bugün 3. yıl dönümü olan afet. halen özkanlar ve civarında yıkılmayı bekleyen apartmanlar var, halen yıkılmış evlerinden kiraya çıkmış ama bunca zaman sonra bile yeni evlerine geçememiş olanlar var, halen ciğersiz müteahhitler daire başı 1,5 milyon liradan fazla para istediği için yeni evlerinin yapımı başlamamış olanlar var. var da var. tunç soyer de bugün 2024 mart'ında bazı dairelerin anahtar teslimini yapacaklarını müjdelemiş. ne biçim bi' sınavsa bu, afeti bi' yandan, beceriksiz bürokratı bi' yandan, oyla seçilmiş şov adamı bi' yandan dalga geçmeye devam ediyor.
bu depremin yaralarını şehirde hissetmiş olanların hiçbiri tam anlamıyla atlatamadı, ki sarabilsin. hele ki evinde hasar olmaya başladığında bunu oturduğu koltuktan kanlı canlı olarak görenler için durum daha da vahim. psikolojik destek noktasında bile yetersiz kalmış bir belediyeden yeni ev yapıp teslim etmesini beklemeyi "halk için hizmet" kısmına mı yormak lazım, yoksa zorunluluğa mı bağlamak lazım; ben bilmiyorum. 3 değil, 33 yıl sonra bile bu sorunlardan bahsedecek olmamız ise garanti gibi.
vefat eden 119 yurttaş da (bazı kaynaklara göre 117), depremin gerçekleştiği zaman olan 14:51 de, izmir'in hemen hemen tamamında hissedilenler de unutulmadı bu 3 yılda. travmalardan uzaklaşmak için onları yaratan ortamdan uzaklaşmak gerektiğini bile bile yaşıyoruz halâ burada.
edit: "3 yılda neler değişmedi?"'nin baya baya içeriden bir özetini okumak isterseniz, şu entry'ye de bakmanızı öneririm.