1. İçten bağlılık.

    Örnek kullanım: Nerede sadakat beklersek orada ihanete uğrarız. (A. Ş. Hisar)
    #102373 tdk | 7 yıl önce
    0genel terim 
  2. Sağlam, güçlü dostluk.
    #102376 tdk | 7 yıl önce
    0genel terim 
  3. içten bağlılık, kendini ait hissetme. sadakatın temelinde birliktelik bilinci ve sorumluluk duygusu vardır. bu iki temel üzerine kurulu her türlü ilişkide - iş ortaklığı, örgütsel bağlılık, ikili ilişki, arkadaşlık- çıkabilecek problemler çok rahat çözüme kavuşturulabilecektir.

    bir diğer önemli husus da sanırım amaçlarımıza, hedeflerimize, davamıza kendi irademizle bağlı kalabilmeyi başarmaktır. koşullar değişse bile adanmışlığın sürekliliği sağlanmalıdır.

    adanmışlık sevgi ile beslenerek bir zihniyet haline dönüştürülmelidir. zira sevginin olmadığı yerde bağlılık da uzun süreli olmayacaktır.
    #134134 esinti | 6 yıl önce
    0genel terim 
  4. Günümüz dünyasında kalmayan şey. En yakın arkadaşlarımdan biriyle bunun kavgasını etmiştik.

    Ulan hem seviyorum diyorlar kızları hem de off be göte bak falan. Ulen dürüst olsanıza yavşak oğlu yavşaklar. Belki o kızı uzaktan uzaktan üzüle üzüle izleyerek seven birisi ile çok güzel bir hayat yaşayacaklar. Ne kızın bahtıyla oynayıp hayatından zaman çalıyorsun.

    Ama burda en büyük kabahat hanımların. Kusura bakmayın ama çoğunuz salaksınız. İnsan seçmede çok kötüsünüz. İki süs, hediye, küpeli tarz birine, kasa, arabaya, köpeğe, kediye düşüyorlar hemen. Hiç bu adam kimdir ne yapar hayat görüşü zevkleri falan yok. Öyle olursa dayak da yersiniz, aldatılırsınız da, sağda solda "oğlum hatunu şöyle siktim böyle siktim" konulu hikayelere de girersiniz.

    Sadece karşı cinsle ilişkide değil erkekler arası kardeşlik falan gibi şeyler de kalmamış. Herif bir kız uğruna seni satarım diyor şakayla karışık. Sürekli bir dediğime ters gitmeler falan, bilmiyorum da yakın arkadaş dediğim bazı kişileri de bir gözden geçireceğim yakında

    Takıldığı mekanda mafyacılık oynayan mı, onbeş yaşında kız da olsa sikerim diyen pedofili orospu evlatları mı dersin her şey var anasını satayım.
    Tabi öyle ortamda hapis kalırsan kendini geliştiremezsin.

    Neyse çok doluyum sözlük. Hayat beni her geçen gün şaşırtıyor. Kürkçü dükkanı tabiri doğru bir şey. Sana en yakın birkaç insan ve ailen dışında herkesi siktir edeceksin. Etmesen de öyleymiş gibi davranacaksın. Hatta ve hatta aileni dahil bazen siktir edeceksin.

    Herkes yalnız bu hayatta onu gördüm. Keşke daha acımasız biri olup mutlu olabilsem ama olmuyor fazla hassasım abi.
    0genel terim 
  5. Bu kavramla topluca sorunumuz var. Her ilişkide bir arıza yaratıyor da ben hususi olarak aşk ilişkilerinden bahsetmek istiyorum.
    Çünkü benim gördüğüm genel algı şu: ne kadar benim çizdiğim sınırlarda yaşıyorsa o kadar sadakat gösteriyordur.

    İnsan ne zaman aldatmış olur? Bunun ölçütü her ilişkide aynı mıdır? Aldatmak sadece üçüncü kişiyle yaşanan fiziksel bir durum mudur ? Yoksa daha soyut bir kavram mıdır? Örneğin çocuk sahibi olmaya çok istekli duran ve sorumluluk alacağına dair güven veren babaların çocuklar doğduktan sonra tüm sorumluluğu çalışan anneye yıkması bir çeşit aldatmak değil midir?
    Ya da taraflardan birinin karşı cins arkadaşıyla alkol alınan bir buluşma gerçekleştirmesi sadakatsiz bir tutum mudur?

    Eveet önden sorularla girizgah yapmak istedim ama benim gördüğüm biz sadakatten zerre bir şey anlamamışız. Evet her ilişki kendi içinde değerlendirilir ama bazı bariz şeyler de var. Örneğin verilen sözün tutulmaması. Bunu akşam hani sinemaya gidecektik olarak değerlendirmeyin. Uzun vadeli planlara yönelik şeyler daha çok. Yani tarafların birbirine güvenerek giriştiği geleceğe yönelik şeyler. birlikte bir evi paylaşırken gösterilen sorumsuzluk olabilir, bazen tarafların evlendikten sonra birbirine olan ilgisinin fark edilir ölçüde değişmesi olabilir, yukarıdaki örnekteki gibi çocuklu bir çift olabilir. Olabilir de olabilir. Bunlar da bir çeşit sadakatsizlik bence.
    Kaldı ki ‘seni seviyorum’ demenin bile bir ağırlığı var. Bence bu duyguyu dile getirmek bunun getirdiği sorumluluğun istendiğini söylemektir karşıdakine. Yoksa kendi kendimize de severiz, dile getirilse ne getirilmese ne. Fakat ilişkilerde sadakat mevzusu öyle komik olaylar üzerinden ölçülüp tartışılıyor ki. Bir kere yaygın hata şu. Karşıdakine sınır çizip o sınır içinde kalmasını beklemek. Yani arkadaşlarına yerli yersiz müdahale etmek olabilir, her koşul ve şartta giriş çıkış saatini sorun etmek olabilir. Kısacası evi devlet yurduna çevirmek olabilir. Zaten böyle yapa yapa karşımızdakine bize olan sadakatini gösterecek alan tanımıyoruz. E sevgilimizin etrafında dişi/erkek kuş uçurtmuyoruz ki fırsatı varken nasıl davranıyor bilelim?

    Karşımızdaki insan bizi neden aldatmıyor? Aldatacak koşullara sahip olmadığı için mi? karakterinden mi ?
    Yakalanmaktan korktuğu için mi ?
    bizimle kurduğu empati duygusundan mı ?
    gerçekten bizi partner olarak tek görecek kadar sevdiği ve istediği için mi ?

    Bir seminerde Karşı cinsle içilen iki kadeh eşler arasında ciddi tartışmalara yol açıyor diye dinlemiştim. Ona ne şüphe. Sadece evlilikte değil diğer ilişkilerde de böyle durum. Gerçekten sizi aldatması iki kadehe bağlı adamları/kadınları sürekli denetleyerek bu ilişkiyi sürdürmek istiyor musunuz ? Bu demek değil ki herkes kafasına göre yaşasın ilişkide. Bence burada şöyle küçük bir nüans var. İnsan bir ilişkideyken tek başına yaşar gibi değil partnerinin hayatındaki varlığını gözeterek yaşamalı. Ama partnerinin çizdiği sınırlar içine girmeye çalışmakla onun varlığını gözeterek yaşamak çok farklı şeyler. Siz birbirinize ne kadar uzakta olursanız olun ne yaşarsanız yaşayın birlikte o anın bir başka yaşanacağını, özlemi hissettiriyorsanız nerede ne yapıyor diye düşünmeye zaten gerek kalmaz.

    Taraflar arasında birbirlerine bu kadar müdahale etmelerine yer bırakmayacak kadar iletişimin güçlü olmasını sağlayan bir dostluk olmalı. Bu kişisel alanın anasını ağlatma olayını kendimize mi karşımızdakine mi artık neye olan güvensizliğimizden yapıyorsak hiçbir işe yaramıyor zaten. Yalan söylemek çok zor değil.
    #175667 pretending | 5 yıl önce
    0genel terim 
  6. Sadakat, ne menem şeydir bu sadakat...
    Sessiz kalmak mıdır?
    Kıyametin kopacağını bile bile...
    Ölüm gibidir sadakat pazarlığı olmaz,
    Bir kere çizgiyi geçtin mi, yoktur dönüşü...
    Ne umutlar fısıldarsa fısıldasın sana hayat,
    Çeker gider sadık kalmaz sana....
    Ama kötülük öylemi?
    Hep yanı başındadır insanın..
    Sözler verilir sözler unutulur...
    Gün gelir ihanet eden sadakat ister...
    Sadaka gibi verilmez sadakat...
    İsteyen hepsini ister...
    Sevdiğine sadık kalan adam,
    Kendinden vazgeçebilen adamdır...
    Sadakat sevdiğinin kalbini çıkarıp,
    Elinde tutmaktır...
    Ama sadakat yeğenim gerektiğinde o yüregi,
    Alıp yere fırlatmaktır...
    Sadakat ya birine koşmaktır
    ya da birinden kaçmaktır...
    Sadakat, erdem değildir esasında
    sevgiden kör olmaktır...
    Hep kaçtığın şeye,
    Eninde sonunda yakalanmaktır, sadakat...

    Yemin etmeden bir daha düşün...
    Çünkü, sadakatla başlayan herşey ihanetle biter...


    (bkz: )
    (bkz: )
    #175674 dirtylicious | 5 yıl önce (  5 yıl önce)
    0şiir 
  7. isimli romanda ve filmde irdelenen konsept.

    aslında ne kadar da pamuk ipliğine bağlı olduğu ve tamamen karakter meselesi olduğu orada gözlenebilir.
    0genel terim 
  8. Sadaka gibi veriImez sadakat, isteyen hepsini ister. Sevdiğine sadık kaIan adam kendinden vazgeçebiIen adamdır. ramiz-dayi-ve-ezel
    #175797 yoltutkunu | 5 yıl önce
    0genel terim 
  9. Maalesef bugünlerde, inci aral tarafından yazılmış bir romana ismini vermekten öteye gidememiştir.
    #191814 isthatnotokey | 5 yıl önce (  5 yıl önce)
    0roman 
  10. Satmamaktır. Daha iyi, kolaycı, cazip seçenekte bırakmamaktır. Manitaya karşı da böyledir şirkete karşı da.

    Mecburiyet değildir. Herkese sadakat sözü vermiyoruz. Sorun yine sözünden dönenlerde.
    #191818 son kurtadam | 5 yıl önce
    0genel terim 
  11. gönül bağı ve toplumsal öğreti olarak iki klasmana ayrılabilecek soyut kavramdır.

    bir kişiye ve/veya nesneye ya da kavrama, olguya; adını ne koyarsanız koyun işte ona eğer gerçekten gönül bağı ile sadakat besliyorsanız kıymetli olan o sadakattir. sağlam olan da odur. diğer türlü toplumsal öğreti olarak sadık olmanız beklenen tarzda bir sadakat sadece size gereksiz yük olur ve o sadakati sonsuza kadar sırtınızda taşıyamazsınız. sadekatinizin türünü nasıl anlarsınız peki? tabiki kendinize dürüst olarak...

    koparmanız gereken ipleri koparın; kendinizi gereksiz sadakatlerden sakının. gönül bağı ile bağlı olduğunuz sadakatler hayatınızı zaten güzelleştirirken gereksiz yükleri de atarak daha fazla yükselebilirsiniz.

    neyse bugünlük bu kadar kişisel gelişim zırvalığı yeter; dağılabilirsiniz
    #193984 dikkat hassas icerik | 4 yıl önce (  4 yıl önce)
    0genel terim 
  12. Köpeklerde bolca olup, insanlarda bulunması pırlanta bulmaktan daha zor olan..
    #197508 neokurneokumaz | 4 yıl önce
    0genel terim 
  13. Herkesin kendine göre tanımladığı bir kavram.

    Kimi yolda yürüyen bir yabancıya alıcı gözle sadakatsizlik sayarken kimi yatağını 3. Kişilere eşiyle birlikte açmayı sadakatsizlik olarak görmez.
    #197741 nymph | 4 yıl önce
    0genel terim 
  14. "tarih, dostlardan daha fazla köpeklerin sadakatine dair örneklerle doludur."
    alexander pope
    #197842 cassandratheseer | 4 yıl önce
    0genel terim 
  15. Başta kendine, sonra başkalarına dürüst olmaktır.
    #259882 verdmin | 4 yıl önce
    0genel terim