Kafkasya bölgesinde, hazar denizi kıyısındaki ülke. 1918'de kurulmuş aslında ama birkaç yıl sonra Ülkeye kızıl ordu girmiş ve 1991'de Sovyetler yıkılana kadar Sovyetler Birliğine bağlı kalmış. Şu an onları yöneten cumhurbaşkanı da bizimki gibi demokrasi aşığı biri. Kader ortağımız sayılır.
1991'de son kez bağımsızlığını ilan edene kadar birçok kez bayrak değiştirmiştir. bayrak renklerinden mavi Türklüğü, kırmızı renk demokrasi ve çağdaşlığı, yeşil renk ise islamiyeti simgeler.
ülke, dünya üzerinde görülen iklimlerden çoğunu yaşadığı için bu çeşitlilik tarımda da çeşitliliğe yol açmıştır. topraklarının yaklaşık yarısı tarıma oldukça elverişlidir. ayrıca dünyanın en kaliteli havyarı olan siyah havyar da buradan ihraç edilmektedir.
ermenistan ile savaşa girmiş kardeş ülke. kendine ait olanı almak için bu kadar beklemesinin sebebi, şüphesiz rusya idi. ben ellemem dediği için rusya, şu anda azerbaycan atak halinde. ha karabağ'ı kesin geri alırlar ama, orası işte felç olur. top yekün bir savaş kaçınılmaz gibi duruyor. bizim dükkanda azeri bir çocuk çalışıyor, adam seferberliği bizim medyadan önce söyledi. askere alım olsun anında gidicem savaşıcam dedi.
işin ilginç tarafı, bu hususta ermenistan'ın yanında olan ülke yok yunanistan dışında. fransa bile çekimser yani. ermenistan başbakanının "türkiye f-16ları bizi vurdu" açıklaması mesela, tepki almadı bugün. ki vurmuştur, inanırım. aliyev ile kardeş gibi rte.
kaybettiği toprakları geri alıyor ama anlaşılan kabak yine türkiyenin başına patlayacak. abd basını yazmaya başlamış erdoğan putin'in mesajını almadı diye. sağdan rusya soldan abd'nin vurduğu kum torbası muamelesi görüyoruz resmen
türkiye'ye zamanında attığı madikleri de unutmadık ama olsun düzelir zamanla her şey.
edit: doğalgaza yaptıkları zam ve aynı zamanda şehitlikteki türk bayraklarının kaldırılması olayından bahsediyorum.
aynı ırka mensup olmamızın dışında ortadoğu isimli bataklıktan çıkmamız açısından öyle ya da böyle iyi ilişkiler kurmamız gerektiğini düşündüğüm cumhuriyet. israil,azerbaycan ve türkiye devletlerinin benzer çıkarlar doğrultusunda hareket etmeleri için illa bir savaş çıkması gerekiyor olabilir.
büyük iskender'e mağlup olan Ahameni* Şahı 3. Darius'un komutanlarından olduğu rivayet edilen İranlı (med, part, pers vs.) Aturpat'tan ismini alan ülkedir. Yönetim merkezi Ecbatana, modern hemedan, olan Media satraplığının kuzeyinde yer aldığından ve Med kabilelerinin ilk doğal yayılım alanlarından olduğundan ötürü Büyük İskender fetihleri sonrası media atropatene olarak anılan bölge, günümüzdeki Azerbaycan topraklarının yanı sıra aslında, İran sınırları içerisinde yer alan ve bazen güney azerbaycan olarak bilinen, güç merkezi tebriz kenti olan alanı da kapsamaktadır. Turistik tanıtımlarında "land of fire" olarak sunulması da aslında ismine ve tarihine bir atıf sebebiyledir. Komutan Aturpat'ın ismi, Eski Farsça "Ateş Muhafızı" anlamına gelmekte ve yönetimi kendisine bırakılan bu topraklar da Atrpatakan, "ateş muhafızları" olarak bilinmiş, bölge mecusilik ve mazdeizm'in (mazdekizm ile karıştırılmasın) de en büyük etki alanlarından birisi olmuştur. Bu durum, Doğu Roma imparatoru heraklius'un Gazaka şehrindeki ateş tapınağını yıkarak, Kudüs'ten yağmalanan gerçek haç ve sair Hıristiyan emanetlerinin bir nevi intikamını almasına kadar devam etmiştir. Zaten sonrasında, süratli şekilde gelişen İslam fetihlerinde halifelik topraklarına katılmıştır.
İslam etki alanında da bölge sık sık, dağlarla çevrili geniş bir düzlüğe sahip olmasından faydalanarak, genelde heterodoks akımların doğuş yerlerinden birisi olarak dikkat çeker. Azerbaycan'ın ulusal kahramanlarından, babek hürremdin ve şah ismail gibi karakterlerin çıkış coğrafyasıdır. Son derece dağlık bir coğrafyayla çevrili bir bölgede, sahip olduğu geniş düzlükler Oğuz akınlarının da en büyük hedeflerinden birisi olmuş, bölgenin etnik yapısı aslında erken sayılabilecek bir tarihte hızlıca Türkmen bir karakter kazanmıştır. Günümüzde de, Türkiye ve Türkmenistan'la birlikte, Türkik halkların Oğuz kolunu teşkil eden bireylerin üç bağımsız cumhuriyetinden birisidir. Azeri kelimesi, özünde bölgenin otokton kafkas halklarından hemen sonra bölgeye yerleşen İrani toplulukların adı olarak kullanılsa da, şu anda Azerbaycan vatandaşı Oğuzlar için de kullanılan bir üst kimlik halindedir.
Gezi programlarindan izledigim halkinin dini bagnazliginin olmadigi ulke , bize yakinlastikca bozulmalarindan korkarim , bizim halkimiz gibi secimler yapan halklarin cogalmamasi daha uygun bence , her ne kadar sıkı bir yonetim olsa sa okuyorlar dusunuyorlar gibi gozukuyor
İşgal altındaki topraklarını geri alan kardeş ülke can Azerbaycandır. iki yüzlü uluslar arası fitne fesat tohumları bu olayı hazmedemeyip yine olayı türkiye ve azerbaycana sallayacaktır.
binlerce vatandaşı aramızda yaşıyor olmasına rağmen hala hakkında bunca yanlış bilginin nasıl barındığına hayret ettiğim ülkedir.
hiçbir ülkenin yavrusu değiller ve "ay balam" gibi laflar etmiyorlar. konuştukları dil türkiye türkçesinin bir şivesi değil. kiril alfabesinden hala harfler kullanmaları da onların ruslaştıkları anlamına gelmez. yokluk görmüş ve her yokluk gören toplum gibi çalışkan olan insanlardır.
Hukuki olarak kendisine ait topraklarda egemenlik haklarını kullanarak operasyon düzenleyen ve bölgede bulunan askeri unsurları ezip geçen can gardaştır.
dağlık karabağ zaferi'nin ardından; 10 aralık 2020 günü zafer kutlaması yapmış olan kardeş ülke.
azadlık meydanı'nda yapılan törenlere türk askeri birlikleri de katıldı ve geçit töreninde gururla boy gösterdi. bakü'deki bu törene; şehit olan 2783 azerbaycan askerini temsilen 2783 türk askeri katıldı. açıkçası şu zor dönemde alınan en güzel haberlerden biri zannediyorum dağlık karabağ'ın işgalden kurtarılmasıdır. cumhurbaşkanı erdoğan ve birçok kabine üyesi de ilham aliyev'in daveti üzerine törene katıldı, aliyev'in ardından erdoğan da konuşma yaptı.
insanı en çok gururlandıran kısım ise kürsünün arkasında yan yana dizilmiş türkiye ve azerbaycan bayraklarının olması ve konuşmacıların her iki bayrağın önünde konuşmalarını yapmış olmasıydı. böyle bir görüntü başka hangi ülkenin töreninde görülebilir merak ediyorum doğrusu. bu görüntü bile azerbaycan-türkiye kardeşliğinin en güzel göstergelerinden biridir.
törende ermenistan'dan ele geçirilen teçhizatlar da azerbaycan envanterindeki silahlarla birlikte gösterildi. ayrıca birliklerin başında savunma bakanı zakir hasanov'un bulunması da güzel bir detaydı. askeri geçişlerin ardından hava unsurlarının geçişleriyle tören son buldu.
insanın aklına 2001 yılında türk yıldızları'nın yine bu meydanda yaptığı gösteri geliyor. o zaman azerbaycan nüfusu yaklaşık 8 milyondu ve azadlık meydanı'na türk yıldızları'nı izlemeye gelen azerbaycanlı kardeşlerimizin sayısı 1 milyon'un üzerindeydi.
her neyse; bu güzel günlerinde azerbaycanlı kardeşlerimizin sevinçlerini biz de paylaşıyoruz. onların sevinçleri bizim sevincimiz, üzüntüleri de bizim üzüntümüzdür. şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz...
töreni izlemek isteyenler için linkleri aşağıya bırakıyorum.
bundan yalnızca birkaç yıl önce vatandaşları statlarımıza alınmayan ata toprağı. hepsini geçtim, ay yıldızlı şanlı bayrakları bile sokulmuyordu maçlara.