çok uzun bir süre tıp dünyasının varlığını kabul etmediği ama alternatif tıp yöntemlerinin yayılmasıyla birlikte, bir nebze daha kabul gören, kaslarda uzun süre devam eden ve vücutta git gide yaygın ağrılara sebep olabilen bir romatizma türü.
Fibromiyalji hastalığı ilerlediği takdirde bazı hastalarda ağrılar gittikçe artar ve kişi artık ayağa kalkamaz hale gelir. bazen de yumuşak doku romatizması veya kas romatizması olarak bilinir. ancak hastalığın tam olarak neden meydana geldiği bilinmemektedir ve tam olarak da bir tedavisi yoktur. Fibromiyalji hastalığı hem kadında hem de erkeklerde görülebilen bir hastalıktır. Özellikle kadınlarda 25-55 yaş aralığında görülür.
belirtileri arasında
-boyun, bel, kol, bacak, diz ve ellerde ağrı
-Güçsüzlük, bitkinlik, enerjisizlik
-Sabah yorgunluğu ve tutukluğu.
-Uyuşma, karıncalanma ve keçelenmeler
-Kas ve kemiklerde uzun süreli şiddetli ağrılar
-Kabızlık, gaz, bağırsak spazmları, şişkinlik
-Ağrılı ve sık idrara çıkma
-Hava açlığı, çarpıntı, göğüs ağrısı
-Depresyon ve bunaltı hali
-Baş ağrısı
tanım bitti. gelelim kişisel tecrübelerime. bu meret öyle bir şey ki, 8-9 saat uyku uyusam bile bütün gece dayak yemiş gibi uyanıyorum. eklem ağrılarım ancak öğleden sonra 3-4 gibi hafifliyor. sonra gece yatmaya yakın yine başlıyor. çözümü düzenli spor diyorlar ama bende bana mısın demedi. nörolog, beyin cerrahı, ortopedist, fizik tedaviciler, dahileyiciler, psikologlar, psikiyatrlar, alternatif tıp uzmanları, akupunktur, manuel tedaviciler, hacamat, şişe çektirmek aktardan alınan her türlü çöp yaprak kök ot bok suyunu denedim.
stres en büyük tetikçisi diyorlar, haklılar. stresli olduğum dönemlerde ağrılar daha kötü oluyor. ama bu devirde stresten ne kadar uzak durabiliyoruz? ve bir de nemden uzaklaşınca biraz daha rahat ediyorum. anladığım kadarıyla benim için çözümü sıcak ve kuru bir ıssız bir adada, dünyadan ve insanlardan uzak, kedilerimle birlikte, hiç çalışmadan, her gün masaj yaptırarak yaşamak. *
astarı yüzünden pahalıya gelen, düzelmeniz için hiç ihtimal olmayan tedavi yöntemlerinin tavsiye edildiği hastalık çeşidi.
doları ben mi arttırdım? ülkenin içine ben mi xıçtım? milletin geleceğini ben mi çaldım, kendi hayallerimi ben mi yıktım? evet işte endikasyonlarını okudunuz.
normal insanım ben, nerden çıktı bu şimdi diye düşündürecek kadar alakasız çıkıverir. kafasına göre bir nokta bulur ve orayı tutar. mecaz gibi düşünmeyin, ayı gibi elli biri tutmuş da sıkarmış gibi tutar. bir sabah bir bakarsınız yok, aa ne güzel derken, 1 hafta sonra olmadığı günlerin de acısını çıkarırcasına yapışır. pantolonunuzu çekemezsiniz o derece.
sıcak su torbası, ısıtıcı bant, kas gevşetici, bitki çayı falan derken en son parayı verir doktora gidersiniz. o da size sıcak su torbası, kas gevşetici falan verir. kimsenin farklı bir şey yapamayacağı kadar boktan bir hastalıktır yani. fizyoterapi deneyin der, parayı verir denersiniz. fizyoterapist de bunların yanına ısıtıcı bant, sıcak ve kas gevşetici falan tavsiye eder. döndük geldik aynı yere.
geçen yine hortladı ama gitmiyor bu sefer, rahmetli suna pekuysal'ın son dönemi gibi oldum yemin ederim, evde yamuk yumuk geziyorum. (benzetmemi "quasimodo" olarak da yapardım da bizden olsun istedim. o zaman renk)
e biliyorum ama yine de dayanamadım gittim doktora, dedi ki sıcak su torbası, kas gevşetici falan... bir de haber izleme, gazete okuma, müzik dinle, masaja git, dostlarınla kahve iç, mümkünse de tatile çık. faturalar? çocuk? ev? iş ?
masaj sordum 300'den başlıyor 1 saati. fizyoterapi 1600 lira kür hali. tatili söylememe gerek yok sanırım.
şimdilerde kas gevşeticimi içip, sıcak su torbamla aşk-ı memnu izliyorum. bir tek haber izleme tavsiyesine uyabildim çünkü. ha neden aşk-ı memnu diye sorarsanız onu da tam bilemesem de, sanırım sadece son 20 bölümü falan izleyebilmiştim ilk bölümleri hiç bilmiyorum o yüzden diyebilirim. firdevs'in askerleriyiz.
yoğun kas ağrısı, halsizlik ve yorgunluk şikayetleri ile kendini gösteren bir hastalık. tedavi için uzun yol alınmasına karşılık kesin bir tedavi sonucu vermeyen hastalık olmuştur.
family guy'da hakkında lois ile peter'ın bir kavgasında birbirlerini tamamen sinir etmek için, birbirlerinin şah damarına basmaya çalıştıkları ve sürekli "sen bunu yaparsan ben de karşılığında bunu yapacağım!" diye birçok örnekler verdikleri bir tartışmada lois'in "eğer sen onu yaparsan ben de bütün gün sürekli fibromiyaljimden yakınacağım!" demesinin üzerine peter'ın "iyi de senin fibromiyaljin yok ki?" diye cevap verdiği, bunun da üzerine lois'in "zaten kimsenin yok!!!!" diye bağırdığı bir hastalığımsı, sözde-hastalık. kendini halsiz, yorgun, ağrılı hisseden ancak tıbbi olarak bir sorunu olmayan kişilerin, belki de psikosomatik olabilecek olan her türlü hoşnutsuzluğa bir isim bulup fibromiyalji demek ve böylece ciddiye alınmasını sağlamak istemesi gerçekten son yıllarda yükselişte, family guy da ince görmüş ve bu bayağı küresel bir olaymış. benim de internette de gördüğüm, çevremde de gördüğüm her halsiz insanın "fibromiyaljisi var", çoğunun herhangi bir tanısı da yok. tanısı olanlar üzerine alınmasın elbet ama bayağı bu konu "ya ben o işleri yapamıyorum çünkü fibromiyaljim var, ya evi temizleyemem o yüzden temizlikçi kadın tutmak zorundayım, malum fibromiyalji... ben oraya kadar yürüyemem taksiye binelim çünkü bilirsiniz ya, fibromiyalji... aslında neler yaparım da onu yapamıyorum canım çünkü fibr..." diye hiçbir şey yapmamanın bahanesi yapıldı bile bizim neslin çoğu insanı tarafından.
edit: imla. çok uzun uzun cümleler kurarken epeyce karışmış cümlecikler birbirlerine. en kötü imlamız böyle olsun ne diyelim.