malay yarımadasının güneyi ile borneo adasının kuzeyindeki bölgelere sahip uzak doğu ülkesidir. Nüfusunun %90 kadarı başkent kuala lumpur şehrinin olduğu malay yarımadasında yaşar. Nüfusu 25-26 milyon civarıdır. Ülkede tropikal iklim hakim olup bol yağış alır. Nüfusun %65’ini malay halkı oluşturur, ardından en fazla sayıyı %25 ile çinliler takip etmektedir; onları da %7 ile hint kökenliler takip ediyor. Ülke, İngiltere benzeri bir yönetim anlayışına sahip olsa da söz hakkı tamamen malay kökenlilerdedir. Bunun da etkisiyle resmi dili malayca ve ülkenin resmi dinini İslamiyet olarak belirlemişlerdir. Resmi olarak anayasayla koruma altına alınan bu maddelerin yanında ülke içindeki farklı etnik ve inançtaki insanların da hakları anayasayla güvence altına alınıp bu konularda ciddi bir serbesti tanınmıştır.
Dönem dönem ülkemizde gündeme gelen bir ülkedir. Gündeme gelme sebebi ise Malezya modeli islami anlayış ile yönetilen ülkenin her anlamda islam ülkelerine nasıl rol-model gösterilmesi gerektiği üzerinedir. Aslında %35 gibi Müslüman olmayan bir kesimi düşündüğümüzde malezya’ya mal edilen Malezya tipi şeriatın çok da gerçekçi olmayacağını tahmin etmek pek de zor olmasa gerek. Hatta tam tersine türkiye’dekinden çok daha fazla inanç çeşitliliğinden bahsetmek gerek ki bu birlikteliği nasıl sağladıkları üzerinde durmak çok daha sağlıklı olacaktır. Özellikle bazı medya kuruluşları vasıtasıyla gelgeseller aracılığıyla şeriat propagandası yapılan ülkenin tam anlamıyla laik olduğunun altını çizmekte fayda var. En azından ülkemizden daha laikler.
"allah kelimesini sadece müslümanlar kullanabilir" gibi bir yasaya sahip ülke.
tanrı kavramı için malayca'da başka bir kelime bulunmadığı için hristiyanlar da mecburen "allah" kelimesini kullanıyormuş. arap hristiyanlar'ın yaptığı gibi.
ama hristiyanlar'ın bu yaptığına da müslümanlar ayaklanmış.
en sonunda hükümet hristiyanların allah kelimesini kullanmasına izin vermiş.