zamanın ötesinde bir film. 99 yılında sanal gerçeklikle gerçek hayatı birleştiren bir film olarak türünün ilk örneklerinden. multiplayer game severler izlesin.
konusunu imdb'den çevirelim: "Suikastçilerden kaçan bir oyun tasarımcısı, oyunun zarar görüp görmediğini belirlemek için son yarattığı sanal gerçeklik dünyasında bir pazarlama stajyeriyle birlikte oynamalıdır." sonrasında olaylar olaylar...
bakalım bu oyun tasarımcısı hayatta kalabilecek mi? derin felsefe yatıyor filmin içinde, varlığı sorgulatır. korkuturken düşündürüyor. oyundaki karakterler, tamamen gerçek bilinçleriyle oynuyorlar oyunu. ve fakat oyun içinde, gerçek hayatta bilinçaltlarında yatan şeyleri mi yapıyorlar yoksa? yani gerçek bilinç bir süre sonra kayboluyor ve sanal ile gerçeği birbirine mi karıştırıyorlar? inception mı dedi biri? yok, bu film ondan çok önce.
filmin kurgusu sağlam, görsellik çok sade. sade mekanlar, sade giysiler, sade aksesuarlar, sade dekor... çokça da mide bulandırıcı sahneler...
çok enteresan replikler de var filmde. mesela allegra karaterinin şu cümlesi: "You have to PLAY the game, to find out WHY you're playing the game." (neden oyun oynadığını bulmak için oyunu oynamak zorundasın)
ted ve allegra arasında geçen bir diyalog:
ted: He wanted to kill you. That's two people in one day who wanted to actually kill you. (seni öldürmek istedi. bu seni aynı gün içinde gerçekten öldürmek isteyen 2. kişi...)
allegra: i've never been more popular. (daha önce hiç bu kadar popüler olmamıştım)