1. 8 bacaklı, kabuksuz, omurgasız Deniz canlısı. Büyük gözlerinin yanı sıra 3 kalbe sahip olan bu canlı, gelişmiş bir beyne de sahiptir.
    media0.giphy.com/...
    #745 Trafalgar | 8 yıl önce
    0hayvan 
  2. 8 bacaklı diye geçer her yerde. evet sekiz bacaklı gibi görünür ama aslında 7 bacaklıdır, 1 tane de üreme organıdır. eğer bir yerde salatasını yiyorsanız 8 bacağın hepsini size servis etmiş olabilirler bunu anlamanız biraz zor olur. ama eğer kızartması geliyorsa masaya bacaklar üzerindeki zantuzları kontrol edin, eğer vantuz varsa sorun yok, o bacaktır, eğer vantuz yoksa geri gönderin hemen.
    #126253 11001 | 6 yıl önce
    1hayvan 
  3. kafadanbacaklılar ailesinden bir deniz canlısı. ismini antik yunanlılar vermiş. octopus. octo sekiz demek. miken ve antik yunanda duvar süslemesinden takıya kadar pek çok alanda dekoratif olarak ahtapotlara yer verilmiş. hatta gorgonların en tanınanı medusa tasvirinde bile ahtapotlardan esinlenildiğine dair teoriler var. yılan saçlar aslında ahtapotun kollarıymış.
    #126312 laedri | 6 yıl önce
    0hayvan 
  4. 3 kalbi olan bir o kadar da zeki olan ama maalesef yalnız yaşayan bir canlı türü. Ahtapotlar gruplar halinde yaşamazlar. Bu nedenle her biri çevik davranışlarıyla av olmaktan kaçarak türlerini kontrol altında tutarlar. Bu nedenle süper avcılar olarak bilinirler Zeki olmalarının temelinde de tek başına yaşam sürdürebilmenin zorlukları yatıyor olabilir. kendileri tarkan filmlerinin unutulmaz kahramanlarıdır :)))) güzel bir deniz canlısı.
    #126359 aptiisakrak | 6 yıl önce
    0hayvan 
  5. Kafadan bacaklılardan, dokunaçlı bir tür mürekkep balığı (Octopus).
    #126393 tdk | 6 yıl önce
    0hayvan 
  6. bilim insanlarını sürekli şaşırtan, genetik yapısının farklılığı nedeniyle "uzaylı" yakıştırmasını almış deniz canlısıdır.
    "uzaylı" yakıştırması, sıra dışılığını vurgulamak için "farklı" anlamında kullanılmıştır. Gerçekten de kanlarının mavi olması, sadece omurgalı canlılarda bulunan sinir sistemine sahip olmaları, renk değiştirebilmesi, kaybettiği uzvunu tekrar üretebilmesi, dahası duygusal ve bilişsel beceriler sergilemesi oldukça ürpertici özellikler. Ahtapotlar problem çözebiliyor ve bu çözümleri hatırlayabiliyor, yani öğrenebiliyorlar.
    Kendisi şuradaki gibi alet kullanabilir, insanları birbirinden ayırt edebilir, onlarla ilgili deneyimlerini hatırlayarak buna göre tutum takınabilir.
    İşin biyolojik kısmını anlatmaya benim bilgim yetmez, şurada oldukça detaylı bir yazı var. 'Çok anlamam, şöyle bir bakayım' diyorsanız da bunu okumanızı öneririm.
    Özetle ayırt edici özellikleri şunlar: gen diziliminin farklı olması, (ki diğer canlı türlerinden ciddi olarak ayırıyor) daha küçük ve daha çok sayıda genoma sahip olması (insan genomuyla kıyaslanıyor), ve en önemlisi sıçrayan genlere sahip olması yani gen düzenlemesini değiştirebilmesi (bir kere daha ürperdim).


    #126450 uyurgezer | 6 yıl önce
    0hayvan 
  7. tam teçhizatlı bir deniz hayvanı. sekiz kolu olan bu manyağın kollarının ayak, dokunaç, bacak olarak adlandırılması biyolojiye hakarettir. bir kafa ve bu kafaya bağlı sekiz adet koldan oluşurlar.

    çok çabuk sıkılan hayvanlardır ahtapotlar. bir ahtapotu zengin güzelliklerin olduğu geniş bir alana koyarsanız normalinden daha fazla büyüyecek ve öğrenecektir. böyle bir ortamda hafızaları da çok iyi gelişecektir.

    ahtapotlar yalnız yaşayan canlılardır fakat ara sıra birbirlerine denk gelirlerse yahut aynı ortama konulurlarsa hemen hiyerarşik bir yapı oluşturup çatışmayı önleme gayretine düşerler. iletişim kurdukları saptanmıştır. az sonra anlayacağınız üzere: "savaşma seviş"

    ahtapotlar diğer ahtapotların cinsiyetini kavrama konusunda yetersizdirler. iki ahtapotu alıp aynı yere bırakın... cinsiyeti fark etmeksizin çiftleşmeye koyulacaklardır. otuz, hadi bilemedin altmış saniye sonra eşcinsel bu temas son bulur. bazıları vardır ki günlerce sürermiş. abi bi el at: (bkz: )(!!)

    ahtapotların çiftleşmesi oldukça nazik bir şekilde gerçekleşir. erkek ahtapotun sekiz kolundan birisi çiftleşmek içindir. bu kolda bir oluk ve kavramaya yarayan isimli bir burun, çıkıntı yer alır. bu çıkıntı bazı ahtapotlarda (çoğunda) kanla şişer; çoğu memeli penisinde olduğu gibi. erkek ahtapot bir demet spermi (çiçek gibi anlatalım, nazik dedik) dişinin haznesine yerleştirir. bu hazne kafa kısmında bulunur. nerede olabilir ki başka? hatta bazı ahtapot türlerinin dişilerinde haznenin kendisi kafa kısmıdır doğrudan. bu sırada kırılır ve haznede kalır. erkek yoluna devam eder ama birkaç ay sonra ölecektir. dişi ahtapotlar çoğu uzvunu (çoğu dediysek 8 kolunu da) yenileyebilir. erkek ahtapotlar da bu özelliğe sahip olmakla beraber 'ya sahip olan çiftleşme kolunu yenileyemez, yeni bir çiftleşme kolu üretemez.

    erkek çok daha nazik ve dramatik bir çiftleşme anı gerçekleştirir. çünkü dişi abalı ahtapot kendisinden tam 40.000 kat daha büyüktür. :/ erkek abalı ahtapot dişinin üzerine çiftleşme kolunu bırakır ve ölmek üzere uzaklaşır. dişi bu durumun farkına bile varmaz. bir hamsinin balinaya olan aşkını düşünün... kopan kol dişinin solungaç oluğuna girer. yumurtaları olgunlaşıncaya kadar burada bekler bu güzel kol. vakti geldiğinde dişi ahtapotumuz kolu parçalara ayırır ve spermi yumurtalara dağıtır.

    ahtapotlar zeki hayvanlardır. yeteneklidirler de... iki kolunun üzerinde insan gibi yürüyenleri de olabilir. adeta bir edasıyla... bazıları saatte 40 kilometre hız bile yapabilirler. yine bazıları kendilerini zor durumlarda suyun dışına fırlatacak kadar hızlıyken, suyun üstünde bir süre uçabilirler de. en güzeli de bu ahtapot kardeşlerimizin iskeletleri olmamasından dolayı her delikten geçebilmeleridir. yani abartı olmamak koşuluyla ortalama bir ahtapot zeytin büyüklüğünde bir delikten geçebilir.
    #155757 laranja | 6 yıl önce
    0hayvan 
  8. denizin derinliklerinde hayatta kalmak için, birçok hayvan ve insanlardaki demir bazlı kanın aksine hemosiyanin denen bakır bazlı kana sahiptirler. bu yüzden de kanları mavi renkte olur.
    derinlerde su ısısı çok daha soğuk ve oksijen daha az olduğunda, bakır oksijeni hemoglobinden çok daha etkili taşır ama bunun da dezavantajları vardır tabii. ortamdaki suyun ph’ı fazla düşerse, kanda yeterince oksijen dolaşımı yapamaz. bu yüzden de dan kaynaklanan okyanuslardaki asitleşmenin artması ahtapotların geleceği için kötü haber demektir.
    #159434 lachattenoire | 6 yıl önce
    3hayvan 
  9. (bkz: )
    #159496 laedri | 6 yıl önce
    0hayvan 
  10. öyle kayalara vurarak köpürtmeye gerek yok. buzda bekleterek öldüreceksin, gerekirse kabonatta bekleteceksin. bitti.

    alüminyum folyoya millet karşı ama en hası onda, közü sakinleşmiş mangalda pişiyor. o kadar hasara razı gelirim.
    #159659 son kurtadam | 6 yıl önce
    0hayvan 
  11. 8 kollu bir canlıdır. kollarından biri kopar ise tekrardan çıkacaktır 3 kalpli olmalaları ve renk değiştirmeleri en ilginç özellikleridir.
    #163365 nick koymayi unuttum | 5 yıl önce
    0hayvan 
  12. ızgarısı orgazmik bir lezzet olan deniz canlısı; ege'den çıkanı denizin karşı yakasında, adalarda en olmadı bozcaada'da yenmeli. her ne lezzetine karşı koyamasam da, bu kadar zeki bir hayvanın gıda olarak tüketilmesi kulağa doğru gelmiyor.

    ayrıca homoseksüelliğin sık rastlandığı hayvan türlerinden biri; ve yapılan deneyler oldukça zeki bir hayvan olduğunu kanıtlar; örneğin şişenin içindeki besini şişenin tıpasını açıp almayı akıl edecek kadar aklı vardır.

    earthlingnature.wordpress.com/... - mavi halkalı ahtapotlar ile ilgili bir yazı
    www.youtube.com/... - bu hayvanlar için adanmış bir youtube kanalı, laboratuvar ortamında ahtapotların karmaşık problemleri nasıl çözdüklari üzerine.
    #265251 aigai | 4 yıl önce
    0hayvan 
  13. nin hammaddesi olan hayvan.
    0hayvan