecek diye korkuyoruz. kaçış yolu olarak ya acı veren hatta kiminin cildine zararlı olan farklı farklı yollar ya da binlerce liranızı yatırmanız gereken lazer epilasyon gibi yöntemler gösteriliyor. halbuki hiçbirimiz bunu yapmak 'zorunda' değiliz. hoşuna giden bu kıllardan kurtulur, gitmeyen kurtulmaz; isteyen istediğini beğenir. yalnızca herkesin bedeni ile ilgili yorum yapmayı kendimize hak görmeyi kesmemiz gerek.
sapiens'i diğer primatlardan ayıran en görünür özelliklerinden biri tüysüz olmasıdır. tüysüz tam doğru kelime değil aslında. tüylerinin seyrek ve az görünür olmasıdır diyelim. ne kadar az tüy o kadar daha insan gibi ayrımsal bir algı var bilinç altına yerleşmiş. antik mısırda, antik romada kadın erkek ayırmadan bütün vücut tüyleri istenmeyen tüydü. mısırda buna saç da dahildir hatta. bu algı günümüzde de kısmen devam etmektedir. maymundan ayırt edilemeyecek düzeye varmadıkça erkeklerin tüyleri daha kabul edilebilir artık. kadınların ise tamamen tüysüz olması gerektiği konusunda yersiz bir konsensus var halen. insan zihni kendini diğer primatlardan ayırabilmek için daha farklı kriterler koymalı artık.
Çoğu erkeğin istemediği tüydür. (Aslında kıldır. Kuş muyuz biz?) Bundan 1000 sene once de 4000 sene önce de dünyanın çoğu köşesinde çoğu erkeğin istemediği tüydü. Öyle modern dayatma falan değil yani.
Zaten olmazsa ne yazar, bugün "yağ bunlar kapitalizm" falan yazan hetero erkeklerin de kesin yüzdeyle 87'si gerçek hayatta kılsız bedenlere tav oluyor.
Bir de buna "mecbur değilim" diye ağlayan bir ekip var. Mecbursun diyen oldu sanki. Muhtemelen beğenilmeyeceksin. Bununla barışıksan gez ercüment gibi.
İnsanoğlunun yüzlerce yıldır hayvan olduğunu kabullenmeyişinin ve üstüne aciz bir şekilde inşa ettiği estetik, medeniyet gibi kavramların alt başlıklarından biri olan tezahürü.
Hayvanız, primatız, kıllıyız bu kadar net. Bu bir kötülük değil. Kesmiyor diye kimseye bok atamazsınız ama öyle bir algımız var.
Ve üzgünüm ama evet kadınlarda da çıkıyor (aaa niye acaba lol ), hatta kalçada, dudak üstünde, koltuk altında, kukuda, memintolarda vs erkeklerdeki her yerde çıkıyor.
İnsanoğlunun kendini özel ve farklı hissetme şekillerinden sadece biri.
kaşını almayan adamı ehueheu tipe bak len diye karşılayanların kadınların bacak kıllarını uzatma özgürlüğünü destekler görünüme bürünmesi ikiyüzlülük. halbuki flört ettiği kadının benimkinden farksız bacağını görse kusacak. ama içten içe de biliyor afacan, bunlar uzatmaz zaten diye.
valla isteyen istediğini yapsın. bacaklarını tertemiz yapan erkek de var, çok da önemli değil deyip dokunmayan kadın da. bunlar kimseye burnunu sokma hakkı tanımaz. misal ben ilk kez göğüs kıllarımı aldım bu yaz, iyi ki de almışım. çekilmiyormuş meğer sıcakta. tercih işi. ama arkadaşlar, bir şeyleri kanıtlayacağım diye de koltuk altı ve genital bölgenizde rasta yapmanın bir manası yok, hem mikrop yuvası, hem de kokuyor.