galatasarayımızın yeni bir on yıla felaketlerle girdiğimiz 2020 yılında bizleri sevindirmiş olduğu bol pozisyonlu, 1-3 biten harika maçtır. galatasaray, kadiköy'deki son galibiyeti 1999 yılında marcio ve hasan şaş'ın golleriyle 1-2 kazanarak elde etmiş, daha sonraki 2 on yılda galibiyete çok yaklaştığı birçok maç olsa da son dakikada yediği gollerle sevinç yaşayamamıştır.
maçın özetine gelirsek, bu kısımda sadece bir kulzos yazarı değil de aynı zamanda bir spor köşesi yazarı edasıyla yazacam. kemerlerinizi bağlayın, onyekuru kadar akıcı anlatacam.
-max kruse, 21. dakikada tartışmalı bir penaltıyı gole çevirerek fenerbahçeyi 1-0 öne geçirdi. galatasaray devre bitmeden 40. dakikada ryan donk'un korner atışından gelen topu kafayla ağlara göndermesiyle skoru 1-1 yaptı.
-ikincı yarı da bol pozisyonlu geçmesine rağmen 80. dakikaya kadar gol sesi çıkmadı. bir diğer tartışmalı penaltıyı 80. dakikada falcao gole çevirerek durumu 1-2 yaptı. bu golle falcao da gerçek galatasaraylı olma sıfatını kazanmış oldu.
-maça eklenen +10 yok mk dedirtse de 90+7'de maçın başından sonuna kadar sol kanada ray döşeyip adeta lokomotif gibi gidip gelen onyekuru yaklaşık 80 metre sprint atıp 50 metre dripling yaparak farkı 2'ye çıkararak maçın skorunu 1-3 olarak belirlemiş oldu. sevinçle, "senin olmayan ciğerini sksnler, kara aslan!" demekten kendimi alamadım. dakika 90+7 ve sen 80 metre depar atıyorsun. nasıl bir kondisyon, nasıl bir ciğer, nasıl bir kas yapın var ki kramp girmiyor! büyük topçu kumaşı var ama çok tecrübesiz. umarım son vuruşlarını da düzeltirsin de adından daha çok söz ederiz.
bu istatistikte canımı sıkan tek şey kanarya sevdalısı arkadaşların argümanıydı. umarım bundan sonra "siz bizi kadıköy'de 17-18-19-20 yıldır yenemiyorsunuz"dan "bizi 21 yıl kadıköy'de yenemediniz, naber?" repliğine evrilmez :)
imparatorun da dediği gibi, şampiyon olduğumuz müddetçe kadıköyy'de maç kazanıp kazanamadığımız önemli değil. biz 50 yıl şampiyon olalım da isterse 50 yıl kazanamayalım. kendilerini rakibimiz hissetmeleri için tutunacak bir dal vermeliyiz ki zaten vasat olan bir ligde bir-iki maç da olsa heyecan olsun.