manisa'da kendisiyle tanışma fırsatım olmadı maalesef. arkadaşımı ziyaret ettiğimde evinin önünden geçmiştim. kapısını çalıp, "ihsan halaa ben geldim," diyerek seslenmek istemiştim. dönüşte pencerenin aralığından televizyonun ışığını görebilmiştim. yanımdaki arkadaşıma,"ihsan hala televizyon izliyor," diyip ayakkabımın ucuyla çakıl taşlarını fırlatmıştım. onun orada çekyatlı kanepede dizlerini kırarak televizyon izlerken ki hali, yeryüzündeki bütün yalnızlıklardan daha yalnızlıktı. son baktığım o pencereyi çok özlüyorum..