1. 90'lı yıllarda ülkemizde yasaklanan film. askerlikten soğuttuğu gerekçe gösterilmişti. sonrasında bu yasak kalkmıştır diye düşünüyorum ama ne zaman kalktığı ile ilgili fikrim yok.

    askerlik ve savaşla ilgili yapılmış en iyi filmlerden birisi. er ryan'ı kurtarmaktan fury'e kadar her filmde bu filmden izler görmek olası. izlemeyen herkes 1987 yapımı olduğuna bakmadan izlemeli bu filmi.

    trailer:
    www.youtube.com/...
    #13964 larden loughness | 8 yıl önce
    0film 
  2. vietnam savasi esnasinda amerikan askerlerinin neler yasadiklarini anlatan bir filmi.
    #13970 thedirector | 8 yıl önce
    0film 
  3. askere yeni gelmiş eğitimsiz bi piyade birliği, başlarına verilen doğuştan asker olan sert bi çavuş.. ne kadar klişe bi konu dimi? i ıhh diil, kubrick yazmış, klişe olmuş en bi orjinal senaryo
    #30676 morgase | 8 yıl önce
    0film 
  4. stanley kubrick tarafından atılmış bir tokattır.
    #39819 Sabbracadabra | 8 yıl önce
    0film 
  5. dış yüzeyi tamamen aynı malzeme ile kaplanmış mermilere verilen isim.
    bu mermiler hedefi delip geçme ve arkasındaki başka bir yere ulaşma olasılığı olan mermilerdir. yani bu mermi iki kişiyi birden yaralayabilir. vücuda giriş ve çıkış yolunda kat ettiği yol kadar zarar verir, çıkışta veya vücut içerisinde mermiler gibi ekstra bir zararı yoktur.
    bu mermilerin avantajı nesnelerin, arkasına saklanan bir hedefe ateş edildiğinde, nesneyi delip geçerek arkasındaki hedefi vurabilmesidir.
    dezavantajı ise bununla vurulan hedef hollow point mermilerdeki vücut tahribatına uğramayacağı için, hareketine devam edip, kontrol altına alınamayabilir.
    #183526 omrumun sonbaharinda | 5 yıl önce
    0araç gereç 
  6. 1987 tarihli filmi. film dram türünde olsa da zıt duyguları dakikalar içerisinde yaşatmayı başarıyor. filmle alakalı tek bir bilgi ile oturmuştum türünü saymazsak; izlemem gereken abd-Vietnam savaşı konulu stanley kubrick filmi.
    açıkça belirteyim, ilk başta müziği ile klişe ortamı ile karşılayınca komedi mi diye keyifle söyledim. tabii bu çok uzun sürmeyerek filmin emrah'ı olan abinin ilk dumuruyla anında işin rengi değişti. insan gerçekten askere gitmemeyi düşünür. 90'lı yıllarda ülkemizde yasaklanması(u: ) da mantıksız gelmiyor.

    film amerikalıların şeref yoksunluklarını yüzlere vurmada çok başırılı iş çıkarmış. yasaklanmaması için olsa gerek bazı savaş güzellemeleri de vardı. filmin özet cümlesi de kendi içinde geçen repliği ve gayet açık; "insan ruhundaki ikiliğe gönderme..."
    ayrıca stanley kubrick yine harika bir soundtrack çıkarmış ortaya. tüm bunlar ışığında son sahne ve ardından çalan filmi akılda kalıcı yapıyor.

    güzel film.

    unutmadan; filmi izlerken yer yer şunu haykırmak mümkün.

    çıkarılmış bazı sahneler her filmde olduğu gibi bu filmde de varmış. bu filmdekilerden belki de en vurucusu; deniz kuvvetleri askerlerinin futbol oynadığı sahneymiş. yine muhtemelen dünyadan bir haber olarak en haklı kendileri olduklarını düşünen ama savaşı kaybettiklerini bile bilmeyen amerika halkının kaldıramayacağını düşündükleri için çıkarmışlar. futbol sahnesinde top yokmuş; düşman kellesi varmış.

    dillere pelesenk olan tüm marşlar: Full Metal Jacket Marching Songs HD
    #234381 razay | 4 yıl önce (  4 yıl önce)
    0film 
  7. Savaşı doğru algılayabilmemiz için kubrick tarafından çekilmiş film, konusu da savaştır haliyle, tüm gerçekliğiyle bir savaşta sevimli ve/veya sevimsiz, olan biteni göstermeye çalışmıştır. 3 perdede ilmek ilmek işlemiştir aslında;

    Eğitim kampı - er pyle - boktan bir dünyadayım... (1. tokat)
    Savaş - helikopterden ateş - al bunu, al bunu bunu da al... (2.tokat)
    Keskin nişancı - çocuk - vur beni, vur beni... (3. Tokat)
    #234476 sekeseke | 4 yıl önce
    0film 
  8. filmi izleyenlerin yanış anladığını düşünüyorum.

    işte benim fikrim;

    1987'de film ilk gösterime girdiğinden bugüne kadar film severlerin gönlüne taht kurdu. genel olarak film iki parçaya ayrılıyor, ilki eğitim aldıkları kışla ve ikincisi vietnam. kubrick'in bu başyapıtı ilginç bir şekilde vietnam savaşı ile alakalı değil. aslında bakarsanız bu bir savaş filmi bile değil.

    savaş kavramı kolaylıkla başka bir şeyle değiştirilebilir ve ana fikirler hala geçerliliğini korur. Film, birliklerin soğukkanlı bir ölüm makinesine dönüşmesini sağlayan insanlıktan çıkarma ve bireysellik kaybını gözler önüne seriyor. ordu kurumsaldır; her bir piyade artık insan değil bu kurumsal makinenin içindeki ufak bir dişli, önemli olan şey sistemin düzgün çalışması. bana kalırsa en çok yanlış anlaşılan ve kubrick'in parladığı yer burası.

    filmin açılış sahnesini hatırlayacak olursanız; bütün bireyler sıra sıra oturtulmuş saçları kazılıyor. bireylerin yüzlerindeki çocuksu bakışlar, gülümsemeler yavaş yavaş kayboluyor ve bireysellik öldürülüyor. aslında kendilerini karşılaşacakları kötü şartlar için hazırlıyorlar onları insan yapan özelliklerinden sıyrılıyorlar. çünkü cephede kurşun kulaklarınızın yanından geçerken bireysellik sizi hayatta tutmayacak.

    bu ilk sahne karakterlerin tanıtımı için mükemmel bir örnek. isim, yaş, etnik ve sınıf hiç bir şey yok. bireysellik namına yakaladığımız tek şey eğitim çavuşu hartman'ın askerlere taktığı lakaplar. bu perdede hartman acemi askerleri acımasızca aşağılamasını görüyoruz; bu, kişinin öz haysiyeti ve öz değeri duygusunun tam kalbinden vuruyor ve kişi kendi değerini sorgularken buluyor. kişinin aşağılanması onu şiddete ve kurumsal düzene karşı savunmasız hale getiriyor. bu sayede itaat edecekler ve zamanı geldiğinde öldürmek için tereddüt etmeyecekler.

    Hepimiz, piyade Pyle'ın maruz kaldığı aşırı zorbalık ve hedeflemeye sempati duyabiliriz, ancak benimsememiz gereken bakış açısı bu değil. Hartman soğuk ve serttir. Hiçbir zaman sempatisi ve yumuşak duyguları yoktur ve acemilere vermeye çalıştığı tavırlar bunlardır. "Eğer asker eğitiminden sağ çıkarsan... bir silah olacaksın, savaş için dua eden bir ölüm bakanı olacaksın. Ama o güne kadar… sen bu dünyadaki en düşük yaşam formusun! Siz insan bile değilsiniz!

    pyle birlikteki en kötü asker, sisteme dahil olmakta ve denizci piyade üniformasına uyum sağlamakta çok zorlanıyor.
    Hartman'ın birliklerini insanlıktan çıkarma şekli, başlangıçta çok komiktir, ancak sahne ilerledikçe çok daha üzücü ve karanlık hale gelir ve özellikle pyle'ı suistimal etmesi; pantolonu aşağıda, şapkası geriye dönük ve baş parmağı ağzındayken diğer askerlerin arkasında yürümeye zorlar.

    haftalar ve aylar süren fiziksel/psikolojik şiddet pyle'ı insanlıktan çıkarmış amerikan ordusundaki soğuk kanlı mükemmel ölüm makinesine dönüştürmüştür. bu hartman'ın suistimal programı joker, cowboy ve diğerlerinden ziyade pyle üzerinde çok etkili oldu ve hartman'ın istediği askere dönüştü. hartman kendi başarısının kurbanı olmuş eğittiği asker tereddüt etmeden onu öldürmüştür.

    herkes pyle ve hartman'ın ilişkisine yoğunlaşırken bir noktayı daha kaçırıyor. o da joker. küçük de olsa bireyselliğini elinden bırakmayan bir iki karakterden biri. joker, hz.meryem'e inanmadığı için hartman tarafından saldırıya uğruyor. hartman'ın en büyük hatası belki de joker'i takım lideri yapmak. hartman, joker'in kişiliğini ve bireysel ruhunu yok etmek yerine onu istemeden cesaretlendiriyor ve kişiliğini korumasında yardımcı oluyor.

    hartman, pyle'ın kişiliğini yok ederek onu sistemdeki bir çarka dönüştürmek istiyor ama bu dönüşümde bir şeyler yanlış gidiyor. pyle aslında animal mother gibi katil olma yolunda güzel bir yolda gidiyordu. bu iki karakter birbirine çok benziyor; siyah saç, aynı boy neredeyse aynı donuk bakışlar. animal mother'ın miğferinde 'ben ölüm oldum' yazıyor ve amaç pyle'ın da böyle bir ölüm makinesine dönüştürmek için ideal bir karakter.

    pyle zamanla dikkatli, tereddüt etmeyen askere dönüşüyor. kısa sürede m14 söküp takabiliyor, yetenekli nişancı olduğu ortaya çıkıyor hartman bile övüyor. ancak pyle sadece hartman tarafından şekle sokulmadı joker de çok etkili oldu. joker hartman gibi pyle'ın gerçek asker olması için yardımcı oluyor ama onu ezmek yerine karizmasını zekasını kullanarak ölüm makinesi olma yolundaki gidişatı baltalıyor. pyle'ın hartman'ı vurmasından önce aklı joker'in bireyselliği ve hartman'ın idealleri ile çatışıyor.


    joker'in maruz kaldığı şeyler de var. kendi kişiliğini korurken hartman'ın öldürme içgüdüsü de bünyesine ekleniyor. vietnamdayken üzerinde barış simgesi taşıyor ama miğferinde 'öldürmek için doğdu' yazıyor. joker ve pyle burada birbirine çok benziyor. ancak hartman'ın ideal asker tereddüt etmez öldürür fikri pyle'da işe yararken joker'de işe yaramıyor. vietnamlı keskin nişancıyı vurmaya çalışırken hata yapıyor ve silahını ateşleyemiyor. 'eğer öldürme içgüdünüz kesin ve güçlü değilse tereddüt eder ve o an öldüremezsiniz.' der hartman.

    başka bir asker nişancıyı vurur ve ağır yaralar. ancak joker'in yapması gereken bir şey var kendisi de fark etmiştir. pyle gibi joker'de içinde azıcık kalan insanlığı öldürmek için yerde yaralı yatan çocuk askeri vurmak zorundadır. tetiği çektikten sonra onu kutlayan askerlere bakar ancak masumiyetini kaybettiğini artık eskisi gibi olmayacağını o da fark etmiştir.

    filmdeki en büyük ironi sonra yaklaştığımızda öldürmeye programlanan askerlerin çocuk şarkısı söylemesiydi. o askerler bir şeyler kaybetti ve asla geri alamayacaklar; artık hiç biri masum değil.

    #274272 naberlansozluk | 3 yıl önce
    0film 
  9. izledikten sonra askere gittiğinizde filmde gördüğünüz elemanların aslında tsk bünyesinde de yer aldığına şahit olabileceğiniz film.

    aslında ordu dediğin her yerde aynı bir bakıma...
    0film