-
Bir bütünü iki veya daha çok parçaya ayırmak, taksim etmek.
Örnek kullanım: Bir domates aldı, çakıyla dörde böldü. (N. Cumalı) -
Birliğin bozulmasına yol açmak, parçalamak. -
Bir niceliği iki veya daha çok eşit parçaya ayırmak.