1. günlük konuşmamızda telaffuz etmemize çok az kalan yıl.
    ben ki hala sağa sola 2007 diye tarih atan insanım. benim için epey zor olacak.

    bundan yüz yıl kadar önce abimin diye bir kitabı vardı. okuma yazma öğrenme yaşına gelmemiştim ama kitabın rakamlarını anlıyordum elbette. yatmadan önce abime soruyordum nasıl bir kitap diye.
    o da bana 2000'li yıllarda dünyada olabilecek olan muhteşem teknolojileri anlatıyordu.
    sonra kitabı okudum ama abimin anlattıklarıyla pek alakası olmadığını fark ettim. geceleri beni uyutan (evet burada bir mecaz var) 'a sahipmişim.

    bunca yıl hayatta sanırım yapmak istediklerimin çok azını yapabildim.
    ki ben şanslı bir tarafındayım hayatın. çalışınca bir şey olabilen zamanlardan geliyorum. (ben de size hayali dünyalar anlatayım mı?) en azından ev mev alabiliyorduk maaşla primle falan.
    buna rağmen ne yaptın derseniz sanırım ne yapmadım'ı daha kolay anlatırım.

    aslında bu koca hayat birkaç ufak dilekten ibaret.
    kimi bir cafe açmak ister, kimi bir kızı olsun ister, kimi bahçeli bir ev ister.
    bakınca hiç birimiz bunların saçma olduğunu düşünmeyiz. saçma olan bunlara ulaşamamaktır.
    kimsenin canını sıkmak istemem, dileyen sevgili dostlarım şu an okumayı bırakabilir zira neşelenmeyecek.

    coğrafya kaderse bile insanın en azından koskoca dünyada bulunduğu yeri değiştirebilme hakkının olması gerekmez mi ya? bu ne saçma olaydır.
    savaş, toprak, yurt, vatan neyse, bunların da üzerine çıkıp düşünün lütfen. gerçekten gerizekalı bir olay.

    finlandiya'nın buz dünyasından sıkılıp sıcak havalarda yaşamak isteyen bir insan var. sadece sıcak bir yerde yaşamak istiyor, hayatı boyunca o buz kaplı yollarda söylenerek işine gidiyor, geliyor, gidiyor geliyor.. tek isteği güneşli bir yerken, hepi topu aklı yerinde yaşayacağı 50 yıl için sadece basit bir mekan değişikliğiyle çok mutlu olabilecekken aynı yerde takılıp kalıyor. belki emekli olunca 10 gün tatil yaparak iyi hissetmeye çalışıyor ama o tatil ona daha kötü geliyor ve kaçırdıklarını bir kez daha görüyor.
    şimdi o finlandiyalı istese giderdi gitseydi falan demeyin lütfen, ülke sınırları dışında düşünmeye çalışıyoruz.

    yıllardır hepimize kakılan onlara ait gerçekler, sınırlar, onlar bunlar...
    sorarlarsa 2025 deriz, ama hala bir yerden bir yere gidemediğimiz dev bir dünya.
    bir avuç adamın kararlarına uyulmaya devem edilen, kimsenin sorgulamadığı, ve bu şekilde devam eden yönetim tarzlarıyla makasın ağzının daha da açılacağı, en son kırılacağı aşikar.

    bahçede bir kaç gül var, ha babam onları suluyorsunuz, gübreler bilmem neler, yan tarafta kuruyan otlar var, hiç bakmadan gülünüzü korumaya devam ediyorsunuz, baktınız zarar görecek, gülünüzün etrafını telle çeviriyorsunuz falan.
    yan taraftaki ısırgan otlarının, kesip biçmediği bakıp yeşertmediği için oluşan zararlı otların, o bahçeden kendi gülüne ulaşmayacağını sanmak katıksız gerizekalılıkla açıklanabilir.
    hala bu sistemin etrafında dönen dünya, sistemi döndürmek için harekete geçecektir elbet.

    ben mesela burada içmek istiyorum kahvemi;
    www.youtube.com/...
    yağmur yağabilir çok da severim.

    ama burada içiyorum, ha o da ankara'nın en güzel yeri tunalı;
    gezibilen.com/...

    hadi tamam ben oturmayayım;
    www.youtube.com/...
    ama iki üç tane de böyle mimari görmeyeyim mi ya?
    keşke geceleri aşırı inandığım biri bana yine gelecek güzel dünyayı ve zamanları anlatsa.

    velhasıl kelam 2025'te de bir halt değişmeyecek, kaç gündür yeni yıl ile başlayacak olan e-ticaret dünyasındaki vergilendirme çalışmalarıyla uğraşıyoruz. hayırlı olsun dostlar, tüm internet sitelerindeki her şeye %20 geldi. ocak itibariyle sisteme girecek, yani istek listenize eklediklerinizi falan bir gözden geçirin derim.

    kafamıza diye amerika'nın çökmeyeceği, birileri tarafından katledilmeyeceğiniz, arada bir bir kıymalı pide yiyip bir soğuk bira içebileceğiniz, hastanelerde eklentilenmiş suriyeli afgan doktorların eline düşmeyeceğiniz, kuş maaşınızın tamamına yakınını ev sahibine vermeyeceğiniz bir yıl dilerim.
    sağlıkla kalın.
    #292778 la campanella | 4 ay önce (  4 ay önce)
    0yıl