anlatacak o kadar çok şey var ki neresinden başlayıp anlatmalı, nereden başlayıp yazmalı. hikayeler, olaylar, düşünceler, ilişkiler... bir ucundan başlayınca yazılıyor da üşeniyor insan be. ama bak üşenme üzerine yazmaya üşenmem mesela. bir kaç senedir aklımda, üşenme üzerine yazacağım. bi' ara.
yazmak istiyor insan ama okuyan da anlasın istiyor. ama anlamak için az bir miktar zekaya sahip olunsun istiyor. yazıyorsun, biri yazdığını anladığında mutlu oluyorsun. kolay değil yani. sonuçta okuyanların hayal gücü de lazım bize.
karışık oldu biraz, saçma da oldu. bu yazdıklarımı anlamayanların zeka ile ilgili herhangi bir sorunu yoktur bu arada, burada yazanı anlamayıp da "bana salak mı dedi la bu" düşüncelerine kapılmayınız.