Berbat bir şey. Şuan kendimi kitap okurken bulmak yerine dizi-telefon-boş boş durmak üçlemindeyim. Artık bu iş beni iyice sıkmaya başladı. Yarından itibaren her işimi düzenli yapmaya başlayacağım. İlk zamanlar zorluk çekeceğimi biliyorum ama mecburum, Düzen şart.
Konuya dönecek olursak, bilerek değil de elden gelmiyorsa basit bir çözümü var; ilk önce her gün 1 (yazıyla söylüyorum: bir) sayfa kitap okuyoruz. Bu 1 hafta devam etsin, daha sonra 3-5 sayfa gibi bir şey, daha sonra 7-10 sayfa arası diyerek ulaşabileceğimiz en üst seviyeye ulaşıyoruz. Bu kadar.
Ha yok ben bundan memnunum diyorsanız benim için hava hoş.
Benim yaptığımdır. Hikaye veya herhangi bir durumdan beslenen kitaplar bir şey katmıyor sadece güzel bir film izlemiş hissi veriyor. İdeolojik veya bilgi veren ansiklopedi kitapları da çok ağır dilli ve ağır tempolu oluyor. İçine girmem zor oluyor yani.
Kitap okumanın en zor kısmı başlamaktır zaten. O ilk baştaki sıkıcılığı atlatırsan devamı da gelir. Benim için o yüzden özel olarak zaman ayırmam ve kafa yormam gereken bir şey olarak görüyorum. Uzuncana bir progressive rock şarkısı dinlemek gibi.
Dolayısıyla okumuyorum ama okumaya karşı değilim kesinlikle. Canım isterse okurum ama bunun bir aşağılık kompleksine vurulması hoşuma gitmiyor. Bu bir eksiklik değil kardeşim bir kere.
Öğrenmek isteyen adam bulur zaten bilgiyi. Teknoloji çağında yaşıyoruz, ben her merak ettiğimi öğreniyorum internetten. Makale de okuyorum, dizi de izliyorum film de Youtube'dan faydalı içerikler de.