öğütülmüş kahve için kullanılan en pratik demleme araçlarından biri. içerisindeki süzgeç sayesinde demleme sonrası kahve tanecikleri kahveden ayrılır ve kahve içime hazır hale gelir. kişisel olarak ideal demleme sürem minimum 5-7 dakikadır. kimi zaman çıldırıp 10-15 dakika demleyip leziz aromalarla sevişmişliğim de vardır.
ek: plastik aksamı kahveye temas eden french pressler zaman içerisinde koku yapmaya başlıyor. kırmadan uzun süre aynı demliği kullanacağına güvenenlere tavsiyem cam ve metalden üretilmiş olanlar.
Kontrolün tamamen demleyen kişide olmasının getirmiş olduğu ayrıcalığın yanı sıra, pratik olmasıyla da gönlümde apayrı bir yere sahip olan kahve demleme ekipmanı.
Peki, tam olarak nedir bu ''ayrıcalık'' diye sorarsanız şayet, şu şekilde açıklamak isterim:
french press için kullanılmakta olan yaygın bilinen coarse veya medium-coarse öğütme oranlarının aksine, çok daha ince öğütülmüş olan espresso ve hatta türk kahvesi oranlarıyla dahi bir french press hazırlanabilmesi. Bu sayede kahvenin aromasının, tadının ve ideal kafein ekstraksiyonunun mükemmelliği eşliğinde bir kez daha kahveye aşık olmamak kaçınılmaz oluyor haliyle.
Bunun içinse, yine bilinenin epey dışında olan bir french press yöntemi uygulayacağız.
öncelikle kişinin, ideal kahve oranına kavuşması gerekmekte. Şuradaki görselde de görüleceği üzere, french press için her 1g. kahveye 11ml. su ekleyerek demlenen kahve sert içimli, her 1g. kahveye 17ml. su ekleyerek demlenen kahveye ise normal içimli kahve diyebiliriz.
Bu belirlediğiniz oranlara göre artık french press'imizi hazırlamaya başlayabiliriz:
Öncelikle french press ve kupamız kaynar sudan geçirilir. ardından belirlediğimiz oranda kahveyi french press'e ekleriz.
Kaynayan suyun altını kapatıp yaklaşık 30 saniye veya 1 dakika bekleyebiliriz. eğer suyu kaynattığınız ekipmanda çok fazla su var ise su, haliyle biraz geç ılıyacaktır. yani bu yüzden 1 dakika kadar da bekleyebilirsiniz.
sonra suyumuzu french press'e ekleriz, ve pistonu french press'in ağzını kapatacak şekilde üstüne yerleştiririz. pistonu aşağıya indirmeyeceğiz, burası epey önemli. sadece üstünü kapatacağız. böylelikle kahve sıcaklığını korumuş olacaktır.. bu aşamada tam olarak 4 dakika bekleyeceğiz. Suyu döker dökmez zamanlayıcıyı açmanız gerekir.
4 dakika sonrasında french press'in kapağını açıp, kahvenin yüzeyinde yüzen kahve taneciklerini bir tahta kaşık yardımıyla yavaşça, 3,4 kere karıştıralım. bu sayede french press'in yüzeyinde yüzen kahve tanecikleri yavaşça french press'in tabanına doğru seyahat edeceklerdir. bu aşamada kahve tanecikleri tabanda olacağı için, ekstraksiyon epey azalacaktır. yani, kahvenin aşırı demlenmesi, ve böylece tadının kötüleşmesi gibi bir durum söz konusu olmayacaktır.
Peki, şimdi? hepimizin bildiği neydi aslında? kahveyi 4 dakika demle, sonra pistonu indir ve kupaya koy; değil mi? pek tabii öyleydi. ancak burada bambaşka bir teknik devreye giriyor: tahta kaşıkla üst kısmı hafifçe karıştırdıktan sonra tam olarak 5 dakika daha demlenmesine izin vereceğiz. bu sayede kahvemizin, sahip olduğu bütün o leziz aromasını ve güzelliğini kahve ile bir bütün haline gelmesini sağlıyoruz.
5. dakikanın sonunda pistonu, kahve ile temas etmeyecek kadar çok az aşağıya indireceğiz. ardından kahveyi yavaşça kupamıza ekliyoruz.
peki bu, pistonu tamamen indirmeme olayı nedir, veya ne alaka diye sormamak elde değil, haklısınız. Şöyle ki; pistonu tamamen indirdiğimiz zaman kahve taneciklerinin filtrenin arasından kupamıza doğru sızması kaçınılmaz oluyor. ancak bu teknik ile, hali hazırda tabanda yer alan kahve tanecikleri, pistonu tamamen aşağıya veya kahve ile temas edecek kadar indirmediğimizden dolayı oluşturmuş olduğu düzeni koruyorlar; böylelikle de kahvenizi kupaya eklerken kupamızda oluşacak olan tortu oranı inanılmaz derecede az olacaktır.
*** Phew! epey uzun bir entry oldu galiba. severek ve zevkle yazdığım için zamanın nasıl geçtiğini idrak edemedim doğrusu. Denemek isteyenlere şimdiden afiyet olsun efendim. esen kalmanız dileğiyle. iyi akşamlar.
yıllar önce dünya kahve başkenti ilan edilen "Melbourne" şehrinde geçirdiğim bir yıl sonucu, tamamen işe yaramayan ve lüzumsuz olduğunu öğrendiğim alet. gerçekten de size sunduğu bir şey yok arkadaşlar, kahvenizi ya mokapotta ya da kahve makineniz var ise orada yapın kupanıza doldurun ve afiyetle için
Günlük ortalama 4-5 defa kullandığım, pratik bir kahve demleme aparatı. Basit kullanım, düşük maliyet gibi sebeplerle filtre kahveye geçenlerin genellikle ilk adımı oluyor benim gibi. Ben bu adımda gayet mutlulukla duruyorum uzunca bir süredir.