sensiz geçmiyor bugünler, biliyor musun? yüreğine beni soruyor musun? öyle yalnız kaldım biliyor musun? türküler söyledim sana, duyuyor musun?
yıllar oldu oralardan çıkamıyorsun bağlanmış elin ayağın, kaçamıyorsun...
bir kuş oldun gökyüzünde uçamadın sen nehir oldun ırmak oldun taşamadın sen çocuk oldun sokaklarda oynamadın sen doğdun da büyüdün amma, yaşamadın sen...
yıllar oldu oralardan çıkamıyorsun (sen) bağlanmış elin ayağın, kaçamıyorsun...
" Erdal Eren, 30 Ocak 1980’de Milliyetçi Hareket Partili (MHP) Bakan Cengiz Gökçek'in koruması Süleyman Ezendemir tarafından vurularak öldürülmesini protesto eden grubun içindeydi. 2 Şubat 1980’de düzenlenen bu gösteride gözaltına alınan 24 kişinin arasındaydı. Gösteri sırasında çıkan çatışmada er Zekeriya Önge öldürülmüştü. Önge’yi öldürmekle suçlanan Erdal Eren, bu suçlamayı kabul etmedi.
Eren, 19 Mart 1980’de idama mahkûm edildi. Milli Güvenlik Konseyi tarafından onaylanan karar, 13 Aralık 1980'de Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi'nde infaz edildi. "