1. ?yeraltı? deyince tam olarak gün yüzüne çıkmamış olanı vurgulayan bir tanım pek de yanlış olmaz: konuşmadıklarımızdan, düşünmediklerimizden, aykırı gördüklerimizden, standart akımın dışında kalan bir yerlerde içten içe kaynayan bir anlatım hatta yakarış ve ilgi çekme biçimi.

    yeraltı edebiyatı, dili zincirlerinden kurtarmak için 19. yüzyılın ortaları ile 20. yüzyılın başlarında oluşmaya başlayan ben özgürüm diye bağıran edebiyat. sert, aykırı, eleştirel, çoğunlukla gerçekle hayalin ince çizgisinde var olmaya çalışan yeraltı edebiyatı; alkolizmin, cinselliğin, sıra dışılığın, küfrün dışa vurumudur.

    kökleri yeteri kadar eşelendiğinde marquis de sade'e (1740-1814) kadar varılabilir. sade, yazdıkları ile 'başkalarına acı çektirmekten hoşlanma' olarak adlandırılan 'sadizm'in fikir babası olmuştur. erotizm ve şiddetle ilgili kitapları yaşadığı dönemde epey yadırganmış hapse atılmıştır. ancak yazdıkları başka yazarlara ilham kaynağı olmuştur.

    birçok edebiyat kalıbını hiçe sayan yeraltı edebiyatı, 'yi (1920-1994) tanımamıza neden olmuştur. 'factotum', 'kasabanın en güzel kadını' (the most beautiful woman in town), 'pulp', 'postane'(post office) eserlerinden sadece birkaçı.

    özellikle de 'factotum' yazarı daha iyi tanımamıza yardımcı olmakta. bukowski, hayatının bir dönemini henry chinaski olarak ortaya sermekte çünkü. yazar kitabında; çeşitli serseriliklerini, sürekli iş değiştirmesini ve kadınlarla olan ilişkilerini anlatırken kendisinin de bir yeraltı kahramanı olabileceğinin sinyallerini vermektedir.

    son yıllarda daha hızlı gelişme kaydeden edebiyat, chuck palahniuk'un 'dövüş kulübü' (fight club) adlı eserinden 1999 yılında sinemaya taşmıştır ve hayran kitlesini arttırmıştır.
    #26320 lacrima | 8 yıl önce
    0edebiyat terimi