ırkçılığın zirvede olduğu ve zencilerin haklarını aramaya başladığı, seslerini yükseltmeye başladıkları o yıllarda temel amerika'da otobüs şoförü olarak işe başlamış. durakta yolcu alırken yolcular bir kavgaya başlamış ki abboov, öyle böyle değil. temel bi heeyytt çekmiş, herkes donakalmış. temel demiş ki kardeşim neyi paylaşamıyorsunuz?
zenciler demiş ki vay efendim neymiş beyazlar öne zenciler arkaya oturacakmış, biz bunu kabul etmiyoruz.
beyazlar demiş ki arkadaş, kanun budur, beyazlar öne oturacak, o kadar!
temel de demiş ki kesin lan sesinizi! benim otobüsümde zenci-beyaz yok. hepiniz yeşilsiniz. herkes pusmuş, ama kim nereye oturacak hâlâ belli değil. sormuşlar, ee şimdi kim nereye oturuyor?
temel: hadi bakim, açık yeşiller öne, koyu yeşiller arkaya.
size herkese eşit davrandığını söyleyenler olduğunda dikkat edin, bazılarına daha eşit davranıyor olabilirler.
özür dileyerek düzeltiyorum: yukarıda anlatılan şey bir fıkra değil, bir ankettir. fıkra diye okuyan arkadaşlardan çok özür diliyorum.